Sağlık çalışanları iş bıraktı

Tam Gün Yasası'nı, performansa dayalı ücret uygulamasını protesto etmek ve özlük haklarının korunması amacıyla eylem düzenlendi. Çalışanlar Ankara'da bazı hastanelerde toplanmaya başladı, Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Servisi'nin yanına çadır kuruldu. İşte Türkiye'den eylem haberleri...

Sağlık çalışanları iş bıraktı

Hastanelerde sabah saatlerinde bildiriler dağıtılarak, servisler ve poliklinikler gezildi ve sağlık çalışanlarına eyleme katılım çağrısı yapıldı.

Hacettepe Üniversitesi Hastanesinde, iki gün sürecek iş bırakma eylemi kapsamında bahçede toplanan sağlık çalışanları, Kültür Merkezi önünde çadır ve sahne kurmaya başladı.

Diğer hastanelerde de saat 09.00'dan itibaren toplanmaya başlayan sağlık çalışanları, önümüzdeki saatlerde taleplerini içeren açıklamalarda bulunacak.

Yarın da devam edecek iş bırakma eylemi sırasında, yatan ve acil hastalar dışında hizmet verilmeyeceği bildirildi.

HAYDARPAŞA NUMUNE EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ'NDE ÇADIR KURULDU
Eylem çerçevesinde, Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Servisi'nin yanına çadır kuruldu.

Hastane girişine, üzerinde ''İş Güvencesi, Gelir Güvencesi, Can Güvenliği, Mesleki Bağımsızlık, Herkese Eşit Ücretsiz Sağlık İçin Bu Hastanede GöREV Var'' yazılı pankart asan sağlıkçılar, hastanenin Acil Servisi yanına da ''GöREV Çadırı'' kurarak, poliklinikler önünde çeşitli dövizler açtı.

İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Hüseyin Demirdizen, burada yaptığı açıklamada, sağlık çalışanları olarak parçası oldukları halkın sağlığından endişe ettiklerini belirterek, ''Sağlıkta Dönüşüm Programı'nın, hizmeti üreten olarak bizleri de hizmetten yararlanan halkımızı da mağdur etmesini istemiyoruz'' dedi.

Demirdizen, her vatandaşın onuruyla çalışacağı, herkesin bir işinin olacağı, tehdidi olmayan güvenceli çalışma yaşamı istediklerini ifade ederek, taşeronlaşma, sözleşmeli çalışma gibi güvencesiz çalışma biçimlerini reddettiklerini kaydetti.

Vatandaşların tamamına, katkı, katılım payı ödemeden erişebilecekleri, ilave ücret ödemelerini gerektirmeyen, eşit, ücretsiz, nitelikli sağlık hizmeti sunmak istediklerini dile getiren Demirdizen, şunları söyledi:

''Bizler sağlıklı yaşamın ön şartı olan herkese güvenceli iş, güvenceli gelirin yanı sıra sağlık hizmetine ulaşmanın önündeki bütün engellerin kaldırılmasını istiyoruz. Bizler halkımıza daha iyi ve nitelikli sağlık hizmeti sunmayı istiyoruz. Biz sağlık çalışanları olarak halkın sağlık hakkını ve taleplerimizi daha güçlü haykırmak ve ısrarlı takipçisi olmak için bir araya geldik. Sağlık hizmetini üreten biz sağlık çalışanları 'Sağlıkta Dönüşüm Programı'nın mağduru olmak istemiyoruz.''

Demirdizen, iki günlük iş bırakma eylemince, Acil Servis ve yatan hastalar dışında hizmet verilmeyeceğini belirtti.

Hastane doktorlarından Gastroenteroloji Bölümü Klinik Şefi Doç. Dr. Ayşe Oya Övünç de performans sisteminin kendilerini para için çalışır hale getirdiğini, bu sistemle hiç kimsenin yüreği ile iş yapar hali gelmediğini, bunun da yaygınlaştığını ve bu durumun hastalar için tehlike arz ettiğini söyledi.

