Şehit pilot Nail Erdoğan'ın ailesi, dönemin Yunanistan Genelkurmay yetkilileri ile pilot hakkında kamu davası açılması ve tazminat talebiyle Atina Cumhuriyet Başsavcılığı'na posta yoluyla suç duyurusunda bulundu.
Ailenin avukatı Mehmet Emin Keleş, gazetecilere yaptığı açıklamada, 8 Ekim 1996'da Balıkesir Ana Jet Üssü'nden kalkan F-16 uçağının Ege Denizi'nde Sakız Adası civarında eğitim uçuşu yaptığı sırada karşılaştığı Yunan jetlerinin attığı füze ile vurulduğunu iddia etti.
Düşürülen uçaktan Pilot Yarbay Osman Çiçekli'nin ağır yaralı kurtulduğunu, diğer pilot Yüzbaşı Nail Erdoğan'ın ise şehit olduğunu hatırlatan Keleş, olayın kamuoyuna "it dalaşı" şeklinde yansıtıldığını, uçağın düşürüldüğüne ilişkin iddiaların ilk kez 2003 yılında Yunanistan'daki bir dergide sonra Türkiye'deki büyük gazetelerde yer aldığını söyledi.
İddialar üzerine aile adına 2003 yılında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) başvurduklarını dile getiren Mehmet Emin Keleş, şöyle konuştu:
"AİHM'e gitmek için önce iç hukuk yolunun tükenmesi gerekiyor. Ancak biz Yunanistan aleyhine yaptığımız başvuruda iç hukukun etkili olmayacağı kanısındaydık. 6 yıl geçmiş, ihmal edilmişti. 2009 yılında AİHM de iç hukukun tüketilmediğinden bahisle kabul edilemezlik kararı verdi. Kararı veren yargıçlardan biri de Rum asıllıydı. AİHM'de hakimin reddi müessesi yok ama bazı hakimler davadan çekilebiliyor. Biz de karar düzeltme istedik, hakimin çekilmesini talep ettik. Ama talebimiz kabul edilmedi."
Atina Cumhuriyet Başsavcılığı'na şehit pilotun bulunduğu uçağı düşüren jetin pilotu Thomas Grivas ve dönemin Yunanistan Genelkurmay Başkanlığı yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulunduklarını ifade eden Keleş, talebi posta yoluyla ilettiklerini kaydetti.
'ENKAZI TÜRK YETKİLİLER ÇIKARACAK'
Türkiye'nin NATO'ya da konuyla ilgili başvuru yaptığı söyleyen Mehmet Emin Keleş, NATO'nun olayın "it dalaşı" sonucu gerçekleştiği yönünde yanıt verdiğini hatırlattı.
Tüm delillerin uçağın Yunan pilot tarafından düşürüldüğünü gösterdiğini kaydeden Keleş, "Yunan pilot özür dilemiş. İt dalaşı ise neden özür diliyor? Biz de uçağın planlı şekilde düşürüldüğünü düşünüyoruz. Uçak şu anda 400 metre derinde olmasına rağmen çıkarılmıyor. Şehit pilotumuz kafesin içinde bekliyor, enkaz çıkarıldığında uçağın düşürülüp düşürülmediği belirlenecek" şeklinde konuştu.
Enkazın çıkarılması konusunda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın talimat verdiğini, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz'ın da çalışmaların başlatılacağına dair açıklama yaptığına değinen Mehmet Emin Keleş, "Sanıyorum Türk yetkilileri hiçbir yardıma gereksinim duymadan enkazı çıkaracaklardır. Şehidin enkazdan çıkarılması ve geleneklere uygun defnedilmesi, ailenin, çocukların ve silah arkadaşlarının şehit mezarı başında dua etmesi açısından büyük önem taşıyor" dedi.
Atina Cumhuriyet Başsavcılığı'na yapılan suç duyurusu ile mücadeleyi sürdürdüklerini dile getiren Keleş, şöyle devam etti:
"Yunanistan bundan sonra soruşturma yapacak ve sonucuna göre yeniden AİHM'e gideceğiz. Başvurumuzun yeniden gözden geçirilmesini isteyeceğiz. Daha önceki başvurumuzda uçağın çıkarılması için 4 milyon avro tazminat istemiştik. Günümüzde böyle bir şeye ihtiyaç kalmıyor çünkü Türk Hükümeti gerekli çalışmaları yapıyor. Eğer gerçekten uçak düşürülmüşse Türk Hükümeti Yunan devletine karşı Uluslararası Adalet Divanı önünde tazminat talebinde bulunabilir. Bu olay aslında savaş nedenidir, eğer uçağın düşürüldüğü kamuoyuna yansıtılsaydı Türkiye ve Yunanistan bir savaşa girerdi. Bizler AİHM'e giderek aile adına 650 bin Euro tazminat talebinde bulunmuştuk, talebimizi yineleyeceğiz."
Mehmet Emin Keleş, Nail Erdoğan'ın şehit olduğu tarihte 7 yaşında olan kızı Evrim'in bugün 24 yaşında olduğunu ve babasının naaşının çıkarılması için 10 bin imza toplayarak Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e ilettiğini anımsattı.
Keleş ayrıca, şehit pilotun Turgut Özal ve Abdullah Gül'ün mezunları arasında yer aldığı Kayseri Lisesi'nde eğitim aldığına işaret ederek, lisedeki müzede şehide ait bir panonun yaptırılmasını talep etti.
- Etiketler :
- Haberler
