Susurluk’un kayıp silahlarının öyküsü

Gölbaşı’nda ortaya çıkan bombalar ve silahlar akla Susurluk’un kayıp silahlarını getirdi. İbrahim Şahin Özel Harekat Dairesi Başkanlığı görevini yürütürken esrarengiz bir şekilde kaybolan silahlardan biri Susurluk’taki Mercedes’in içinden çıkmıştı.

Ankara Gölbaşı’nda cephanelik bulunduğu haberi gündemi değiştirdi, gözler yeniden Susurluk’un kayıp silahlarına çevrildi. Susurluk çetesi ile ilgili suçlamalar arasında Ertaç Tinar’a ait Hospro firmasınca Emniyet Genel Müdürlüğü’ne hibe edilmiş gösterilen silahlar önemli bir yer tutuyordu. Zira, bu silahlardan biri Abdullah Çatlı’nın da bulunduğu Susurluk’taki kazada DYP milletvekili Sedat Bucak’a ait Mercedes’te ortaya çıktı.

Soruşturma çarpıcı gerçekleri ortaya çıkarttı. Hospro şirketinden Emniyet’e alınan başka silahlar da kayıptı, Emniyet envanterine kaydedilmemişti. Kayıp olarak tespit edilen silahlar 10 mikro Uzi , 10 Uzi, 12 Baretta tabancaydı. Daha sonra “Susurluk’un kayıp silahları” olarak anılacak bu silahların hibe olmadığı, bedellerinin örtülü ödenekten karşılandığı anlaşıldı.

Silahların kaybolduğu dönemde İbrahim Şahin Özel Harekat Dairesi Başkanı, emekli Yarbay Korkut Eken aynı dairenin danışmanı, Mehmet Ağar ise Emniyet Genel Müdürü’ydü.

İlk kapsamlı soruşturmayı Emniyet yaptı. Silahların nerede olduğu ve kimler tarafından hangi amaçlarla kullanıldığına ulaşılamadı.

İkinci aşamada Danıştay, olayda dönemin Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar’ın da sorumluluğuna işaret etti ancak mevzuat nedeniyle Ağar’a dava açılamadı.

İbrahim Şahin, Korkut Eken ve 4 polis hakkında “görevi ihmal” suçundan dava açıldı. İddinamede, Korkut Eken’in kayıp silahları yurtdışında bir operasyonda kullanılmak üzere Abdullah Çatlı’ya verdiği öne sürüldü.

Dava uzun süre devam etti ve sonunda zaman aşımına uğradı. Böylece silahların nerede olduğu ve kimler tarafından hangi amaçlarla kullanıldığı da hiçbir zaman ortaya çıkamadı.

Sayfa Yükleniyor...