SON DAKİKA HABERİ: Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Fransa'ya "Lafarge" tepkisi

SON DAKİKA HABERİ: Cumhurbaşkanı Erdoğan, Enformasyon Bakanları Toplantısı’nda konuştu. Erdoğan, dünyada yalan, üretilmiş ve maksatlı haberlere en çok maruz kalan ülkelerin başında Türkiye'nin geldiğini belirterek, "Dijital terör sadece demokrasiye, toplumsal barışa değil, milli güvenliğe de açık tehdit oluşturmaktadır." dedi. "Fransız çimento devi Lafarge'nin Suriye'nin kuzeyinde terör örgütlerine nasıl destek verdiğini, anlattığımda bunu Fransızlar anlamıyordu" diyen Erdoğan, "Fransa'nın Başkanı Sayın Macron'a bunları anlattım. Şimdi Fransa parlamentosunda Macron'a Lafarge'nin hesabını sordular." diye konuştu.

SON DAKİKA HABERİ: Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Fransa'ya "Lafarge" tepkisi

Son dakika haberi! Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan, Mecidiye Kasrında İslam İşbirliği Teşkilatı 12. Enformasyon Bakanları Toplantısı’na katıldı.

Burada bir konuşma yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Dünyada yalan, üretilmiş ve maksatlı haberlere en çok maruz kalan ülkelerin başında 'nin geldiğini belirterek, "Dijital terör sadece demokraiye, toplumsal barışa değil, onlarla birlikte milli güvenliğe de açık tehdit oluşturmaktadır." dedi. "Fransız çimento devi Lafarge'nin Suriye'nin kuzeyinde terör örgütlerine nasıl destek verdiğini, yardımcı olduğunu, onlara tüneller açmak suretiyle oralarda nasıl mikserlerle betonlar döktürdüğünü anlattığımda bunu Fransızlar anlamıyordu" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Fransa'nın Başkanı Sayın Macron'a bunları anlattım. Şimdi Fransa parlamentosunda Macron'a Lafarge'nin hesabını sordular. Şu anda gündemdeki en önemli konulardan biri hale geldi" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle;

"DİJİTAL TERÖR MİLLİ BİRLİĞE TEHDİTTİR"

"İletişim teknolojilerinin yaygınlaşmasıyla birlikte bilgiye, habere ulaşmak kolaylaşırken, insanların hakikatle bağı ise giderek zayıflıyor. kaynaklarının çeşitlenmesi, medyanın, özellikle sosyal medyanın günlük hayatımızda daha fazla yer edinmeye başlaması, pek çok avantaj yanında beraberinde hayati riskleri de getirmektedir. Bilgi kirliliği ve dezenformasyon, bu tehditlerden en fazla öne çıkanlardır. Maalesef bugün yalan, sahte ve çarpıtılmış sebebiyle dünyada milyonlarca insan mağduriyet yaşamaktadır. Hiçbir sınırın, ahlakın, etik değerin, otokontrolün olmadığı bu mecralar bir iletişim aracı olmaktan ziyade, insanları düşmanlaştıran, kutuplaşmayı artıran, nefret ateşini körükleyen birer operasyon aygıtına dönüşmüştür. Dijital terör sadece demokraiye, toplumsal barışa değil, onlarla birlikte milli güvenliği de açık tehdit oluşturmaktadır. 

Dezenformasyonun, hibrit savaş kapsamında sık başvurulan araçlardan biri haline geldi. Türkiye olarak bu gerçekle siyasetten diplomasiye, kamu düzeninden toplumsal olaylara kadar pek çok alanda sıkça karşılaşıyoruz. Dünyada yalan, üretilmiş ve maksatlı haberlere en çok maruz kalan ülkelerin başında Türkiye geliyor. Bunu uluslararası kurumların yaptığı araştırmalar da ortaya koyuyor.

FRANSA'YA LAFARGE TEPKİSİ

FETÖ'den bölücü terör örgütüne, marjinal yapılardan çeşitli uluslararası medya kuruluşlarına kadar çok geniş bir yelpazede ülkemiz karşıt odakların hedefi durumunda. Bilhassa terör örgütlerine karşı yürüttüğümüz haklı mücadele, tamamı yalan, tamamı hezeyan dolu haberlerle yıpratılmaya çalışılıyor. DAEŞ'e karşı göğüs göğüse sahada mücadele edip zafer kazanan tek ülke olmamıza rağmen aksi yönde ahlaksız suçlamalara maruz bırakılıyoruz. Dün bize iftira atanların aynı dönemde DAEŞ ile iş tuttuğu, ticaret yaptığı, teröristlere milyonlarca avro para aktardığı bugün delilleriyle, mahkeme kararlarıyla tek tek ortaya konuluyor. Şahsen kendim Lafarge denilen Fransız çimento devinin Suriye'nin kuzeyinde terör örgütlerine nasıl destek verdiğini, nasıl yardımcı olduğunu, onlara tüneller açmak suretiyle oralarda nasıl mikserlerle betonlar döktürdüğünü anlattığımda, bunu Fransızlar anlamıyordu. Fransa'nın başkanı Sayın Macron'a da ben bunları anlattım. Ama buyur bak şimdi Fransa Parlamentosunda Macron'a Lafarge'nin hesabını sordular. Şu anda Lafarge, Fransa'nın gündemindeki en önemli konulardan biri haline geldi. Çünkü yalancının mumu yatsıya kadar yanar ve bu yalan tutmadı. Evet Lafarge, teröre destek veren en önemli kurumlardan bir tanesi olarak artık her şeyiyle açığa çıktı.

