Doğu ve Güneydoğu sınır karakolları aslında kaçakçılığı önlemek, sınırda kontrolü sağlamak amacıyla inşa edilmişlerdi. Ancak bölgede yaklaşık 30 yıl önce başlayan terör olaylarıyla birlikte, sınır karakolları fiziki koşullarıyla hazır olmadıkları bir görevi de üstlenmek zorunda kaldılar: terörle mücadele.
Terörle mücadele için kritik noktalara da karakollar kuruldu. Onların da durumları pek iyi değildi. Hal böyle olunca, uygulamada büyük sorunlar ortaya çıktı. Son olarak Sarıyayla Karakolu baskını da bu karakolların yeterliliği hakkındaki tartışmaları bir kez daha gündeme getirdi.
12 askerin şehit olduğu Dağlıca baskını, sınır karakollarının fiziki yetersizliğini gündeme getirmişti. Terör baskınlarına karşı yetersiz olan karakolların yerine dayanıklı binalar yapılması için Milli Savunma ve Maliye Bakanlıklarıyla "H" tipi 170 karakol inşaatı için protokol imzalanmıştı.
Dağlıca baskınının üzerinden 3 yıl geçti bu kez Tunceli'deki Sarıyayla Kararolu'ndan 4 şehit haberi geldi. Karakollar yeniden tartışmaya açıldı. İnşaatlarda gecikme olduğu iddiaları gündeme geldi.
İnşaatların çoğunun dağlık arazide olmasının yarattığı lojistik sorunlar, ulaşım ve diğer alt yapı sorunları, müteahhitlerin terör bölgesinde çalışmaktan çekindiği iddiaları, gecikmenin nedenleri arasında sayılıyor.
Yazılı bir açıklama yapan TOKİ ise gecikme iddialarını reddetti. TOKİ'nin açıklamasına göre, 127 karakol inşaatına başlandı, 43'inin ihale süreci devam ediyor. Büyük bölümünde inşaat aşamasına yeni geçildi, devam edenlerde ise tamamlanma oranı yüzde 8 ile yüzde 81 arasında.
YENİ KARAKOLLARIN ÖZELLİKLERİ
Genelkurmay Başkanlığı‘nın talepleri doğrultusunda aselsan tarafından geliştirilen yeni tip karakol binası "H" şeklinde projelendirildi. Yeni tip karakol binasında, ileri teknoliji ürünü savunma sistemleri var.
Bunlardan biri karakolun bahçesine inşa edilen kulelerde kullanılacak uzaktan kumandalı silah istasyonu. Askerin nöbet tutmasını gerektirmeyen bu sistem, hareket algılacılarıyla gelen teröristi farkediyor. Karakol binası içinden kumanda edilen sistem, 12.7 milimetre çapında bir makineli tüfeğe sahip.
Karakol çevresinin emniyeti ise yine Aselsan tarafından geliştirilen "izci" adı verilen uzaktan kumandalı robot araçlarla sağlanıyor. Karakollara mini insansız hava araçları verilmesi de planlanıyor.
Karakol binalarının çevre güvenliği için yine gelişmiş termal kameralar ve elektronik takip sistemleri kullanılacak. Teknolojinin yoğun olarak kullanıldığı bu sistemde amaç, askeri mümkün olduğu kadar riskli nöbetlerden uzak tutmak.
- Etiketler :
- Haberler
