Yusuf Uluç: Ses kayıtları montaj

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi Başkanı Uluç, ses kayıtlarında geçen Yargıtay üyeleri Hamdi Yavar Aktan ve Fatih Arıkan ile hiç bir zaman bir araya gelmediğini, asla böyle bir sohbetin de yanında yapılmadığını belirtti.

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi Başkanı Yusuf Uluç, yaptığı yazılı açıklamada, bir gazetede 30 Ağustos Pazartesi günü yer alan konuşmalarla ''en ufak bir ilgisinin bulunmadığını'' bildirdi.

Söz konusu konuşmaların kendisi dışında yapılan konuşmalar olduğunu, ne zaman, nerede yapıldığı ve doğruluğu konusunda hiçbir bilgisi bulunmadığını belirten Uluç, ''Benimle ilişkilendirilmesi hayret ve ibret vericidir'' dedi.

Değişik zamanlarda yapılan konuşmaların bir araya getirilerek tek bir konuşmaymış gibi montajlandığını ifade eden Uluç, ses kayıtlarında geçen Yargıtay üyeleri Hamdi Yavar Aktan ve Fatih Arıkan ile hiç bir zaman bir araya gelmediğini, asla böyle bir sohbetin de yanında yapılmadığını kaydetti.

Avukat Turgut Kazan'ı da hiç tanımadığını bu yüzden bir araya gelmelerinin, konuşmalarının düşünülemeyeceğini vurgulayan Uluç, şunları kaydetti:

''Benim dışımda yapılan ve montajlanan yazının bu bölümlerini asla kabul etmiyorum. Bunu vicdanlara havale ediyorum. Dinlemenin yasa dışı yapılmış olması da ayrı bir olaydır. Hiçbir zaman adalet cübbesini giyerek hukuku kirletme ve derin bağlantılar içinde toplum mühendisliğine soyunmadım. Hiç şüphesiz buna hakkım da yoktur. Kendi payıma bunu açıklık sayarım.

Bunun servis edilmesinin nedeni, şu veya bu şekilde bu sohbetten yararlanmak ve 4 Mart 2010 tarihinde yapılan Yargıtay 8. Hukuk Dairesi Başkanlığı seçiminin sonucunu karalamaktır. Çünkü bazı görsel medyada 8. Hukuk Dairesi Başkanlığı seçiminin üzerinden 6 ay geçtiği halde 'Yusuf Uluç'u Adalet eski Bakanı Seyfi Oktay seçtirdi, karşısındaki aday Selamet İlday seçimi kaybetti' denilmektedir.''

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi Başkanlığı seçimine Selamet İlday, Satılmış Altıngöz ve kendisi olmak üzere 3 adayın katıldığını ifade eden Uluç, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

''Ama üzülerek seçim sonucuna değinmek zorundayım. Seçimin ilk turunda ben 103 oy, Sayın İlday 90 oy ve Sayın Altıngöz 37 oy almışızdır. İkinci turda Sayın Altıngöz'ün adaylıktan çekilmesiyle Sayın İlday bu turda 96 oy almış olup 37 oy farkla 133 oyla başkanlık seçimini kazandım. Hal böyle iken Sayın Oktay nasıl oluyor da beni seçmiş oluyor. Bu iddia ile öncelikle özgür iradesiyle oy kullanan 250 Yargıtay üyesine en azından saygısızlık edilmiş olmuyor mu? Bir an için bu iddiaların doğru olduğunu kabul edelim. Sayın İlday bu seçim dışında daha önce yapılan 5 ayrı seçimde de aday olmuştur.

Bu yapılan 5 ayrı seçimde ben aday dahi değildim. Peki bu durumda bu arkadaşımız kimin yüzünden ve ne için seçimi kaybetmiştir. Bu nedenle bu yönde yapılan tüm yorumlar gerçek dışı olup asla kabul etmiyorum. Bunu da vicdanlara havale ediyorum. Ayrıca bu konu Sayın İlday'la da konuşulmuş olup halen yanı dairede çalışmaktayız. Yüksek Yargıtay'da yapılan tüm başkanlık seçimleri hangi ortamda yapılmışsa sözü edilen seçimde aynı biçimde ve aynı ortamda yapılmıştır. Bunda kimsenin bir kuşkusu da yoktur.''

Yusuf Uluç, ayrıca yasa dışı dinleme konusunda gerekli işlemin taktir ve ifası için Yüksek Yargıtay Birinci Başkanlığı aracılığıyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulduğunu bildirdi.

Sayfa Yükleniyor...