Türkçe müzikte umudumuz yarınlarda değil yine geçmişte

Müzik sektörünün büyük çoğunluğu hala eskilerden medet umup “geçmiş”in limanına demir alıyor. Türk Sanat Müziğinden arabeske klasik olmuş şarkılar ısıtılıp ısıtılıp önümüze konmaya devam ediyor.

Türkçe müzikte umudumuz yarınlarda değil yine geçmişte

Uzun zamandır Türkçe pop müzikte bir kısır döngü yaşanıyor. Yeni şarkılar, heyecan verici üretimler ve sesler azınlıkta. Yayınlanan yeni şarkıların ömrü ne yazık ki çok kısa oluyor. Kalıcı ve kaliteli üretimler bir elin parmaklarını geçmiyor. Müzik sektörünün büyük çoğunluğu hala eskilerden medet umup “geçmiş”in limanına demir alıyor. Türk Sanat Müziğinden arabeske klasik olmuş şarkılar ısıtılıp ısıtılıp önümüze konmaya devam ediyor.

Birçok isim kendisine uygun “geçmiş zaman”lı bir konsept belirleyip bu zor “kısır döngü”yü en az hasarla atlatmaya çalışıyor. Bu tarz konsept albümlere “banko proje” olarak bakılıyor. Dillere marş olmuş bu şarkılar bir şekilde yine tutar, bizi yine gündeme getirir, bir süre daha idare eder, deniliyor. Birçoğu da bir şekilde bu görevini başarıyla yerine getiriyor. Elbette bu konsept albümler içinde çok özenle hazırlanmış olanları da var. Son derece baştan savma yapılanları da.

Türkçe müzikte umudumuz yarınlarda değil yine geçmişte - 1

“Geçmiş zaman”lı konsept albümlerde 3 akım öne çıkıyor: Türk Sanat Müziği, arabesk ve yeni gündeme gelen caz albümleri.

TÜRK SANAT MÜZİĞİ OLMAZSA OLMAZ

“Türk Sanat Müziği” her zaman ilk sığınılan liman oldu. Elbette bu topraklarda yaşayan herkesin hala derin bir gönül bağı var bu müzik türüyle. Türk Sanat Müziği tarihi öyle samimi, kalbi yakalayan sözler; öyle sıcak ve güçlü melodilerle dolu ki; daha uzun yıllar hepimiz o kıyılarda nefes almaya devam edeceğiz gibi görünüyor. Hal böyle olunca tarih boyunca birçok yorumcu Türk Sanat müziğinden hiç kopamadı. O şarkıları yeniden ve yeniden seslendirdiler, o şarkılardan, o makamlardan beslenip yeni şarkılar ürettiler. Bugün hala Türkçe Pop müzik şarkılarında Türk Sanat müziği makamlarını görüyoruz.

TÜRK SANAT MÜZİĞİ ALBÜMÜ YAPMAYAN KALMADI

Geçmişte Sezen Aksu’dan Nükhet Duru’ya, Ajda Pekkan’dan Nilüfer’e birçok önemli yorumcu Türk sanat müziği klasiklerini yeniden yorumlamıştı. Onlardan sonra yeni kuşağın sesleri de bu akımı devam ettirdi.

Bugüne kadar hızlıca sayarsak Sertab Erener, Candan Erçetin, Yeşim Salkım, Işın Karaca, Fatih Erkoç, Funda Arar, İzel , Şevval Sam (hatta Ata Demirer ve Türkan Şoray gibi oyuncular bile) “Türk Sanat Müziği” albümlerini diskografilerine ekleyenler arasında. Bu yılın bize TSM cephesinden gülümseyen ismi ise Tarkan oldu.

Türkçe müzikte umudumuz yarınlarda değil yine geçmişte - 2 Ahde Vefa albümünde “Dönülmez Akşamın Ufkundayız” dahil 13 klasik eser yer alıyor.

TARKAN’DAN YILLAR SONRA TSM ALBÜMÜ “AHDE VEFA”

Tarkan’dan uzun zaman önce bekleniyordu Türk Sanat Müziği albümü. Onun alaturkaya yatkınlığı zaten biliniyordu. İlk kez 1996’da bir özel televizyon kanalında verdiği bayram konserinde tamamen alaturka şarkılar yorumlamış, o konser sonrası kendisinden alaturka albüm beklentisi daha da artmıştı. Tarkan o yıllarda hazırlıklarına başladığı bu albümü bekletmeden çıkarmış olsaydı belki de kendi kuşağında bu projeyi ilk yapan olacaktı. Tarkan’ın “Ahde Vefa” adını verdiği Türk Sanat Müziği albümü ise yıllar sonra, epey bir gecikmeyle 2016’nın ilk aylarında yayınlanabildi.

