Kılıçdaroğlu'ndan 'Kutlu Doğum Haftası' mesajı

CHP lideri Kılıçdaroğlu, “Her türlü şiddet ve terörün kol gezdiği, acımasızca şiddet gördüğü çağımızda Hz. Muhammed'in o güzel ahlakına daha çok ihtiyaç var” dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Diyanet İşleri Başkanlığınca, ''Kutlu Doğum Haftası'' dolayısıyla Sinan Erdem Spor Salonu'nda düzenlenen ''Hazreti Peygamber ve Merhamet Eğitimi'' konulu programda yaptığı konuşmada, İslam dininin barış anlamı taşıdığını, böylesine bir günde bir arada olmanın, huzura ermek anlamına geldiğini kaydetti.

Mutluluğu bulmanın, huzura ermenin yolunun, insanların birbirini anlamasından, dayanışma içinde olmasından, yardımlaşmasından, kardeşçe kucaklaşmasından geçtiğini belirten Kılıçdaroğlu, ''Bunun için çok önemli ve büyük bir örneğimiz var, o örnek Hz. Peygamber'dir'' dedi.

İslam dininin temel amacının, Allah'a ve ahiret inancına dayalı ahlaki bir toplum yaratmak olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, Hz. Muhammed'in hayatının, İslam'ın bu temel mesajını insanlığa ulaştırmak üzere kurulu olduğunu söyledi.

Hz. Muhammed'in en büyük zulüm olan şirki yıktığını, dünya tarihinin en büyük inkılabını gerçekleştirdiğini, Allah ile kul arasına giren tüm batıl inançları bertaraf ettiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

''İslam yalnızca Allah'a tapan, yalnızca Allah'tan dileyen yüce bir inanışı getirmiştir. İslam, tevhidi yani tek ilahlı inancı yerleştirmiştir, kula kulluğu kaldırmıştır. Çocukluk yıllarından itibaren taşkın olmayan, kontrollü ve sakin bir ruh haline sahiptir. O, en zor anlarında dahi metanetini kaybetmeyecek kadar güçlü bir kişiliğe sahiptir. Baskının ve zulmün en şiddetli anlarında dahi onu yapanlara merhamet duyabilecek kadar engin bir bağışlama yetisine sahiptir.

Sevgili peygamberimiz hiç öfkelenmezdi. Kendisinden unutamayacağı bir nasihat isteyen kişiye, 'Öfkelenme' demiştir ve 'Asıl pehlivan öfkesini yenendir' diye buyurmuştur. Hz. Muhammed, dünyada kimsenin eline geçmeyen muhteşem bir gücün içinde, kral gibi değil sade bir insan gibi yaşamıştır. Dünyayı bir misafirhane olarak gördü ve misafir gibi yaşadı. O sade hayatı içinde hem bir öğretmen, hem adil bir hakim, iyi bir eş, anlayışlı bir baba, sorumlu bir devlet adamı ve çoğunlukla yoksul bir Medineli vatandaş gibi yaşadı.''

'KUL HAKKINDAN SAKINIRDI'
Hz. Muhammed'in gayet mütevazı bir hayatı olduğunu, büyüklenmenin ve kibirlenmenin dışında bir yaşam sürdüğünü belirten Kılıçdaroğlu, ''Hz. Muhammed kul hakkından sakındırırdı, kul hakkı yiyenlerin iflah olmayacağını, Allah'ın bile kul hakkına karışmayacağını buyurdu. Haksız kazanç ve servet edinmenin, yalan söylemenin, emanete ihanet etmenin İslamla bağdaşmayacağını bildirdi'' diye konuştu.

Hz. Muhammed'in ahlakının Kur'an-ı Kerim olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

''Her türlü şiddet ve terörün kol gezdiği, insan haklarının karga tulumba yerlerde süründüğü, ayaklarının altına cennetin verildiği kadınlarımızın, annelerimizin acımasızca şiddet gördüğü, insani ve dini değerlerimizin yozlaştığı ve sırf menfaat aracı getirildiği çağımızda sevgili peygamberimizin o güzel ahlakına daha çok ihtiyacımız var.

O, savaş dışında hiç kimseye el kaldırmamıştır. Kadınları ve erkekleri insanlık meyvesinin tam ve eşit şekilde birer yarısı gibi görmüştür. O güzel bir eşti. Mal, mülk ve dünyalıkta gözü olmadığını ifade ederek, halkın refahını düşünmüştür ve asla servet edinmemiştir.''

'DÜNYA LİDERİYDİ'
Hz. Muhammed'in hayvanların da koruyucusu ve dostu olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, ''Güzel dinimiz ve sevgili peygamberimiz Hz. Muhammed hayvanlara da iyilik ve sevecenlikle davranırdı'' dedi.

Kılıçdaroğlu, Hz. Muhammed'in bir dünya lideri olduğunu vurgulayarak, ''Onun peygamberliğini ve İslamiyeti yayma konusundaki çabası mucize gibi bir olaydı. Onun liderliğine hayran olanlar yalnızca İslam dünyası değil, Batı'nın önde gelen düşünürleri, siyaset adamları, yazarlar onun liderliğine hayran olmuşlardır'' diye konuştu.

Bu haftanın aynı zamanda Şehitler Haftası olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, ''Ecdadımız Çanakkale'de, İstiklal Harbi'nde 'Ölürsem şehit, kalırsam gazi' inancıyla canlarını, kanlarını feda ettiler. Asla sen-ben davası gütmediler. Tek vücut, tek yürek oldular. Sünni, Alevi, Türk, Kürt hepsi şehadet şerbetini içerek bu cennet vatanı bize emanet ettiler'' dedi.

Sayfa Yükleniyor...