Öğrenci andı tartışması

Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu'ya salı günkü ‘Neden’ programında öğrenci andıyla ilgili sorulan soru, yeni bir gündem yarattı. ‘Tartışılabilir’ diyen Çubukçu, tepkiler üzerine bir açıklama daha yapmak zorunda kaldı. Eğitimciler de konuyla ilgili NTV’ye konuştu...

Öğrenci andı tartışması

Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu'nun 19 Mayıs'ta konuk olduğu ‘Neden’ programında, 75 yıldır okunan öğrenci andı tartışma konusu oldu.


Programa katılan bir öğrenci, Milli Eğitim Bakanı Çubukçu'ya ilkokul öğrencilerine okutulan andın kaldırılıp kaldırılmayacağını sordu. Bakan Çubukçu'nun yanıtı ise konunun tartışılabileceği yönünde oldu: Tartışalabilir ve önemli. Çocukların yaşlarıyla ilgili bazı eğitimler verilebir ya da verilmeyebilir. Dikkatli olunmalı.

Çubukçu'nun bu açıklamasına eğitimcilerden tepki geldi. Eğitim-Sen andın kaldırılmasını isterken, Türk Eğitim-Sen ise konunun tartışılmasına tepki göstererek, "Andımızı değiştirmeye kimsenin gücü yetmez" açıklamasını yaptı.

Bu tartışmalar üzerine, Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu bir ke daha konuştu ve öğrenci andının kaldırılması yönünde bir görüş belirtmediğini söyledi.

Çubukçu, "Bu görüşü ben ifade etmedim. ‘Katılıyorum’ demedim, sadece ‘tartışılabilir’ dedim. Bu da konunun gençler tarafından özgür ortamlarda; hoşumuza gitse de gitmese de, tartışalabilir olduğuna ilişkin bir şeydir” dedi.

Sözlerini 1933 yılında dönemin Milli Eğitim Bakanı Reşit Galip yazdığı, 1972 yılında ‘Ne mutlu Türküm diyene’ sözlerinin eklendiği, 1997 yılında da ‘Ey bugünümüzü sağlayan ulu Atatürk’ sözleri yerine, ‘Ey büyük Atatürk" değişikliğinin yapıldığı andla ilgili, eğitimciler Canlı Gaste’ye konuştu.


BAKAN’IN BAKIŞ AÇISI DOĞRU
Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı Olan Prof. Dr. İrfan Erdoğan, "Sayın Bakan’ın bakış açısını doğru buluyorum. Sadece tartışmaya açıldı dediler. 1933’te Milli Eğitim Bakanı Reşit Galip’in kaleme aldığı ve ilkokulda okutulan bir anddır. Her sözünün öilli eğitimin temel amaçları ve ilkeleriyle ilişkisi vardır. Ayrıca ritüeller sadece eğitim kurumlarında değil her yerde başvurulan, hareketlendirici bir durumdur. Japonya’da veya başka ülkelerde de örnekleri vardır; fabrikaların bile marşı vardır.

Andın her satırı ve kelimesi, hem anayasa da ifade edilen hem eğitim felsefesinde açıklanan hem de çocuklara dersler boyunca vermek istediğimiz şeylerdir. Sakıncası yok ama değişen koşullara göre bazı köklü ritueller masaya yatırılıyor. Andımızın devam etmesi de gocunulacak bir durum değildir.”

TARTIŞILMAYA AÇILMASINI ANLAMLI BULUYORUZ
Anadolu Eğitim Sendikası Genel Başkanı Cansel Güven de, "Tabiki ulusal duyarlılıklarımız var. Andımızda sözü geçen milletin DNA ile doğduğumuz yerle hiçbir ilgili yoktur. Bu ritüeller özellikle ilköğretim çağındaki çocukların bir millete ait olma, çalışkan olma, onurlu olma, birlikte mücadele etme, ilerleme gibi duyguları ezber geçmesi kuşkusuz faydalıdır.

Biz tepkiliyiz. 76 yıldır okuduğumuz andın atanalı 76 gün bile olmamış bir bakan tarafından tartışmaya açılması bile; Kürt açılımı ile birlikte düşünüldüğünde, çok manidardır. Tartışılabilir ama 76 yıldır okuduğumuz andın yeni atanmış bir balkan tarafından, öncelikli olarak tartışılmaya açılmasını anlamlı buluyoruz.

BAKANLIĞIN ÖNÜNDE ANDIMIZI OKUYACAĞIZ
Yarın (bugün) saat 13.00’te Milli Eğitim Bakanlığı’nın önünde öğretmen ve üyelerimizle birlikte andımızı okuyacağız. Bizim aile birliği zedelenmiş öğretmenlerimiz var, atanamama, sözleşmelilik gibi sorunlar; ithal müfredatlarımız, çeviri kitaplarımız var. Sayın Çubukçu’yu özellikle bu sorunlarala ilgilenmeye davet ediyoruz.”

Sayfa Yükleniyor...