YENİ ALBÜM BEKLENİYORDU, TSM ALBÜMÜ GELDİ

Aslında bu yıl Tarkan’dan TSM albümü değil, yeni şarkılardan oluşan bir albüm bekleniyordu. Çok uzun zamandır da yeni şarkılar üzerinde çalışıyordu. Ona yakın isimlerden aldığım bilgilere göre birçok yeni şarkı da kaydedilmişti.

Belki yeni albüm Tarkan’ın hala tam olarak içine sinmediği için, hayranlarının git gide artan beklenti ve baskısını da bir nebze olsun hafifletmek adına son anda gündeme geldi bu TSM albümü ve öncelikli olarak piyasaya sürüldü.

“AHDE VEFA”NIN ÖVGÜSÜ DE YERGİSİ DE ÇOK OLDU

Söz konusu elimizdeki son büyük star olunca Tarkan’ın “Ahde Vefa”sının övgüsü de yergisi de büyük oldu. Bazıları albümü yerlere göklere sığdıramadı, bazıları da beğenmedi. Tarkan’dan beklentilerimiz her zaman çok yüksek olduğu için beğenen kadar beğenmeyenin de olması son derece normal.

Aslında Tarkan son derece aslına uygun, duru ve temiz bir icrayla yorumlamış bu şarkıları. Fakat yıllar sonra bu şarkıları yeniden söylerken hem yorumunda hem de şarkıların düzenlemelerinde yeni arayışlara gidebilirdi. Türk Sanat Müziği tarihine yeni bir tuğla eklemek için çabalayabilirdi. Tarkan daha güvenli limanlarda yüzmeyi tercih etmişe benziyor. Kendi tercihidir diyoruz, kendisinden bir an önce yeni şarkılar beklediğimizi bir kez daha hatırlatmak istiyoruz.

Türkçe müzikte umudumuz yarınlarda değil yine geçmişte - 3  “İşte Benim Zeki Müren” albümü için 25 Mayıs’ta Emek Sineması’nda özel bir konser düzenleniyor.

TARKAN’DAN SONRA ZEKİ MÜREN’E SAYGI ALBÜMÜ GELDİ

Zeki Müren’in 20. ölüm yıldönümü nedeniyle hazırlanan “İşte Benim Zeki Müren” adlı saygı albümü bu yaz Müren’i ve dolayısıyla Türk Sanat müziğini yeniden müzik gündeminin baş köşesine yerleştirdi. Murat Yıldırım’ın prodüktörlüğünü üstlendiği 2 CD’den oluşan albümde Zeki Müren besteleri bu kez genç müzisyenlere emanet. Albümde Göksel, Funda Arar, Gökhan Tepe, Mustafa Ceceli’nin yorumları öne çıkıyor.

Her biri Müren’in bestelerini onun yorumculuğuyla yarışmadan kendi tarzlarında öyle güzel ve tatlı yorumlamışlar ki; yeni kuşak bu yorumlarla “Sanat Güneşi”ni yeniden hatırlayacak, belki de ilk kez tanışacak. Ferda Anıl Yarkın ile Belkıs Özener düeti “Tekrar Bana Dönsen” de öne çıkanlar arasında.

Albümün en büyük sürprizi ise Halit Ergenç’in babası Sait Ergenç’in bestesi “Şeytana Uyduk Bir Kere”yi yorumlamış olması. Albümün en zirve iki yorumuna ise bir dönem Müren’le çalışma şansı yakalamış Muazzez Abacı ve Nükhet Duru imza atıyor.

Türkçe müzikte umudumuz yarınlarda değil yine geçmişte - 4 Coşkun Demir “Bir Sevgi İstiyorum” albümünde TSM klasiklerini genç müzisyenlere emanet etti.

COŞKUN DEMİR’DEN TSM’YE YENİ BİR ÖNERİ

Bu yıl bir başka TSM albümü de Türk Pop müziğin unutulmaz yorumcusu Coşkun Demir’den geldi. “Bir Sevgi İstiyorum” adlı albümde Demir, genç müzisyen ekibiyle Türk Sanat Müziği klasiklerine dinamik ve yeni bir bakış açısı getirmiş. O şarkıların klasik yapısını bozmadan onlara müzikal olarak yeni elbiseler giydirmeyi denemiş. Böyle bir proje yapmaya niyetlenenlere doğru yolu bu albüm gösteriyor.

TSM’DEN SONRA ARABESK KOYLARINA DEMİR ATANLAR

Bugünlerde Türk Sanat Müziği kadar arabesk albümler yapmak da pek revaçta. Arabesk müzik yıllar sonra ikinci hatta üçüncü baharını yaşıyor dersek abartmış olmayız. Bu tarzda ilk konsept albümleri 2010’da Işın Karaca yapmıştı. Ardından Şevval Sam ve Yıldız Tilbe gibi başka isimler de geldi.

