Sanal alemde zorbalık artıyor

Siber alemde zorbalık; yani bireylerin internet ya da cep telefonlarından gönderilen mesajlarla korkutulup sindirilmesi yeni bir kavram değil; ancak giderek yaygınlaşıyor.

Sanal alemde zorbalık artıyor

Amerika Birleşik Devletleri ve İngiltere gibi ülkelerde her beş gençten biri sanal alemdeki ortamlarda farklı baskı türleriyle karşılaşıyor. Hatta baskıların sonu intihara dek varabiliyor. Buna karşılık soruna karşı etkin bir yasal yaptırım ya da sınırlama bulunmuyor.

Georgia adlı genç kız, 12 yaşındayken okulda bir grup arkadaşıyla bozuşmuş, bunu internette, onu yaralamaya yönelik bir mesaj kampanyası izlemiş.

"Okuldan gelip dosyama bakardım ve benden ne kadar hoşlanmadıklarını anlatan 3-5 ya da 10 mesaj bulurdum. Kendimi okulda güvende hissetmiyordum. Şimdi de kendimi evde güvende hissetmez oldum." diyor. Georgia mesajları silse de önce okuduğunu söylüyor. "Biri hakkımda bir şey söylüyorsa, başkalarından duyacağıma bilmek istiyordum" diyor.

Yine de internette sohbet ve e-posta ile haberleşmeye karşı değil:
"Aslında pek de kötü olmayan bir şey söylüyor olabilirsiniz; ama e-postada ses tonunuz konuşma tarzınız kaybolduğu için, karşıdakiler başka türlü algılayabiliyor."

Sally Cope'un 13 yaşındaki oğlu da siber zorbalık mağdurlarından. "Gençlerle konuştuğumda neden bilgisayarınızı kapatmıyorsunuz diyorum. Ama bu korkunç bir saplantı haline geliyor. Başkaları haklarında ne diyor, görmek istiyorlar." diye yakınıyor.

'Şişko', 'sürtük' gibi ifadeler, uyuşturucu ya da eşcinsellikle ilgili iddialar en sık karşılaşılan siber zorbalık biçimleri. Uzun süre İngiltere'nin internette çocukların sömürülmesiyle mücadele biriminin başkanlığını yapan Jim Gamble'ın çözüm için basit bir açıklaması var:
"İnsanlar yaptıklarının hesabını vereceklerine inanırsa, adım atmadan önce iki kere düşünür."

Gamble, çocukların gitgide daha küçük yaşta internet kullanıcısı olduğu bir ortamda, sadece yaşlarını sormanın yeterli bir güvenlik sistemi yaratmadığının altını çiziyor. Siber zorbalık kurbanı olmak, hakkınızda bir şeyler söylenmesinden ibaret değil.

12 yaşındaki Lily Rowland'ın hesap bilgileri birilerince ele geçirilmiş, adı kullanılarak mesajlar gönderilmiş. "Bugün kendini derste rezil ettin" gibi mesajlar alan en yakın arkadaşlarının bile kendisini suçladığını söylüyor.

"Ama bunu herkes yapıyor; hatta buna 'facebook tecavüzü' deniyor." diye ekliyor. Bazı gençler bunu sadece bir şakalaşma yolu olarak görüyor; ama internetin gücü hafife alınamayacak boyutta.

Bunun için yaptığımız bir denemede asılsız bir dedikoduyu birinin facebook sitesinde yayınlayıp paylaşım rotasını izledik. Haberin gençlerden oluşan bir grupta herkese ulaşması 15 dakika kadar sürdü.

Georgia, uğradığı siber zorbalık saldırıları sonunda bir gün okul tuvaletine kapanıp her şeyi sona erdirmek istemiş. "Ben olmasam her şey daha iyi olur, herkes mutlu olur" diye düşündüğünü anlatıyor.

Sally Cope'un oğlu da intihar girişiminde bulunmuş, ancak o maalesef hedefine ulaşmış. Onu intihara sürükleyenler hakkında bir işlem yapılmamış, yargılama olmamış.

Jim Gamble, yetkililerin siber zorbaların peşine düşebileceğini ve bunun bir an önce yapılması gerektiğini düşünüyor. "İhtiyacımız olan yeni bir yasa değil, yeni bir düşünce şekli. Doğru vakaları tespit edebilir; bu sorumluları kovuşturabilirsek; akıllıca hareket etmiş oluruz." diyor. Gamble'a göre en önemli hedef caydırıcı bir sinyal gönderebilmek.

Sayfa Yükleniyor...