Soykırımın yönetmenine onur ödülü

Berlinale’nin onur ödülüne Fransız yönetmen Claude Lanzmann layık görüldü. Lanzmann’ın ünlü eseri Shoah, Berlinale’de yenilenerek gösterilecek. 9,5 saatlik Shoah’ın senaryosu Türkiye’dde YKY tarafından yayınladı.

Soykırımın yönetmenine onur ödülü

Claude Lanzmann’ın Shoah-Soykırım adlı belgeselini, daha doğrusu belgeselin bir kısmını Berlin Güzel Sanatlar Akademisi’nde öğrenciyken izlemiştim. Profesörümüzün öğrencilerine neden “kaldıramayacaksanız dışarı çıkabilirsiniz” dediğini ancak birkaç dakika sonra anladım. Fransız yönetmen Lanzmann, Nazi soykırımı mağdurları ile röportaj yaparken izleyeni de içine çekiveren bir yöntem kullanmış. Mağdurların cümleler arasında uzun boşluklar bırakarak, adeta o günleri yeniden yaşayarak anlattıklarını dinlerken siz de dönemin tanığı oluveriyorsunuz. 540 dakikalık belgeselde sadece mağdurlar değil, Nazi zulmüne katkıda bulunanlar da konuşuyor.

Filmin en etkileyici sahnelerinden biri toplama kampında gaz odasına gönderilenlerin saçlarını kesmekle görevli berber Abraham Bomba ile yapılan röportaj. Röportajı berber saç keserken yapmayı tercih eden Lanzmann, kahramanına adeta aktörlük yaptırıyor. Kendisi de Yahudi olan berber tam gözleri dolmuş, anlatacakları boğazına dizilmiş ve susarak kaçmaya yeltendiğinde Lanzman, O’nu bir süre rahat bıraktıktan sonra “birbirimize söz vermiştik, bunları anlatmak bizim tarihi görevimiz” diyerek köşeye sıkıştırıyor. Bu sırada kamera hiç kapanmıyor. Lanzmann’ın seçtiği sorular da Nazi soykırımının sistematik yıkıcılığını olduğu gibi yansıtmaya yönelik. Mesela yine berberle yaptığı röportajda Lanzman önce bir saç kesiminin kaç dakika sürdüğünü soruyor. “Üç dakika” yanıtını aldıktan sonra “saçlarını kestiklerin arasında akraban, tanıdıkların ya da komşuların var mıydı?” diye soruyor. Yanıt “evet olunca” ara vermeden diğer sorusunu yöneltiyor: “Peki onlarla karşılaşınca ne yaptın?” Berberin verdiği yanıt, izleyiciyi ağlatacak, Nazi soykırımının olanca şiddetini birkaç saniyede gözler önüne serecek nitelikte: “Onlara üç değil, beş dakika ayırdım”

’de Yapı Kredi Yayınları'nın bu yıl belgesel metnini yayınladığı “Shoah-Soykırım”ın yönetmeni Lanzmann, yıllar sonra Şubat ayında düzenlenecek Berlin Film Festivali Berlinale’de onur ödülüne sahip olacak. Lanzmann’ın restore ve dijitalize edilen Shoah adlı baş yapıtı yeni haliyle Berlinale’de izleyicisiyle bulaşacak. Berlinale’de 87 yaşındaki yönetmenin “Neden İsrail?”, “Thasal”, “Sobibar” gibi başka eserlerini de izlemek mümkün olacak. Festival’in yöneticisi Dieter Kosslick, Lanzmann’ın bu ödüle sadece mükemmel bir belgeselci olduğu için değil, antisemitizmin insanlık dışı şiddetini gözler önüne sererek etik bir tartışma başlattığı için de layık görüldüğünü söyledi. Lanzman’ın yaşam öyküsü de adeta bu tartışmayla şekillenmiş gibi.

1925 yılında Yahudi bir ailenin çocuğu olarak Paris’te dünyaya gelen Claude Lanzmann, Almanya ve Fransa’da felsefe eğitimi aldı. Lanzman ikinci dünya savaşından sonra bir süre Berlin Hür Üniversitesi’nde doçentlik yaptı. Daha sonra gazeteciliği tercih eden Lanzman, Jean-Paul Sartre’ın ısrarı üzerine 'Les Temps Modernes' adlı derginin yazı işlerini üstlendi. Lanzmann, Simone de Beauvoir ile altı yedi yıl süren bir aşk yaşadı ve ölümüne kadar dost kaldı. 1958 yılında gazeteci olarak Kuzey Kore’ye giden Lanzmann, Cezayir savaşı sırasında sömürgeciliğe karşı mücadele verdi. Lanzmann, 121. Manifesto’ya imza atan aydınlar arasında yer aldı ve bu nedenle tutuklanarak sorgulandı. Yönetmenin ilk belgeseli 1973 yılında çektiği ''Neden İsrail?“ adlı filmdir. Baş yapıtı Shoah filmi içinse Lanzman bir akademisyen titizliğiyle yaklaşık on yıl çalıştı.

Sayfa Yükleniyor...