'Siz sokakta yatarken, ben üşüyorum'

İşçi bir ailenin çocuğu olan 10 yaşındaki Bahadır, Van'a bir mektup gönderdi. İçine biriktirdiği 20 lirayı da ekledi...

'Siz sokakta yatarken, ben üşüyorum'

Van Valisi Münir Karaloğu, Ankara'dan bir işçi çocuğunun gönderdiği mektubu okurken gözyaşlarını tutmakta zorlandı. Mektuba 20 Türk lirası da koyan Bahadır'ın bu hareketi kriz merkezinde çalışanlara da ayrı bir umut, ayrı bir güç oldu.

Van'da yaşanan depremlerin ardından Van Valiliği Afet Ve Acil Durum Merkezi tarafından yürütülen çalışmalar sırasında duygulu anlar da yaşanıyor. Türkiye'nin dört bir yanından gelen mektuplar kimi zaman kamu görevlilerini ağlatıyor, kimi zaman da depremzedeleri.

Ankaralı bir işçinin 10 yaşındaki oğlu Bahadır'ın gönderdiği mektuplarda bunlardan biri. Küçük Bahadır'ın mektubu da Van Valisi Münir Karaloğlu'nu duygulandırdı. Karaloğlu içerisinden 20 Türk lirası çıkan mektubu okumakta zorlandı.

Karaloğlu'na duygulu anlar yaşatan mektup şöyle:

''Vanlı kardeşime mektup. Çok geçmiş olsun. Doğal afete kapıldığınızı televizyonlardan öğrendim. Durumunuza çok üzüldüm. Ben 4/A sınıfından Bahadır... Siz sokakta yatarken, ben sıcak yatağımda üşüyorum. Çünkü hep sizi düşünüyorum. Keşke büyük olsam. Kocaman evim olsa. Hepinizi evime alsam. Okul harçlığımı biriktirdim. Kocaman yaralarınıza merhem olsun diye. İnşallah elinize geçer ben o zaman çok sevinirim. İnşallah ailenizden kimse ölmemiştir. Artık deprem olmasın. Terör olmasın. Canımız yanmasın. Biz kardeşiz. Barış olsun''

BİSİKLETİMİ TAMİR ETTİRECEKTİM
Eryaman Hafize Özal İlk Öğretim Okulu 4 sınıf öğrencisi Bahadır Soysal, depremi televizyonlardan öğrendiğini, depremde hayatını kaybedenler ve soğukta kalan depremzedeler için çok üzüldüğünü belirterek, ''Çok üzüldüm onun için okulumuzda yapılan kampanyaya katılarak onlara bir şeyler yollamak istedim'' dedi.

Kampanya için 2 koli hazırladıklarını anlatan Bahadır, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Kolilere güzel kıyafetleri koyduk. Kalın kazak, mont, pantolon, eldiven ve atkı koyduk. Annem tülbent bile koydu. Komşularımızı gezdim onlara 'ne olur Van'a yardım göndereceğiz siz de bir şey verin' dedim. Onlardan da aldıklarımızı koliye koyduk. İçine yazdığım mektubumu ve okul harçlığımı koydum. Biriktirdiğim okul harçlıklarımla bisikletimi tamir ettirecektim ama depremzedelere çok üzüldüm onun için parayı onlara gönderdim. Sonra annemle kolileri okula götürdük. Müdürümüz koliyi açınca mektubu gördü. 'Mektubu Valiye gönderin' dedi. Biz de mektubu abim ile Valiye gönderdik.''

Mektubu yolladıktan iki hafta sonra Van Valisinin kendisini aradığını söyleyen Bahadır, ''Beni tebrik etti 'gözlerinden öperim seninle gurur duydum sen ne kadar duyarlı bir çocuksun' dedi. Çok sevindim. Ben de ona çok teşekkür ederim'' diye konuştu.

YİNE PARAM OLSUN YİNE GÖNDERİRİM
Depremzedeler yardım etmek için Van'a gidip büyük bir ev yapmak istediğini anlatan Bahadır ''Evime onları almak isterim. Onlar ne istiyorlarsa yapmak, onlarla iyi vakit geçirmek, oraya çadır gönderip yardım etmek isterim. Büyüklerimiz orayı düzeltsinler yeniden güzel bir yer olsun. Yardım gönderenler yine göndersin. Depremzedelere eşya ve onların neye ihtiyaçları varsa onları göndersinler. Benim yine param olsun yine gönderirim'' dedi.

VALİ ARAYINCA İNANAMADI
Anne Şule Soysal ise insanların acılarını ortak olamamanın kendilerini üzdüğünü ifade ederek ''Elimizde daha fazla imkan olsa daha fazla yardım etmek isterdik. Ama herkesin bütçesine göre yapılıyor yardımlar. Allah onlara bir daha böyle felaket göstermesin'' şeklinde konuştu.

Mektubu yazarken Bahadır'a herhangi bir müdahalede bulunmadıklarını anlatan anne Şule Soysal, ''Hatta 'kelimelerini düzeltelim' dedim ama 'bırak anne ben içimden geldiği gibi yazmak istiyorum' dedi. Sadece telefonunu ihtiyacı olan kişiler aramak ister diye yazmasını söyledim o kadar. Vali arayınca Bahadır çok sevindi. 'Düşünebiliyor musunuz beni Van Valisi aradı' dedi. İnanamadı. Oğlumla gurur duydum. Koliyi hazırlamak için çok uğraştı'' dedi.

Sayfa Yükleniyor...