Silah yasasına kadın üyeden tepki

'Silah Yasa Tasarısı'na bir tepki de komisyonun tek kadın üyesi olan AK Partili Türköne'den geldi.

Kamuoyunda tartışmalara yol açan Meclis İçişleri Komisyonu gündemindeki “Silah Yasa Tasarısı” konusunda milletvekillerinden farklı sesler yükseliyor. En dikkat çekici tepkilerden biri de, Komisyon'un tek kadın üyesi AK Parti İstanbul Milletvekili Özlem Piltanoğlu Türköne'den geldi.

Türköne, kaymakam olduktan sonra babası, eşi ve aldığı ödülden dolayı İçişleri Bakanlığı'nın verdiği ruhsatlı üç silahı bulunduğunu açıkladı. Akşam gazetesinin haberinden Türköne'nin ilginç değerlendirmeleri:

“Ben tasarının bazı yönlerini müspet bulmuyorum. Yaklaşık 10 yıl mülki idare amirliği yapmış, üç tane de taşıma ruhsatı olan bir milletvekili olarak söylüyorum; ben silah ruhsatlarının verilmesi sırasında hem kanunun daha katı olması gerektiğine hem de uygulamanın katılaştırılması gerektiğine inananlardanım.

Bilhassa pompalı tüfek edinme yaşının 18 olarak belirlenmesi çok eleştirilmesi gereken bir husus. Silahla işlenen suçlardan çoğunun 'ruhsatsız' silahlarla gerçekleştiği göz önüne alındığında, 'Silah Yasa Tasarısı' ile silah edinmenin kolaylaştırılacak olmasının; delillerin toplanması, balistik inceleme yapılması ve suçluların yakalanmasını kolaylaştıracağı yönündeki savları da çürüttüğü ortadadır.

Ben Alt Komisyon'da görev yapmadım ancak mevcut düzenleme konusunda çekincelerim var. Ülkemizde düğünlerde, bayramlarda sıkılan silahlar ve töre cinayetlerinin yoğunluğu dikkate alındığında tasarıdaki hükümler mutlaka katılaştırılmalı.

Yönetmelikte 'Sağlık Kurulu Raporu' olarak belirttiğiniz bir hususu, kanun tasarısına 'Hekim Raporu' olarak koyarsanız, yönetmelikteki ifadeyi değiştirmek zorunda kalırsınız. Ruhsat için kurul raporu gerekir.

(Alt Komisyon üyelerinin 'Çobanları da düşündük' açıklaması) Ülkede şehirleşmenin arttığı, varoşların dolup taştığı bir dönemde yasaları hazırlarken 'şehirli kültür' öncelikle hesaplanarak yasalar düzenlenmeli.

Kurallar ağırlaştırılmalı ama her silah bulunduran potansiyel suçlu gibi görülmemeli.

Ben 10 yıl kadar mülki idare amirliği yaptım. Dolayısıyla yasanın tanıdığı haklar var ve bu çerçevede o dönem üç silahım oldu. Biri babamın, biri eşimin hediyesiydi. Biri de üstün başarılı kaymakamlara İçişleri Bakanlığı'nın verdiği silahtı. Ben Karadenizliyim, dolayısıyla uygun şartlarda silah kullanmak beni rahatsız etmiyor. Geçmişte atış poligonlarında da silah kullandım ama uzun yıllardır kullanmıyorum.

Silah taşımak büyük mesuliyet. Hiçbir zaman taşımadım. Sizi rahatsız edebilecek bir sürü olayla karşılaşabilirsiniz. Tetiği çektiğiniz an iş bitiyor.”

Sayfa Yükleniyor...