Hastanenin Psikiyatri Bölümü Klinik Şefi Uzm. Dr. Mecit Çalışkan da hastalara daha iyi bakmak için burada olduklarını ve bunun mücadelesini verdiklerini belirterek, hastanın 5-10 dakikada muayene edilerek tedavi edilemeyeceğini, hastalara gerçek hekim gibi bakmak istediklerini, para için yapılan mesleğin meslek olmadığını dile getirdi.

SAĞLIK BAKANI AKDAĞ, ERZURUM'DA
Sağlık Bakanı Recep Akdağ, hekimlerin iki gün iş bırakma eylemine ilişkin olarak, ''Marjinal gruplar olabilir'' dedi.

Bakan Akdağ, milletvekili adaylarının tanıtımı için geldiği Erzurum'da, gazetecilerin sağlıktaki gündeme ilişkin sorusu üzerine, ''Sıkıntıya uğratacak bir faaliyet içerisinde olabileceklerine ben asla inanmıyorum. Küçük marjinal gruplar olabilir'' şeklinde yanıt verdi.

Erzurum Havalimanında partililer tarafından karşılanan Bakan Akdağ ve Erzurum milletvekili adayları, daha sonra şehir turu atarak aday tanıtım salonuna geldi.

Akdağ, şehir turu esnasında, bugün patlama olayı yaşanan Erzurum Bölge Hıfzıssıhha Enstitüsü Müdürlüğü'nü ziyaret ederek,yetkililerden bilgi aldı.

Burada ''Geçmiş olsun'' dileklerini ileten Akdağ, ''Yaralıların durumunun hafif olması sevindirici. Yine de büyük geçmiş olsun. Bölge Eğitim Hastanesindeler. Hepsinin sağlık durumu iyi'' diye konuştu.

ANKARA TABİP ODASI BAŞKANI İLHAN: ''ŞİMDİ DE 'JET YARDIMCI DOÇENTLİK' ÇIKTI
Ankara Tabip Odası Başkanı Bayazıt İlhan, ''Şimdi de 'jet yardımcı doçentlik' çıktı. Geçen hafta Ankara İl Sağlık Müdürü aynı yöntemle yardımcı doçent oldu. Tüm bunlara itiraz ediyoruz ve kabul etmiyoruz'' dedi.

Hekimler, ''Tam Gün Yasası ve Performansa Dayalı Ücret Uygulamasını'' protesto etmek, ''özlük haklarının korunmasını'' istemek amacıyla iki günlük iş bırakma eylemi başlattı.

Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Konferans Merkezi önünde bir araya gelen sağlık çalışanları, ellerinde ''Yerli, yabancı yok, biz de hekimiz'', ''Performans hasta eder'', ''Uykusuz doktor ölüm demektir'', ''Puanları Mario toplasın'' ''Çok ses, tek yürek, bu bilek bükülmeyecek'' yazılı dövizler taşıdı ve ''Dikkat sağlık tehlikede'', ''Bu iş yerinde grev var '' yazılı pankart açtılar.

Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi önünde, hastanede görev yapan asistanlar, öğretim üyeleri ve diğer sağlık çalışanlarıyla tıp fakültesi öğrencilerinin yanı sıra Ankara Tabip Odası yöneticileri, SES üyeleri ve Başkent Hastanesi, Ankara Hastanesi, Dışkapı Yıldırım Beyazıt Hastanesi olmak üzere bazı hastanelerden de katılımcıların olduğu bildirildi.
  
''TÜM BUNLARA İTİRAZ EDİYORUZ''
Ankara Tabip Odası Başkanı Bayazıt İlhan, yaptığı konuşmada ''Sağlık Bakanlığının halkın yüzde 70'inin verilen sağlık hizmetinden memnun olduğu'' yönünde açıklama yaptığını belirterek, ''Ankara Tabip Odası'nın araştırmasına göre ise hekimlerin yüzde 73'ü vatandaşa nitelikli sağlık hizmeti veremediğini düşünüyor'' dedi.