Aynı riyakar tavır PKK, PYD ve FETÖ terör örgütlerine yönelik tutumlarda da sergilendiğini biliyoruz. Ellerindeki masum kanlarına rağmen bu örgütler destekleniyor, korunuyor, himaye buluyor. Ağızlarını her açtıklarında bize özgürlükten, demokrasiden ve insan haklarından bahsedenler, akla ziyan bahanelerin arkasına saklanarak bu örgütlere sahip çıkmayı sürdürüyor.

İSLAM KARŞITLIĞI

Yalan haber ve terör örgütlerine verilen destek madalyonun bir yüzünü oluştururken, diğer yüzünde İslam düşmanlığı ve yabancı karşıtlığı var. Müslümanlara yönelik ırkçı saldırılar pek çok yerde artış gösterdi.

Müslümanların hareket alanları, faşizan düzenlemelerle, antidemokratik mevzuat çalışmalarıyla daraltılmakta, ibadet hürriyetleri kısıtlanmaktadır. Başörtüsüne, sakala, cübbeye, tesettüre müdahaleler normalleştirilmeye çalışılmaktadır. Parlamentolar ve hükümetler eliyle yürütülen bu tür süreçlerin gayesi, İslam karşıtlığını kurumsal hale getirmektir. Bu vahim tablo, İslam karşıtlığı maksadıyla yapılan medya müdahalelerine karşı ortak hareket etmemizi zaruri kılıyor. Medya organları da aynı mesuliyet duygusuyla hareket etmeli, toplumun bir kesimini karalamaya yönelik iftiralardan uzak durmalıdır.

"FİLİSTİN DAVASINI DÜNYAYA DAHA İYİ ANLATMALIYIZ"

Aynı şekilde teşkilatımızın kuruluş sebebi olan Filistin davasını da daha güçlü şekilde savunmamız şarttır. Filistinli kardeşlerimizin kendi topraklarında yaşadığı işgali ve hak mahrumiyetini tüm dünyaya daha iyi anlatmalıyız. Suriye halkının içinde bulunduğu çatışma, insani kriz ve terör sarmalından kurtulması için siyasi çözüm çabalarına daha etkin destek vermeliyiz. Filistin'den Keşmir'e, Kıbrıs'tan Batı Trakya'ya kadar her cephede iş birliğimizi artırmadan İslam dünyasını hedef alan saldırıların üstesinden gelemeyiz. Bu doğrultuda teşkilatımızın medya alanındaki girişimlerine destekleriniz son derece mühimdir.

"MEDYA FORUMUNU BİR AN ÖNCE FAAL HALA GETİRMELİYİZ"

İstanbul Zirvesi'nde kabul ettiğimiz 2025 10 Yıllık Eylem Programı kapsamında medya, sosyal medya ve kamu diplomasisi alanlarında bazı hedefler belirlemiştik. Üzülerek belirtmek isterim ki henüz bu hedeflere ulaşamadığımızı görüyoruz. Medya iş birliğinin derinleştirilmesi için İstanbul merkezli faaliyet gösterecek Medya Forumu'nun bir an önce faal hale getirilmesi yerinde olacaktır. Bu vesileyle hepinizi Medya Forumu'na katılmaya davet ediyorum. Ayrıca Haber Ajansları Birliği, İslam Yayıncılar Birliği, Düzenleyici Otoriteler Forumu gibi medya kuruluşları arasındaki iş birliğinin artırılmasına yönelik adımların hızlandırılmasını bekliyoruz.

"DEZENFORMASYONLA MÜCADELE KANUNU ELİMİZİ GÜÇLENDİRECEK"

Ülkemizde bu hafta kanunlaşan ve dezenformasyonla mücadelede elimizi güçlendirecek mevzuatın da önemli bir kilometre taşı olacağını düşünüyorum. Dünyanın birçok ülkesinde benzerleri yürürlükte olan bu düzenlemeyi ülkemiz hukuk sistemine kazandırarak, halkımızı, gençlerimizi ve demokrasimizi koruma yönünde kritik bir adım attığımıza inanıyorum. Önümüzdeki dönemde bunun faydalarını birçok alanda göreceğimizden şüphe duymuyorum."

Sayfa Yükleniyor...