İlkbaharın gelmesine rağmen dondurucu nemden karton parçalarıyla korunmaya çalışan bu insanlar, 2002'de kuzeydeki Sangatte mülteci kampının kapanmasıyla sefalet içinde yaşamlarını sürdürmeye çalışıyor.
Somaliler, Iraklılar ya da Afganlar, Fransa'nın çeşitli yerlerine dağılmış durumda. Paris'te ise Afganların sayısı 10-20'den 300'e çıkmış bulunuyor. Dilenci olmadıklarını, ülkelerinden ''ölmemek için'' kaçtıklarını söyleyen bu insanlar, Afganistan'da bir gelecek olmadığını da ifade ediyor. Beşşar, anne ve babası, ağabeyleri ve ablalarının 8 yıl önce öldürüldüğünü, amcasının da dükkanını satıp parasını hayatta kalmak için kaçmaya harcadığını anlatıyor.
Beşşar, insan haklarına sahip olmak için Paris'e geldiklerini, ama burada da insan muamelesi bile görmediklerini öfkeyle anlatıyor.
Fransa'daki göçmen çocukların korunmasıyla ilgilenen FTDA'dan Dominique Bordin ise gelenlerin giderek daha çok sayıda ve daha genç olduğunu, onlarcasını barındırmak gibi imkanlarının bulunmadığını belirtiyor.
Paris'te 2008'de 683 yabancı çocuğun sayıldığını kaydeden Bordin, gecelik sadece 28 kişiyi barındırabildiklerini, örneğin bu gece son yatacak yerin kime gideceğini belirlemek için kura çektiklerini ve kendisinden yatacak yer talep edenler arasında 12 yaşındaki çocukların bile olduğunu anlatıyor.
- Etiketler :
- Haberler
