"Yaptığım ihbar Hrant Dink'in korunması içindi, korunmadı"

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink Cinayeti'ne ilişkin davanın öğlenden sonraki oturumunda dönemin Trabzon İstihbarat Şube Müdür Yardımcısı tutuksuz sanık Ercan Demir'e, sanık avukatları soru sordu. Hükümlü sanık Yasin Hayal'in avukatı Fatma Aygören "Yasin'in (Hayal) ağabey olarak gördüğü birileri var mıydı?" şeklindeki sorusuna Demir, "Somut olarak bildiğimiz bir şey yok" diye cevap verdi.

"YANLIŞ İNSANLARA, YANLIŞ SORULAR SORULUYOR"

Davanın tutuksuz sanıklarından Erhan Tuncel de, sanık Demir'e soru soranlar arasında yer aldı. Sanık Erhan Tuncel, Dink Davası'nın 10 yıldır devam ettiğini, çok güçlü bir yapıdan bahsedildiğini, kendisiyle ilgili de sürekli "Erhan bilgi vermedi, cinayet gerçekleşti" şeklinde iddiaların olduğunu söyledi. Davada yanlış insanlara yanlış sorular sorulduğunu belirten Tuncel, Trabzon Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şubede görevli polislerin amirleri ve astlarının kimler olduğunu detaylı olarak anlattı.

ERHAN TUNCEL: DİNLEME KARARINI KİM ALDI?

Tuncel'in "Hakkımda dinleme kararı var. Dinleme kararını kim aldı?" şeklindeki sorusuna Sanık Demir, "Senin telefonun 12 Temmuz 2006'da dinlenmeye başladı. İlgili büronun yani 'C' büronun talebi üzerine, Ağır Ceza Mahkemesi'nden talep ediliyor" diye cevap verdi. Erhan Tuncel telefonun El-Kaide üyesi olduğu gerekçesiyle dinlendiğinin söylendiğini belirtmesi üzerine Sanık Demir, "Ben bu konuyu hatırlamıyorum. Net ve somut bir örgüt adı yoktu. Adını koyamazsınız. El-Kaideyi net hatırlamıyorum" dedi.

"BANA ULAŞAN BİLGİ YOK"

Davanın sanıklarından Mehmet Ayhan'a cinayetten önce "Acil görüşmemiz lazım" şeklinde mesaj attığını ancak cevap gelmediğini söyleyen Erhan Tuncel, "Telefon görüşmesi sizinle paylaşıldı mı?" diye sordu. Sanık Demir ise, "Bana ulaşan bilgi yok" diye cevap verdi. Erhan Tuncel, Mehmet Ayhan ile yaptığı telefon görüşmesinin birinin de silindiğini, bu silinen görüşmeyi Savcı Muammer Akkaş'a söylediğini anlattı.

"İHBARCIYI SANIK YAPMAK SUÇTUR"

"Benim yaptığım ihbar Hrant Dink'in korunması içindi, korunmadı" diyen Erhan Tuncel, cinayetten sonra yapılan telefon görüşmesinin basına servis edildiğini, ardından televizyonlarda derin devlet tartışmalarının yapıldığını söyledi. Tuncel şunları söyledi: "Cinayet konusunda aynı gün bilgi verilmiyor. Benim takip etme görevim yok. Benden yazılı belge alınması lazım, benden yazılı belge istenmedi. Zeynel bilgisi var, yazılı alınmıyor. İlişik kesildiğinde bildirilmiyor. Olaydan sonra aranıyorum, gayri yasal yollardan İstanbul'a getiriliyorum. Sıralı bir zincirleme var. İstanbul Emniyeti'nde konuşmasam Cerrah'ın görevden alınma riski var... Ben bu dosyadan beraat ettim. İhbarcıyı sanık yapmak suçtur."

"SENİN YARDIMCI İSTİHBARAT ELEMANI OLDUĞUNU SÖYLEMEME GEREK YOK"

Erhan Tuncel, "Faruk Sarı'ya 'Bu bizim eleman, bilgilerini de (İstanbul'a) gönderelim' şeklinde bir öneriniz oldu mu?" diye sordu. Demir de "Senin eski yardımcı istihbarat elemanını olduğunu söylememe gerek yok. O tarihte (cinayet işlendiğinde) eleman değilsin" diye cevap verdi.

"ÖRGÜTÜN ADI FETÖ"

Erhan Tuncel'in konuşmasında bir yapılanmadan bahsetmesi üzerine, Mahkeme Başkanı Canel Rüzgar da "Örgütten kastınız ne?, FETÖ Örgütünü mü kastediyorsunuz?" diye sordu. Erhan Tuncel ise, "Evet, örgütün adı FETÖ, muhtemel o gibi gözüküyor" diye cevap verdi. Duruşma Perşembe günü saat 10.00'a ertelendi.