"Trol"

Kerem Ayata, Trabzonlu olduğunu ancak yaşamını 23 yıldır Bursa'da sanatsal çalışmalar yaparak sürdürdüğünü, 2005'te de sinemayla tanıştığını söyledi.

Televizyon dizileri ve sinemada oyuncu olarak rol aldığını belirten Ayata, ailesinin balıkçılıkla uğraşması dolayısıyla kendisinin de balıkçılıkla ilgilendiğini ifade ederek, ''Trol filmi düşüncesi bende yıllar önce başladı. Trol olayını daha önce duydum, denizde avcılıkla alakalı bir şey olduğunu biliyordum ama denize ne denli zarar verdiğini içine girince, bu hikayeyi yazmaya karar verdiğimde anladım'' dedi.

Ayata, din ve bilim insanlarının 18 bin alemden oluşan evrenin 8 bin aleminin denizde olduğunu söylediklerini ifade ederek, şöyle devam etti:

''8 bin alemin olduğu denizin kıyameti trol avcılığıdır. 'Trol' filminde trol avcılığının denize verdiği zararları ele almaya çalıştım. Trol, balıkların yuvalanmasını engeller, onlara huzur vermez, işe yarayan ve yaramayan bütün canlıları katlederek oradaki alemi bozar. Trol hakkında bilgisi olanlar da tam manasıyla trolü bilmez. Amacımız trolü insanlara tam manasıyla anlatabilmek, çevre bilincini geliştirmek ve trol avcılığını onların görmek isteği şekilde, sinema tadında, aksiyon filmi tarzında insanlara aktarabilmek.''


''9 ay trolcülerle yaşadım''

Filmin senaryosunu yazmak için 9 ay trolcülerle yaşadığını söyleyen Ayata, ''Dünyada ve Türkiye'de trolün yapıldığı birçok bölge var. Hikayemi yazmak için Türkiye'de gözüme bir bölgeyi kestirdim ve oraya gidip 9 ay trolcülerle yaşadım, dünyayla irtibatı kestim. Ağlaya ağlaya trol avcılığı yaptık. Trolün zararlarını görmek, yalan yanlış yazmamak adına o işi görmek zorundaydım. Bu sürenin sonunda hikayemi yazmaya başladım ve yaklaşık 2 yılda hikayenin yazımı bitti'' diye konuştu.

Ayata, hikayenin yazımı bitince sponsor ve yapımcı bulma arayışına girdiğini belirterek, ''İstanbul'a gidip ulaşabildiğim birçok yapımcıyla görüştüm. Bu yapımcılar hikayemin senaryo olmadığını, film çekilebilmesi için senaryo olması gerektiğini söyleyerek bunun için benden yüklü miktarda para istedi. Ben de parasını verip hikayemi senaryolaştıramadığım için inat edip senaryonun nasıl yazılacağını öğrendim ve 60 sayfalık hikayeme 130 sayfalık senaryo yazdım'' dedi.


''Filmin çekilmesi için destek bekliyorum''

Bu süreçte iki otomobilini satmak zorunda kaldığını ifade eden Ayata, ''Şimdi çevreye değer veren, yaşadığı dünyayı önemseyen ve gelecek nesile güzel bir dünya bırakmak isteyen yürekli iş adamı, yapımcı veya sponsorlardan bu filmin çekilmesi için destek bekliyorum. Amacım trol konusunda doğruları aktarmak ve insanlığımızın gereği olan çevre bilincini insanlara aşılamak. Tabii ki sinema tadında, insanları sıkmadan ve filmi izleyenin 'bu filmden bir şey öğrendim' diyebilmesi için böyle proje hazırladım'' diye konuştu.

Kerem Ayata, dünyada trol konusunda birçok haber ve belgesel yapıldığını ancak film çekilmediğini iddia ederek, ''Trol'' filmini doğal güzellikleri insanlara daha iyi anlatmak adına deniz ile ormanın bir arada olduğu alanlarda çekmek istediğini söyledi.

''Trol'' filminin senaryosunda, tek amacı yurt dışında bulunan babasıyla balık avlamak olan Murat'ın deniz tutkusu ve trol avcılığıyla mücadelesi ele alınıyor. Senaryoda, yurt dışından dönen babasıyla balık avlamaya gittiğinde denize atılan kimyasal fabrika atıkları ve yanlış avlanma yüzünden balık tutamayan Murat'ın bu olayın ardından gazeteci olan kuzeniyle bir köye giderek trol avcılarını bu işten vazgeçirmek için verdiği çaba ve yaşadığı olaylara yer veriliyor.