CHP Antalya Milletvekili Aydın Özer, sebze ve meyve fiyatlarındaki artışla ilgili, "Hükümet ve bakanlıklar suçu halde, suçsuz komisyoncuda, çiftçide arayacağına, tarımı masaya yatırıp hastalıkları ve yapısal sorunları nelerdir, düşünsün" dedi.
Özer, kasalara yerleştirilmiş domates, portakal, patlıcan, sivri ve kapya biberlerle Mecliste basın toplantısı düzenledi.
Üreticinin sorunlarını anlatan ve hükümetin tarım ürünlerine yönelik politikalarını eleştiren Özer, getirdiği ürünleri işaret ederek, "Bütün anarşistleri getirdik. Bunların iş birlikçileri de üreticiler. Eş zamanlı denetimlerde bu ürünleri elimize geçirdik. Bunlar organize bir ekip" diye konuştu.
Özer, "hükümetin çiftçiye yakın durmadığını ve ekonomiyi sopayla idare etmeye çalıştığını" ileri sürerek, serbest piyasa ekonomisinde bu yöntemlerin doğru olmadığını vurguladı.
"SERT KIŞ REKOLTEYİ DÜŞÜRDÜ"
Bu yıl sert geçen kış mevsiminin üretim rekoltesini düşürdüğünü anlatan Özer, bu nedenle tarım ürünlerinin fiyatının arttığını söyledi.
Fiyat oluşumuna yönelik tabloyu gösteren Özer, "Komisyoncu, sadece yüzde 8 komisyon alıyor. Örneğin 100 liralık maldan 8 lira alır. Küçük çiftçinin koruyucusudur. Bankadan kredi alamayan çiftçiye ihtiyaç duyduğunda para verir, fide, gübre ve ilaç alamayana bunları tedarik eder. Sürdürülebilir üretim için komisyoncu olmazsa olmazdır" şeklinde konuştu.
DOMATESİN MALİYETİ 2 LİRA
Sera domatesin üreticiye maliyetinin bu yıl 2 lira olduğunu anlatan Özer, bu tutarın Antalya halinde 2 lira 80 kuruşla 3 lira 50 kuruş arasında değiştiğini, üzerine paketleme, nakliye ücreti ile Ankara ve İstanbul hallerindeki hamaliye, rüsum ve halcinin karının eklenmesiyle 5 liraya yükseldiğini kaydetti. Özer, domatesin fiyatının, pazar ve market karının eklenmesiyle 7 liraya yükseldiğine dikkati çekti.
"ÇOK PARA KAZANAN YOK"
Tarım ürünlerinin satışında çok para kazanan kimsenin olmadığını savunan Özer, çiftçinin borçlarını ödeyerek ayağa kalkmaya çalıştığını, ayrıca üreticinin ve komisyoncuların tarım ürünleri üzerinde herhangi bir spekülasyon oluşturmadığını söyledi. Özer, şöyle devam etti:
"Hükümet ve bakanlıklar suçu halde, suçsuz komisyoncuda, çiftçide arayacağına, tarımı masaya yatırıp hastalıkları ve yapısal sorunları nelerdir, düşünsün. Gelecek sene soğanı, domatesi kaça yiyeceğimizi biliyor muyuz? Bilemiyoruz. Ekim-dikim planlamamız var mı? Hiçbir şey yok. Bunu da dış güçlere bağlayacaklar da bağlayamıyorlar çünkü Akdeniz Bölgesi'nde üretiyoruz."
"7 BİN DÖNÜM SERAYI AYAĞA KALDIRIN"
Antalya'daki hortumdan etkilenen seraların fotoğraflarını gösteren Özer, "Çiftçiyi, zarar gören bu 7 bin dönüm serayı ayağa kaldırın. Bedava bir şey istemiyoruz. Üretime dönelim, tüketici ucuza yesin." şeklinde konuştu.
Özer, belediyeler ve tanzim satış mağazaları aracılığıyla tarım ürünü satışının da fiyatlar üzerinde etkili olamayacağını savundu.
Bir basın mensubunun mevsim meyve ve sebzelerinde de fiyatların yüksek olduğunu belirtmesi üzerine Özer, sert mevsim şartlarının tarla ürünlerinin rekoltesinde de düşürücü etki yaptığını, bu nedenle fiyatların yüksek olduğunu kaydetti.
Özer, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve tarımla ilgili bakanlara, üreticinin sorunlarını yerinde tespit etmeleri için Antalya'da örtü altı tarım çalıştayı düzenlenmesi konusunda çağrı yaptı.
- Etiketler :
- Haberler -
- Türkiye
- Gündem
- Genel
