Numan Kurtulmuş: Barajları kaldırmak AYM'nin işi değil

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, seçim barajlarının kaldırılmasının AYM'nin işi olmadığını ve bu kararın millet tarafından verilmesi gerektiğini belirtti.

Numan Kurtulmuş: Barajları kaldırmak AYM'nin işi değil

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Karma Ekonomik Komisyon Toplantısı'na katılmak ve çeşitli ziyaretlerde bulunmak üzere geldiği Kırgızistan'da, Kırgızistan ziyareti ve gündemine ilişkin açıklamada bulundu. Türk işadamlarının Kırgızistan'da çeşitli iş kollarında çalışmalarını yürüttüğüne belirten Kurtulmuş, Kırgız hükümetinin de Türk işadamlarının önünü açan tedbirleri aldığını kaydetti.

Yüzde 10'luk seçim barajının düşürülmesi durumunda AK Parti'nin bu durumdan etkilenip etkilenmeyeceğini değerlendiren Kurtulmuş, "Ben siyasi hayatım boyunca seçim barajının kaldırılmasının gerekli olduğunu savunan birisiyim. Bu konuda daha önce tekliflerde bulundum" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başbakanlığı döneminde diğer partilere "Seçim barajını tamamen kaldıralım, dar bölgelerde 550 milletvekili ayrı bölgelerde seçime girsin" teklifinde bulunduğunu anımsatan Kurtulmuş, "Hani siyasetçiler lider sultasından yakınıyordu? Hepimiz milletvekillerinin daha iyi temsil edilmesini istiyorduk" dedi.

Seçim barajı konusunda ikinci önemli teklifin de "daraltılmış üçlü ya da beşli milletvekili sistemi, bunu sağlamak için de seçim barajının 3 ya da 5'e düşürülmesi" olduğunu belirten Kurtulmuş, şöyle devam etti:

"Her iki teklifle ilgili çalışmalarımızı da tamamlamıştık. Defaatle bunları teklif ettik ama maalesef muhalefet partileri bu konuda bir yaklaşımda bulunmadı, tekliflere cevap dahi verilmedi. İstedik ki 'nin önemli dönüşümlerinden biri olan Seçim Yasası'nın değiştirilebilmesi için bütün partiler ortak bir noktaya gelelim. Maalesef olmadı. Öyle olunca da mevcut sistemle seçime girilmesi noktasına geldi."

“KARARI MİLLET VERİR”

Kurtulmuş, barajların kaldırılmasına sonuna kadar taraftar olduğunu ancak, bunu Anayasa Mahkemesinin değil siyasi iradenin işi olarak gördüğünü vurguladı.Siyasette, "seçim sistemini değiştirmek gibi son derece normal bir konuda dahi mutabakat sağlayamıyor" değerlendirmesinde bulunan Kurtulmuş,"Varsayılım ki Anayasa Mahkemesi böyle bir karar alsa bile o zaman hodri meydan. Nihayetinde bu ülkede kararı kapalı kapılar altında birtakım siyasi oligarklar değil millet verir. Dolayısıyla böyle bir şeyin olması, seçimde AK Parti'nin çok daha işine yarar. Ondan da hiçbir tereddüt içinde değiliz" ifadelerini kullandı.

“SİYESİ PARTİLER YASASINDA DEĞİŞİKLİK YAPALIM”

Kurtulmuş, 2015 seçimlerinde ittifak iddialarına yönelik, "Evet, ittifaklar olsun ama ittifakları yine birtakım hesaplarla normal dışı yollarla siyasete müdahale etmenin aracı olarak görmeyin. Gelin, Siyasi Partiler Yasası'nda değişiklik yapalım" dedi. 