Türkçe müzikte umudumuz yarınlarda değil yine geçmişte - 5 Zara ve Berkay bu yaza arabesk albümlerle giriyor

SİBEL CAN, ZARA VE BERKAY’LA “ARABESK”E DEVAM

Arabesk rüzgarları bu yaz Sibel Can, Zara ve Berkay’la esmeye devam ediyor. Zara müziğin her tarzını iyi yorumladığını son yıllarda yaptığı farklı proje albümlerle kanıtlıyor. İkincisini geçtiğimiz günlerde yayınladığı “Derin Aşk” adlı arabesk serisi de Zara’nın bu şarkılara kendi yorumunu, tavrını ekleyebildiğini gösteriyor.

Berkay zaten arabeske uzak duran bir müzisyen değil. Kendi şarkılarında da arabesk soslar mevcut. O yüzden geçtiğimiz aylarda yayınladığı “Arabest” adlı arabesk albümü kendi dinleyicisinin pek yadırgamadığı bir albüm oldu. Ama bu albümde arabeske yeni bir bakış açısı, yeni bir yaklaşım var mı diye sorarsanız, pek yok. Şarkıları her ne kadar genç aranjörler düzenlemiş olsa da genel olarak hepsi ilk hallerine benziyor. Berkay’dan daha deneysel bir proje beklerdim.

Türkçe müzikte umudumuz yarınlarda değil yine geçmişte - 6 Sibel Can’ın “Arabesque” albümünde çoğunluğunu İbrahim Tatlıses’le özdeşleşen 13 Burhan Bayar bestesi yer alıyor.

ARABESKİN YILDIZI SİBEL CAN

Sibel Can “Arabesque” adını verdiği albümüyle bu kulvarda öne çıkan yorumcu. Aslında Sibel Can’ın kariyerinde arabesk tonlar hep oldu. Bu albümde yer verdiği şarkıları da her zaman konserlerinde söylüyordu. Burada altını çizmemiz gereken en önemli şey Sibel Can’ın müziğin her rengini kucaklayabilen, sesine her tarzı yakıştırabilen iyi bir yorumcu olduğu.

Can, söylediği en sıradan şarkıyı bile kendine has nüans ve renklerle dinlenir kılabiliyor. “Mutlu Ol Yeter”den “Hasret Rüzgarları”na 13 Burhan Bayar şarkısının yer aldığı albümde özellikle Rubato ile Göksun Çavdar’ın düzenlemelerindeki ince işçiliğe dikkat edin.

Türkçe müzikte umudumuz yarınlarda değil yine geçmişte - 7 Şebnem Ferah, Metin Türkcan’ın albümünde “Dilek Taşı” ile yer alıyor.

ŞEBNEM FERAH DA “DİLEK TAŞI”YLA DAMARDAN GİRİYOR

Şebnem Ferah’ın “Sil Baştan” şarkısı daha önce Kibariye; “Sigara” şarkısı da Müslüm Gürses tarafından yorumlanmıştı. Ferah’ın arabesk sularda nasıl tınladığı bu yorumlarla görülmüştü. Peki Ferah, arabesk söylerse nasıl olurdu? İşte onun cevabı da sanatçının yıllardır birlikte çalıştığı müzisyen dostu Metin Türkcan’ın “Vakti Geldi” albümünde veriliyor. Ferah bu albümde Gülden Karaböcek ve Ferdi Özbeğen’le özdeşleşmiş efsane “Dilek Taşı”nı yorumluyor. Kariyerinde ilk defa bu tonlarda bir şarkıyı yorumlayan Ferah, bu yaz “Dilek Taşı”nı rock camiasında yeni bir fenomene dönüştürecek gibi.

Türkçe müzikte umudumuz yarınlarda değil yine geçmişte - 8 Kenan Doğulu “İhtimaller” adını verdiği albümde hit olmuş şarkılarının caz yorumlarına yer veriyor.

TÜRK POP MÜZİKTE SIRA “CAZ”A GELDİ

Bir yandan da pop müzik semalarında caz ve latin rüzgarları esiyor. Bu yeni bir trend. Kenan Doğulu klasikleşmiş şarkılarını caz olarak yorumladığı “İhtimaller” albümüyle geliyor. Sezen Aksu şarkıları farklı projelerde caz ve latin halleriyle gündemde. Aykut Gürel’in sunumuyla Bergüzar Korel, Aksu klasiklerini caz düzenlemelerle yorumladı. Deneyimli müzisyen Ercüment Vural ise kendi yorumuyla Aksu klasiklerine latin dokunuşlar ekledi. Nükhet Duru, her Perşembe Müzedechanga’da caz performanslarına başladı. Detaylar önümüzdeki hafta bu köşede olacak.

Sayfa Yükleniyor...