DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, partisinin bazı belediye başkan adaylarını açıkladığı törende yaptığı konuşmada ekonomi ve siyasete ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Sezer, şunları söyledi:
''Ekonomide büyük sıkıntı var. Altı yıldır uygulanan ekonomik program, IMF programı, Türkiye'ye dayatılan program, Başbakan'ın yakınlarını zengin eden, milleti fakirleştiren program, acımasız kapitalizm duvara tosladı. Şimdi Demokratik Sol Partinin 1985'de yazdığı programdaki ekonomik yapı dünyaya örnek oluyor. Devlet yatırım yapmazmış, Başbakan öyle diyor, özel sektörde de yapmıyor, yapamıyor. Gerektiğinde devlet, Demokratik Sol iktidarında yatırım yapacak. Yatırımsız, üretimsiz ekonominin duvara toslaması kaçınılmaz. İşçiler işlerinden çıkarılıyor. Yeni istihdamlar yaratılmıyor, çalışanlar işlerinden ediliyor, yılların fabrikaları kapatılıyor, bir kısmı fabrikalarını taşıyor. Çünkü dünyanını en pahalı enerjisi, mazotu, benzini bu ülkede, o kadar beceriksiz yönetim var. Böyle ortamda yatırım kolay değil. Düşük kur yüksek faiz politikası, yatırımı değil ithalatı teşvik eden, ithalat yapılan ülkelerde işsizliği azaltan, Türkiye'de arttıran modeli reddediyoruz. Yeni programla sosyal adaleti gerçekleştiren programı milletin karşısına çıkarıyoruz. Başbakan diyor ki, (Hamdolsun kriz teğet geçti), teğet geçmedi deldi de geçti. Sen farkında değilsin. Senin çoluğunun, çocuğunun ekonomisi iyi. Geçmedi, delmeye devam ediyor.''
BAŞÖRTÜSÜ ÜZERİNDEN SİYASET
Türkiye'nin AK Parti'den ve AK Partili belediye başkanlarından kurtarılması gerektiğini savunan Sezer, Türkiye'de 2002 yılından bu yana iki kutuplu siyaset yapıldığını kaydetti.
DSP lideri Sezer, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Birisi Türkiye'yi uçuruma götürüyor, öbürü onu besliyor, yanlış duruşuyla, hatalı hareketleriyle, bu milletten kopuk tavrıyla. Birisi insanımızın inancı, kültürü, başörtüsü üzerinden siyaset yapıyor, öbürü de çarşaf açılımı yapıyor. Çarşafa rozet takıyor, yolun açık olsun. Biz zaten kara çarşafa rozet takanla, Tayyip Erdoğan'a Başbakanlık rozeti takanın, O'nu ayakta tutanın da O olduğunu biliyoruz. Dedik ki AKP'den ülkeyi kurtarmak gerekiyor. AKP'li belediyelerden, bu karanlık adamlardan. Bunun için dedik ki DSP'li belediyelerin olduğu illerde CHP aday çıkartmasın, CHP'nin olduğu belediyelerde DSP aday çıkarmasın, iyi niyetli bir girişimdi. Bugün AKP'lileşen CHP'nin yöneticileri bizim bu iyi niyetli sağ duyulu önerimizi rencide edecek şekilde, toplumu rencide edecek şekilde reddettiler. Millet de AKP'den kurtulmanın yolunu artık biliyor."
'CAMİ BİZİM, CEMEVİ BİZİM''
Siyasetçilerin insanların inancı, kökeni üzerinden siyaset yapmaması gerektiğini belirten Sezer, ''Yüreğimizi ikiye böldürmeyiz, et tırnak olduk kaynaştık. Bizim insanımız, kültürünü, inancını yaşar. Kökeni ile ilgili hiçbir sorunu yoktur, başkasının kökeni ile de hiçbir sorunu yoktur. Ama o inancını, kültürünü dilediği gibi yaşayan insanımızın Atatürk'ümüzle, laik, demokratik çağdaş Cumhuriyetimizle de sorunu yoktur. Bu sorunu kirli siyasetçiler, başka işler yapamadığı için insanların inancı, kültürü, kökeni üzerinden siyaset yapıp oy devşirmeye çalışan kirli siyasetçiler yaratıyor. Alevisi sünnisi ile bizim insanımız birdir bütündür, et tırnak gibi kaynaşmıştır, ayıramazsın. Alevi bizim, sünni bizim cami bizim cemevi bizim'' dedi.
- Etiketler :
- Haberler
