Meral Akşener: Türk Lirası tarihinin en itibarsız döneminde

Partisinin grup toplantısında konuşan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, ekonomi başlığı altında hükümeti eleştirdi. Akşener, "Türk Lirası tarihinin en itibarsız dönemine girdi" dedi.

Meral Akşener: Türk Lirası tarihinin en itibarsız döneminde

İYİ Parti Genel Başkanı partisinin grup toplantısında konuştu.

Akşener'in konuşmalarından öne çıkanlar şu şekilde:

"Buradan Sayın Erdoğan'a bir çağrıda bulunmak istiyorum; artık yeter, bu ölümlerin durması gerekir. Bu ölümlere benim üzüldüğüm gibi senin de üzüldüğünü biliyorum. Her hafta gençlerimiz, kadınlarımız ölüyor. Ölümlerin ardından tweetler atmak yetmiyor. Gel iktidar-muhalefet el ele verelim kadın ve genç ölümlerini silelim. Yeter ki artık çocuklarımız ölmesin.

Atılan bu ucube adımlar ekonomimizi kırılgan hale geliyor. Enflasyon canavarı paramızı ve itibarımızı eritiyor. Sayın Erdoğan için Saray sefası hız kesmiyor. Öyle bir akıl tutulması yaşıyor ki ülkeyi yönetme ehliyetinden şüphe duyuyoruz.

"20 YILDIR SÖZÜNÜ TUTMUYOR"

20 yıldır iktidar, 20 yıldır söz veriyor, 20 yıldır sözünün ardında durmuyor. 3600 ek gösterge vaadiye oyalayan, faizle enflasyonla mücadeleyi yılan hikayesine çeviren, yerli uçağımızı yıllardır göklerde çeviren Sayın Erdoğan'ın kendisi söylüyor.

Gerçeklikle arasındaki bağları tamamen koparmış şu zihniyete bakar mısınız? Belediye başkanlığında sokakta aç kalan çocuklarım imdadına koşardın, şimdi sefa süren vicdansız adam oldun. Eskiden bilgi ve tecrübe sahibi insanları etrafında toplardın, şimdi şakşakçılarla çeviren bir adam oldun.

"TÜRK LİRASI EN İTİBARSIZ DÖNEMİNE GİRDİ"

Baş ekonomist bu durumdayken, ekonomistler de yeni hatalara imza atıyor. Türk Lirası tarihinin en itibarsız dönemine girdi. Attığı sorumsuz adımlar yüzünden Merkez Bankası'nın politika faizleri düştü ama diğer tüm faizleri yükseldi. MÜSİAD Başkanı bile faizlerin düşüşünün iş dünyasına yansımadığını söyledi.

"MUCİZEVİ TAVŞAN"

Kredi risk primi tarihin en yüksek seviyelerine çıktı. Türk Lirası'ndaki değer kaybı bankaları olumsuz etkileyip mevduat sahiplerinin tedirgin olmasına yol açtı. Uçurumun kenarına geldiğimizi gören bu arkadaşlar kur korumalı mevduat sistemini 50 yıl sonra bir mucizevi tavşan olarak pazarlamaya kalktılar.

Doların artması sonucunda Hazine'den çok daha fazla faiz gideri çıkacak. Net rezervler tarihin en dip seviyesinde. Enflasyon düştü mü, ona da hayır. Hal böyleyken enflasyonun düşmesi ve ekonomiye güvenmemiz gereken ne Nebati Bakan'ın gözlerine bakmamız. Bakınca ne görüyoruz; ekonomiyi giderek içinden çıkılmaz noktaya gelirken damat bakana selam çakan empati yoksunu birisini görüyoruz.

"KUR MÜDAHALELERİ DURUMU ZORLAŞTIRIYOR"

Buradan ekonomiyi yönetenlere sesleniyorum; bir an önce aklınızı başınıza alın. Eğer istikrar yakalamak istiyorsanız işe enflasyon-devalüasyon sarmalını tersine çevirmekle başlayın. Enflasyon arttıkça Türk Lirası üzerindeki baskı artıyor, döviz değer kazanıyor. Kura yaptığınız müdahaleler durumu daha da zora sokuyor.

128 milyar dolar meselesinde olduğu gibi yine gizli kapaklı işler yapmaya başladınız. Kura müdahale ediyorsunuz. İş dünyasını dövizini bozdurmazsan sana kredi vermem diye tehdit ediyorsunuz. Sanayicinin gelirinin yüzde 25'ine el koyuyorsunuz. Bu ekonomiyi daha da kırılgan hale getiriyor."

Sayfa Yükleniyor...