"Tüm çeşitliliğiyle yaşam"

Birleşmiş Milletlertarafından bu yılın, ''2010 Uluslararası Biyoçeşitlilik Yılı'' olarak belirlenmesi nedeniyle, ODTÜ Biyoloji ve Genetik Topluluğu tarafından bir dizi etkinlik düzenlenecek.

30-31 Ekim tarihlerindeki etkinliklerde gitgide daralan ekosistemlerin ve günden güne azalan biyoçeşitliliğin önemi vurgulanacak.

ODTÜ Biyoloji ve Genetik Topluluğu tarafından yapılan açıklamada, biyoçeşitliliğin, bir ekosistem, biyom veya biyosferin tamamında bulunan tüm yaşam formlarının çeşitliliği olduğu belirtildi. Biyoçeşitliliğin tüm ögelerinin birbiriyle etkileşim halinde bulunduğu ifade edilirken, bu etkileşimlerde meydana gelebilecek olumsuzlukların ise insanları da etkileyeceği kaydedildi.

'nin incelendiği zaman, çok geniş bir zenginlikle karşılaşıldığına dikkat çekilen açıklamada, şunlar kaydedildi: ''Türkiye çok sayıda iklim özelliğine sahip olması ve kara köprüsü özelliği göstermesiyle yüksek biyoçeşitliliğe sahip coğrafya konumundadır. Endemik bitki türü sayısı ve bu türlerin kaybettikleri yaşam alanının kriter olarak alınmasıyla belirlenen sıcak noktalar olarak tanımlanan havzalar belirlenmiştir. Ülkemiz sıcak nokta olarak belirlenen İran-Anadolu, Kafkas ve Akdeniz Havzaları üzerinde konumlanmaktadır ve sınırları içerisinde 3 sıcak nokta havzası bulunduran tek Avrupa ülkesidir. Akdeniz ve Karadeniz arasında karasal bir geçiş yolu oluşturması nedeniyle ülkemiz göçmen canlılar için de vazgeçilmez bir rota oluşturur. Özellikle sulak alanlar göçmen su kuşları için hayati önem taşır. Birçok göçmen ötücü kuşun ise ürüme, beslenme ve Akdeniz ile Sahra Çölü'nü geçmeden önceki son dinlenme alanlarındandır.''
        
30 YILDA 21 KUŞ TÜRÜ YOK OLDU
         
Dünya genelinde türlerin yok olma hızının yüksek bir ivme kazandığı kaydedilen açıklamada, ''Kuşlar için yapılan bir çalışmaya göre normalde yüzyılda bir tür yok olurken, son 30 yıl içerisinde 21 kuş türünün soyu tamamen tükenmiştir'' denildi.

Canlıların yok oluşunda yaşam alanlarının daraltılması, atık ve kirleticilerin artışı ile küresel ısınmanın büyük etken olduğu ifade edilirken, BM'nin bu yok oluşu vurgulamak, biyoçeşitliliğe dikkati çekmek amacıyla 2010 yılının ''Uluslararası Biyoçeşitlilik Yılı'' olarak kutlanması kararını aldığı bildirildi.

Kararın ardından dünyada birçok yerde kutlamalar ve etkinlikler düzenlenmeye başlandığı ve ODTÜ-BİYOGEN Topluluğu'nun da biyoçeşitliliği vurgulamak için iki gün sürecek etkinlikler düzenleyeceği kaydedildi.
        
AKADEMİSYENLER SUNUM YAPACAK
         
ODTÜ Kültür ve Kongre Merkezi'nde 30-31 Ekim tarihlerinde düzenlenecek etkinlikler, Prof. Dr. Aykut Kence'nin ''Biyoçeşitlilik 2010: Tüm Çeşitliliğiyle Yaşam'' adlı konferanstaki konuşmasıyla başlayacak.

Konferansta 10 akademisyenin farklı konularda sunum yapacağı, ayrıca öğrencilerin de poster sunumlarıyla bilgilerini aktaracaklar.

İki gün sürecek etkiliklerdeki amacı çevreye duyarlılığın vurgulayacak.

BM'nin 2010'u Biyoçeşitlilik Yılı olarak belirlemesinin, kaybolan doğanın, gitgide daralan ekosistemlerin ve günden güne azalan biyoçeşitliliğe dikkat çekmek için önemli fırsat olarak görüldüğü ve bu konudaki sosyal sorumluluğu yerine getirebilmek için bu fırsatın değerlendirilmesinin hedeflendiği belirtildi.

Sayfa Yükleniyor...