Cumhurbaşkanı’na vekalet eden TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin’in, Alparsan Üniversitesi’nin açılışı için gittiği Muş’ta, Vali Erdoğan Bektaş ile DTP Milletvekili Sırrı Sakık arasındaki tartışma gündeme yerleşmişti.
Şahin’i havaalanında karşılamaya giden, Vali Bektaş tartışan ve halen Muş’ta bulunan Sırrı Sakık, olayın perde arkasını Canlı Gaste’ye anlattı.
Sakık, "Sayın Cumhurbaşkanı’na vekalet eden Meclis Başkanı Alparslan Üniversitesi’nin açılışını yapmak üzere Muş’a geldi. Biz de Muş’a 1 gün önceden giderek, Meclis Başkanı’nı havaalanında karşılamak istedik. Ben aynı zamanda Meclis Divan üyesiyim ve yapılması gereken kendisini karşılamaktı.
Ancak havaalanına gittiğimizde; eski parlamenterler de oradaydı ve kapıyı kapatarak ‘sizi alamayız’ dediler. ‘Neden?’ sorusuna ‘yasalar böyle emrediyor’ dediler.
Yasalar bunu emretmiyor ama atanmışlar DTP’nin seçilmiş milletvekillerini bir türlü içlerine sinderemiyorlar. 26 Ağustos’ta Malazgirt Kurtuluşu’nda da Muş Milletvekili Nuri Yaman ve belediye başkanımız oraya gitmişti. Orada da askeri yetkililer tepki gösterdi ve belediye başkanının konuşmasına izin verilmedi” dedi.
Milletvekili Sakık, kendisine Vali’nin mi müdahale ettiği sorusuna, “Evet. Bir görevli geldi ve Vali Bey’in söylediğini iletti. Ben Vali Bey’i çağırdım. Uygulamanın yanlış olduğunu, halkın iradesini yok saydıklarıı söyledim. Yapılmak istenen de bu; halka, ‘ne yaparsanız yapın sizin iradenizi yok sayıyoruz’ deniyor. Ama bu irade var" yanıtını verdi.
"ATANMIŞLAR SEÇİLMİŞLERİ YOK SAYIYOR"
Sakık, “Biz parlamentoya alın teri ile seçilen milletvekilleriyiz. Bizim arkamızda devletin ve hazinenin gücü yok. Biz halkın gücüyle geldik. Bu süreci böyle yaşamaktan dolayı da üzüntü içerisindeyiz.
O gün orada sorun çözülmedi. Meclis Başkanı da olup bitenleri gördü. VİP’te, Vali Bey yaptığından dolayı üzüntü içerisindeydi ama bunu söyleyemedi. Biz Vali’ye bunu yaptıranları biliyoruz. Ordoğu’da diktatörlükle yönetilen ülkelerde var bu tür görüntüler.
Bir milletvekili Meclis Başkanı’nı karşılayamıyorsa, burada demokrasiden söz etmek mümkün değildir. Ülkede barışın temini için hepimiz çaba sarf ederken, atanmışlar seçilmişleri yok sayıyor ve rahatsızlık duyuyor. Çok bedel ödememiz gerekiyor halen ve ödeyeceğiz" şeklinde konuştu.
"HÜKÜMETİN SÖYLEMLERİ LAFTA KALIR"
"Bizim bir protokol hevesimiz yok. Biz mütavazi insanlarız ve ateş çemberinden bugünlere geldik” diyen Sakık, ‘Ankara’da sizinle diyalog çabaları ve çözüm sürecine dahil etme çabaları var. Hükümet bürokrasiye söz mü geçiremiyor yoksa Güneydoğu’da böyle bir politika mı izliyor?" sorusuna da şu yanıtı verdi:
"Hükümet eğer bu sorunları çözemiyorsa bu büyük projeyle ilgil söyledikleri lafta kalır. İki gündür buradayım ve binlerce insan tepki sösteriyor. Meclis Başkanı ve diğer milletvekilleri de gördü. Kürt olmayan vatandaşlar da tepki gösteriyor. Olup bitenleri gördük ve ‘Kürtlerin temsilcilerine uygulanan politikların ne kadar kötü olduğunu gördük’ diyorlar.
Siz halkı ve vekillerini ötekileştirerek iç barışı sağlayamazsınız. Biz germemeye çalışıyoruz ama hep bizden fedakarlık bekleniyor. Bu ayıpsa, ayıbı Meclis Başkanı temizlemeilidr. Arkadaşlarımız, Ankara’da mahkemeye polis zoruyla çağrılıyor, burada üniformalılar emir veriyor. Bizi yok saymaya çalışıyorlar. Bu ülkleyi bölen en tahikeli anlayış budur diye düşünüyorum."
- Etiketler :
- Haberler
