Başbakan Yıldırım: MHP ile ortak etkinlik yapabiliriz

Başbakan Yıldırım, Malta ziyareti kapsamında mevkidaşı Joseph Muscat ile bir araya geldi.

İki lider görüşme sonrası düzenlenen basın toplantısında kameralar karşısına geçti.

Basın toplantısında Yıldırım'a MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli tarafından yayımlanan genelge hatırlatılarak referandum çalışmaları soruldu.

Teklifin MHP ile AK Parti olarak parlamentoya getirildiğini hatırlatan Yıldırım, "Milliyetçi Hareket Partisi ile bir amaç birlikteliğimiz var. Milliyetçi Hareket Partisi de bu değişikliğin lehinde kampanya yapıyor, biz de aynısını yapıyoruz. Söylemlerimizin benzer olması gayet doğal, gerekirse bazı ortak etkinlikler de yapabiliriz" diye konuştu.

"TÜRK TARAFI ÇÖZÜMDE BİR ADIM ÖNDE"

Gelen bir soru üzerine Kıbrıs'daki müzakerelere de değinen Binali Yıldırım, "Kıbrıs'la ilgili iki taraf arasındaki görüşmeler devam ediyor. (Rum Kesimi lideri) Anastasiadis geçen gün biraz sinirlenmiş. Kapıyı vurup çıkmış ama daha sonra sigara içmeye çıktım, kriz yok diye geri geldi" dedi ve "Her zaman Türkiye, daha doğrusu Kuzey Kıbrıs Türk tarafı çözümde bir adım önde" ifadesini kullandı.

Yıldırım şöyle devam etti:

"Hiçbir zaman çözümü kesintiye uğratacak bir davranış içerisinde olmuyorlar. Buna özen gösteriyorlar. Çözümün mutlaka sağlanması lazım çünkü çözümsüzlüğün bedelini Kuzey Kıbrıs Türk tarafı ödüyor. Rum tarafı 2004'te adanın tümünü temsil edecek şekilde AB'ye tam üye yapıldı. O gün çok daha kolay olan çözüm gerçekleşmedi. Bugün daha zor olanı başarmak zorundayız. Varılacak çözüm adada güvenliği sağlayacak. Her iki tarafın adil-eşit yönetişim hakkını da beraberinde getirecektir."

AB'YE ÇAĞRI

Avrupa'dan Türkiye'ye yönelik basın ve ifade özgürlüğüne yönelik eleştirilere de yanıt veren Başbakan Yıldırım, şunları söyledi:

"Basın ve ifade özgürlüğü Türkiye'de bir haktır. Bu hak Türkiye'de kullanılmaktadır. Basın özgürlüğü ayrı şey, terör örgütü üyeliği ayrı şey. Basın kartı alıp teröristlere lojistik destek sağlamak basın özgürlüğü ile izah edilen bir şey değildir. Gerçekler tersyüz ediliyor. Bir algı operasyonuyla Türkiye'de basın özgürlüğüne yönelik bir girişim varmış gibi sonuç çıkarılıyor.

Bu iddiada bulunanlara şunu teklif ediyorum; basın özgürlüğü Avrupa için çok önemli, adalet, hukuk devleti olmak çok önemli. 23-24'ncü fasıllar... Adalet, medya ve basınla ilgili fasılları AB açsın, ne söyleyeceklerse söylesinler, biz de cevabını verelim. Buradan çağrı yapıyorum, hariçten gazel okumakla olmaz. Biz gerçek bir teklif yapıyoruz, buyursun açsınlar bu fasılları. Bütün bu fasıllar açılsın, bu konularla ilgili ne düşünüyorlarla görüşmeye hazırız." 

Yıldırım'ın diğer konu başlıklarıyla ilgili açıklamaları özetle şöyle:

"Malta AB dönem başkanlığını ocaktan itibaren devraldı. Malta daima Türkiye'yi AB'ye tam üyeliği konusunda destekleyen, şartsız, koşulsuz destek veren bir ülke, bunu takdir ediyoruz. Malta'nın dönem başkanlığı içerisinde de AB-Türkiye ilişkilerinin daha da geliştirilmesi, yeni fasılların açılması ve güncellenmesine karar verilen AB ile Türkiye arasındaki Gümrük Birliği Anlaşması'nın çalışmalarına başlanmasını ümit ediyoruz.

15 Temmuz'da ülkemizde vuku bulan darbe girişimi konusunda Malta'nın demokrasi ve ülkemizden yana tavır göstermesi ve Türkiye Cumhuriyeti hükümetine destek göstermesini takdirle karşılıyoruz. Sayın Başbakan ile bölgesel sorunları ele aldık. Suriye'de barışın tesis edilmesi, Libya'da benzer şekilde sorunların üstesinden gelinerek istikrarın sağlanması gibi konuları ele aldık.

Avrupa Birliği ile Türkiye arasındaki mültecilerin durumuyla ilgili vize serbestliği konuları ve geçmişte mutabık kalınan konularla ilgili yaşanan sorunları değerlendirdik. Malta geleneksel bir denizci ülkedir. Dünyanın 3. büyük gemi sicili bakımından filo bakımından ülkesidir. Denizcilik alanında işbirliğimizi daha ileriye taşıyacağız. Daha yakından çalışma imkanı olacağını düşünüyoruz. Seçim zamanı ülkelerde popülizm yaygın bir uygulamadır. Seçim atmosferinin ötesinde AB-Türkiye ilişkilerinin sağlıklı bir şekilde değerlendirilmesini istiyoruz.

VİZE SERBESTLİĞİ SORUSUNA YANIT

Malta Başbakanı Joseph Muscat ise vize serbestliğine yönelik soruya yanıt verdi.

"Vizelerin kaldırılması konusunda burada top Avrupa Komisyonu'nun sahasında. 1 Mart'tan itibaren bu konuda yeni bir rapor olacak" diyen Muscat, şöyle devam etti:

"Durum kısa süre öncesine kadar iyi görünüyordu. Darbe girişimi öncesine kadar iyi bir durum vardı. Terörizm ile ilgili bazı konular var. Mevcut durumla ilgili bazı değişiklikler var. 71 kriter komisyon tarafından konmuştu bunlardan 7'si kalmıştı. Bunlar hayati öneme sahip. Terör yasalarıyla ilgili önemli maddeler var. Malta olarak bizim amacımız bu konuda AB-Türkiye zirvesiyle sonuçlanacak bir ilerleme sağlamak istiyoruz. Vizelerin kaldırılması konusunda bu faydalı olacaktır."