Bu iki oranın birbiriyle çelişkili olduğunu belirten İlhan, katılımcılara ''Performans sistemini kabul edecek miyiz, daha çok hasta bakarak mı para kazanmaya çalışacağız, daha çok ameliyat yaparak mı para kazancağız' diye sordu. Katılımcıların ''Hayır'' cevabı üzerine İlhan, emekliliğe yansıyacak bir ücret almak istediklerini, özlük haklarının korunmasını, şiddetten arınmış ortamlarda çalışmayı arzu ettiklerini belirtti.

İlhan, ''hekimlerin yüzde 80'inin geleceğinden umutsuz olduğunu'' ifade ederek şunları kaydetti:

''Hemşirelerin ve taşeron şirketlerde çalışanların durumunu sizler takip edin, sağlıkta kötü şeyler oluyor. 'de 78 tane tıp fakültesi olmuş, bunların bir çoğunda kütüphane, temel bilimler, patoloi, fizyoloji ve anatomi laboratuvarı yok. Böyle tıp fakültesi olur mu? Buradan nitelikli hekim yetişir mi? Bu tıp fakülteler bir an önce kapatılmalı ya da öğrenci almayı bırakmalıdır.

2023 programında Türkiye'de hekim sayısı iki katına çıkarılmak isteniyor ama niteliğinden bahsedilmiyor. Birbiri ardına açılan eğitim hastanelerinde hiç ameliyat yapmadan cerrah yetişiyor. Eğitim araştırma hastaneleri 'jet profesörlerin' cirit attığı yerler haline geldi. İnsanlar bir günde profesör oluyor. Böyle profesörlük olur mu? Buna itiraz ediyoruz. Geçen hafta da Ankara İl Sağlık Müdürü yine aynı yöntemle yardımcı doçent oldu. Şimdi de 'jet yardımcı doçentlik' çıktı. Tüm bunlara itiraz ediyoruz ve kabul etmiyoruz.''

Üniversite hastanesinde görev yapan öğretim görevlileri de eyleme destek konuşması yaptılar. Asistan hekimler adına konuşan Melike Koşarsoy, ''Sağlıkta Dönüşüm Programı'' adı altında gerçekleştirilen uygulamaların, halk sağlığını ''tehdit ettiğini'' öne sürerek, performansa dayalı ücretlendirmeyle ''hastaya nasıl bakılacağından ziyade kaç hastaya bakıldığının'' dikkate alındığını savundu.
  
SES
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri (SES) Hacettepe iş yeri temsilciliği adına açıklama yapan Tülay Erdoğan da ''Sağlık, insan hakkı olmaktan çıkarılmış, üzerinden kar edilecek bir meta haline getirilmiş. Bu programla katkı katılım payları, ilave ödeme, ek ödeme gibi ücretlendirmelerle iktidarın eli, halkın cebinden çıkmamaktadır'' iddiasında bulundu.

Sağlıkta Dönüşüm Programı ile çalışma barışının bozulduğunu öne süren Erdoğan şöyle devam etti:

''Çalışanlar birbirine rakip haline getirilmiş, hastalara müşteri gözüyle bakılmaya başlanmıştır. Tüm dünyada vazgeçilen performans uygulamasının, kamu sağlık kurumlarında uygulanmasında ısrar edilmektedir. Sağlık çalışanlarının sağlığı, çalışma koşulları ve ücreti esnekleştirilmekte ve kuralsızlaştırılmaktadır.''

Bu arada eylem yapılan alanın karşısındaki duvara asılan ''19-20 Nisan'da grevdeyiz'' yazılı pankartın çıkarılmaya çalışılmasına katılımcılar tepki gösterdi ve pankartı elleriyle tutarak, indirilmesine izin vermedi.

Hacettepe Hastanesi'nde bir araya gelen sağlık çalışanları, diğer hastanelerdeki çalışanlarla buluşmak üzere Numune Hastanesi'ne doğru yürüyüşe geçti.

Öte yandan Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde eyleme katılımın yoğun, Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde ise az olduğu öğrenildi.

