'Siyasette ağız bozukluğu'

Milliyet Gazetesi Yazarı Mehmet Tezkan:  "Son günlerin konusu bu.. Meydanların, televizyonların, köşe yazarlarının..Eline satır alan siyasetçiyi  doğramaya kalkıyor.. Ahlak dersi vermeye çalışıyor.."

'Siyasette ağız bozukluğu'

Bu mevzuu siyasetçiler arasında sürse amenna.. Bazı gazeteler de, köşe yazarları da siyasetçilere ayar çekmeye kalktı..

Peki, ayar çekmeye çalışan ne dedi?

Cumhuriyet Halt Partisi..

Adam yazısına başlık attı.. Köşe yazısı bu.. Boru değil!..AKP Grup Başkan Vekili üzerine atladı..

Fikir babasına bak..

Sanırsın ki gazeteci..

Gazetesi de ahlak bekçisi..

*

Öteki gazeteye geçelim.. Yazının başlığı şu..

CHP ‘Baba’ yı alıyor.

Ne anladınız?

?????

*

Yazara baksan ‘Baba’ dediği Demirel.. Sorsan ben Demirel’i kastettim der, diyor da!..

Onun gazetesi de ahlak bekçisi.. Siyasetçiye veriyor, veriştiriyor..

O başlığı atana şöyle bir baksan..

Sanırsın ki gazeteci..

*

Siyasette seviye iniyor diyorlar ya.. Acaba kim indiriyor, kimler indiriyor?

Sarı basın kartı arkasına sığınarak kimler amigoluk yapıyor..

Deşifre olmalarının zamanı geldi..

Çoban’ın oyu profesörün oyu

Sizce çobanın oyumu geçerli profesörün mü?

Kafanızı yormayın..

Çobanın..

Niye mi?

Çobanın oyu sandıktan çıkıyor profesörün çıkmıyor.. Profesörün oyu oy sayılmıyor..

Vesayet rejimi profesörün oyunu beğenmezse kaale almıyor..

Örnek derseniz..

Rektör seçimi.. Onca asistan, doktor, doçent, profesör oy veriyor..

Kimi istediklerini belirliyor..

Her seferinde ama her seferinde, YÖK sizin iradenizi benim irademin üstünde değildir diye listeyi değiştiriyor.

İkinciyi, üçüncüyü birinci yapıyor..

Cumhurbaşkanı da birinciyi onaylamış oluyor.. Danışıklı dövüş anlayacağınız!..

*

Bi kudret, haziran seçiminde çobanın oyunu beğenmedim diye saymazsa yer yerinden oynar.. Ama..

Profesörlerin oyu değiştiriliyor kimsenin kılı kıpırdamıyor..

Demek ki demokrasinin ilerisi böyle oluyor..

Erdoğan TV’ye çıkarken çıraktı

Erdoğan , Kılıçdaroğlu ile televizyona çıkmam diyor..

Niyeymiş..

Süper ligde oynayanla amatör kümede oynayan bir araya gelmezmiş.. Çırakla ustanın farkı olurmuş!..

2002 seçimleri öncesi Erdoğan neydi?

Çırak..

Kendi söylüyor.. Çiçeği burnun da genel başkandı.. Ama o günün siyaset ustalarıyla televizyona çıkıp tartıştı.. Derdini anlattı..

9 yıl önce kimse kendisine sen çıraksın dememişti..

Bugün o diyor..

Emeklinin feryadı..

CHP Lideri ile dün İstanbul turu atmıştık.. İzlenimlerimi dün yazdım..

Bugün de devam edelim..

Yol boyunca tanık oldum ki, en büyük feryat emekliden.. Haykırış aynı..

Geçinemiyoruz..

*

Sistem şöyle.. Genç emekliler daha fazla aylık alıyor, yaşlı emekliler daha az..

Acayip uçurum var..

600 lira alan da var, 2 bin lira alan da..

Yani, biri birinci sınıf emekli öteki üçüncü sınıf emekli..

Kılıçdaroğlu düzeltme sözü verdi.. Gördüğüm kadarıyla aile sigortası kadar tutmuş.. Çünkü Kılıçdaroğlu’nun yanına koşanların çoğu emekliydi..

Yaşlı amcalar, teyzeler..

Yeni CHP’nin farkı

Eski CHP ile yeni CHP arasındaki fark ne derseniz..

İddiasıdır derim..

Yeni CHP iktidar sözü veriyor, iktidar olmayı hedefliyor. Çıtayı yükseğe koyuyor..

En olmadık mahallelere, oy vermeyecek sokaklara giriyor..

Bir oy bir oydur diyor..

Peki sonuç alıyor mu?

CHP’nin ikinci adamı Gürsel Tekin’ le bu konuda sohbet ederken; Yeni CHP için ölçü Erzurum dedi; geçen seçimde yüzde iki bile alamadık, şimdi gel gör ...

Gelirim, göreceğim dedim..

Erzurum’da yüzde 10 büyük başarıdır..

CHP’nin korsan mitingi

Kılıçdaroğlu ile seçim turunun son durağı Esentepe’ydi..

Aydın Hoca’nın (prof. Ayaydın ) seçim bürosu açılışı..

Basit bir büro açılışı tahmin ediyordum.. İstanbul’un göbeğinde miting oldu..

Üç bin, dört bin kişi vardı..

Bindirilmiş kıtalardır diye düşündüm, aralarına girdim, hangi ilçeden geldiniz diye sordum..

Yüzde 90’ı; ilçeden değiliz, Aydın Hoca için geldik dedi..

Niye yazdın derseniz..

Bir hakkı teslim etmek için.. Verilen emeğe saygı duyduğum için..

Sayfa Yükleniyor...