Siyasi partilerin, seçim öncesi ittifak olarak değil de program ittifakı olarak bir araya gelmesi gerektiğini bildiren Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, şunları ifade etti:

"A partisi, Z partisi görüşleri itibarıyla birbiriyle taban tabana zıt olabilir ama kalksın desin ki 'Ey ahali biz bu seçime beraber giriyoruz. Eğer bize oy verir, iktidara getirirseniz, milli eğitim politikamız budur, sağlık politikamız, dış politikamız budur. Buna program ittifakı derler. Program ittifakı içerisinde seçim ittifakı tartışılabilir. Ama Allah aşkına bahsi geçen, ittifak yapacağı konuşulan partilerin hangi konuda, hangi projede, hangi programda bir cümlelik bir ittifakı söz konusudur? Dolayısıyla AK Parti ya da bir başka parti karşıtlığı üzerinden kurulacak ittifakın Türkiye siyasetine hiçbir faydası olmaz."

“DEĞİŞİM YASAL HALE GETİRİLMELİ”

Türkiye'nin son 12 yılda büyük bir siyasi ve ekonomik değişim sürecinden geçtiğini ifade eden Kurtulmuş, ancak yeni Türkiye yolunda atılan adımlarım, gerçekleştirilen değişimlerin yeterli olmadığını söyledi.

Kurtulmuş, "İşimiz bitti, buraya kadar' dersek, Allah muhafaza gümbür gümbür düşeriz. Tam tersine daha cesur daha kararlı adımlarla Türkiye 2023'e kadar olan süreci reform istikametinde tamamlamak zorunda" dedi.

Bunun için Türkiye'deki değişimi, sadece partilere ya da sadece kişilere bağlı olmaktan çıkartarak, yapısal hale getirmek gerektiğine işaret eden Kurtulmuş, Türkiye'nin demokratik yapısının artık hiçbir kimse ya da çevre tarafından değiştirilemeyecek kadar sağlam hale getirilmesinin önemini vurguladı.  

Siyasette Türkiye'nin önünde 4 önemli alan olduğunu belirten Kurtulmuş, "Bunlardan birisi Yeni Anayasa Reformu. Bu ,Türkiye'nin hangi konusunu tartışırsak tartışalım sonuçta iş geliyor Anayasa meselesine. Dolayısıyla Türkiye'nin başkanlık sistemi temelli esasında yeni bir Anayasal reformu tartışmasının zaruri olduğu kanaatindeyim" değerlendirmesinde bulundu.

Tek başına Anayasa değişikliğinin yeterli olmayacağını dile getiren Kurtulmuş, Türkiye'nin 12 Eylül'den kalan bütün antidemokratik yasaların hepsini elinin tersiyle itip, çöp tenekesine atması gerektiğini söyledi. Kurtulmuş bunun için de Türkiye'nin acil ve kapsamlı bir hukuk reformu gerçekleştirmeye ihtiyacı olduğunu kaydetti.

Türkiye'de dördüncü temel meselenin ise toplumsal bütünlüğün sağlanması olduğunu belirten Kurtulmuş, eski Türkiye'de birinci ve ikinci sınıf vatandaşlar bulunduğunu ifade etti. Kurtulmuş sözlerini şöyle sürdürdü:

“KARARLI YÜRÜYÜŞÜMÜZ DEVAM EDECEK”

Yeni yılda bu 4 temel alandaki politik reformların gerçekleşmesi için çok önemli adımların atılmasını temenni eden Kurtulmuş, "Türkiye'nin artık bu yeni adımları atması lazım. Yeni Türkiye istikametinde yürümek istiyorsak mutlaka çok kısa sürede aşmak zorunda olduğumuz engellerdir. Türkiye'nin bunları aşacağına inanıyorum" dedi.

Kurtulmuş, "Reform istikametindeki kararlı yürüyüşümüz, koşarak devam edecek. Kim hangi provokasyonu yaparsa yapsın, kim nerede çelme takmaya çalışırsa çalışsın, herkesin nasıl engeller koyacağını bilecek ama hiçbir zaman bu engellere milletin desteğiyle takılmadan devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.

Sayfa Yükleniyor...