MUĞLA'DA DOKTORLARIN BİR BÖLÜMÜ EYLEME KATILMAYARAK HASTA KABUL ETMEYİ SÜRDÜRDÜ
Türk Tabipleri Birliğince (TTB) gerçekleştirilen ''iş bırakma eylemi'' nedeniyle Muğla'da sağlık çalışanları iş bıraktı. Doktorların bir bölümü eyleme katılmayarak hasta kabul etmeyi sürdürdü.

Muğla Devlet Hastanesi'nin farklı noktalarında stantlar açan ve hastanenin farklı noktalarına ''Grevdeyiz, acil serviste görevdeyiz'' yazılı pankartlar asan Muğla Tabib Odası ve Sağlık Emekçileri Sendikası (SES) üyeleri, hastaneye gelen vatandaşlara iş bırakma eylemlerinin amaçlarını anlattılar.

Hastanede, sabah saatlerinde bildiriler dağıtılarak, servisler ve poliklinikler gezildi ve sağlık çalışanlarına eyleme katılım çağrısı yapıldı.

Sağlık çalışanları ile birlikte acil servis önünde taleplerini içeren açıklamalarda bulunan Muğla Tabib Odası Başkanı Dr.Naki Bulut, "Türk Tabipleri Birliği '19-20 Nisan tarihleri arasında sağlık hizmeti sunmama kararı aldı. Muğla Tabip odası olarak biz bu kararı destekleyerek Muğla Devlet Hastanesi'nde sağlık hizmeti sunmayacağız. Vatandaşların mağdur olmaması için acil servislerde hizmet sunacağız. Yatan hastaların hizmetinde hiç bir sorun olmayacak. Çocuk, kanser hastası ve gebe kadınların sağlık hizmetini de vereceğiz. Bunun dışındaki vatandaşlarımızı da bize anlayış göstermelerini bekliyoruz.'' diye konuştu.

SES Muğla Şube Başkanı Turgay Aslan ise vatandaşların katkı ve katılım payı ödemeden erişebilecekleri, ilave ücret ödemelerini gerektirmeyen eşit, ücretsiz ve nitelikli bir sağlık hizmeti sunmak istediklerini söyledi.

EYLEME KATILMADILAR
Doktorların iş bırakma eylemi nedeniyle, polikliniklerde muayene olamayan hamileler, yaşlılar, böbrek ve böbrek hastaları polikliniklerden aldıkları randevular iptal edilerek acil servise yönlendirildi. Acil servise yönlendirilen hastalar ile rapor almak için bekleyen hastalar zaman zaman yoğunluğa neden oldu. Doktorların bir bölümünün ise eyleme katılmayarak hasta kabul etmeyi sürdürdüğü gözlendi. Eyleme katılmayan doktorların hasta kabul ettikleri polikliniklerde uzun kuyruklar oluştu.

Muğla Sağlık Müdürü Dr.İskender Gencer, Türk Tabipleri Birliğince (TTB) gerçekleştirilen ''iş bırakma eylemi'' nedeniyle il genelinde vatandaşların her hangi bir mağduriyetinin söz konusu olmadığına işaret ederek, ''Muğla ve Milas'ta bir kaç küçük sorun yaşanmış. Vatandaşlarımızın mağdur olmaması için her türlü tedbir alındı'' dedi.

Ayağı kırılan ve tekerlekli sandalye ile acil servise götürülen 51 yaşındaki Gülten Pak'ın yakınları Muğla'ya 1.5 saat mesafedeki Göktepe köyünden geldiklerini anlatarak, ''Hastamıza acil serviste bakılmasa mağdur olacaktık. Köyümüze Muğla'ya çok uzak ve güçlükle hastaneye geldik'' dediler.

Kalp hastası olan 80 yaşındaki kayın babası Mustafa Uysal'a poliklinikte bakılmadığını anlatan Zehra Uysal, aldıkları randevuyu iptal ederek acil servise başvurduklarını söyledi.


Sayfa Yükleniyor...