Yeni müfredat yarın açıklanacak

SON DAKİKA HABERİ: Milli Eğitim Bakanı Tekin, yeni müfredat çalışmasının yarın öğleden sonra paylaşılacağını duyururken https://gorusoneri.meb.gov.tr/ adresinden görüş ve önerilerin sunulabileceğini belirtti.

Yeni müfredat yarın açıklanacak

Son dakika haberi! 

Milli Bakanlığı yeni müfredata ilişkin çalışmayı tamamladı.

Milli Eğitim Bakanı Tekin Yusuf Tekin, yeni müfredatı kamuoyu değerlendirmesine açacaklarını belirterek, "İnşallah yarın öğleden sonra kamuoyuyla paylaşmış olacağız." açıklamasında bulundu.

Milli Eğitim Bakanlığının paydaşları ya da paydaş olmak isteyen herkese kapılarının açık olduğuna değinen Tekin, şöyle konuştu:
"Herkesle ortak çalışmak istiyoruz. 'Bu ülkenin eğitim öğretim süreçlerine katkı vermek istiyorum' diyen her kim varsa üniversiteler, akademisyenler, sivil toplum örgütleri, sendikalar, eğitim alanında çalışan kuruluşlar, siyasetçiler, bürokratlar ve herkese açık bir çalışmayı yarın öğleden sonra itibarıyla kamuoyuyla paylaşmış olacağız. Paylaştıktan sonra biraz önce saydığım kişilerden her kim arzu ediyorsa 'https://gorusoneri.meb.gov.tr/' adresinden girerek görüş ve önerilerini paylaşabilir."

Bakan Tekin, müfredatın ne kadar süreyle askıda kalacağına ilişkin soru üzerine, "Planımız bir hafta. Öneri ve görüşler, eğer yoğun bir şekilde gelmeye devam ederse süreyi uzatabiliriz. Ama uzun zamandır tartışıldığı için herkesin bence bu konuda birikimi ve hazırlığı olduğunu varsayıyorum. Bu süre içerisinde bizlerle paylaşırlarsa mutlu oluruz. Eğer yoğun bir şekilde görüş alışverişi devam ederse süreyi de uzatabilecek durumdayız. Planımız şu anda bir haftalık bir askı süresi. Bir haftanın sonunda da modeli Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığımız son eleştiri, görüş, öneri ve paylaşımlar doğrultusunda revize edip uygulanmak üzere onaylamış olacağız." diye konuştu.

"KATILIMCI BİR YAKLAŞIK BENİMSEDİK"

Bakan Yusuf Tekin, müfredat değişikliğinin 10 yıllık tedrici bir gelişmenin sonucunda nihai bir metin olduğunu belirterek, "Bunu bugün yapılanı, çok kapsamlı bir değişiklik olarak algılamamak lazım. Bu, bir sürecin sonucunda aşamalı olarak gelinen bir nokta. Daha önceki yıllarda yapılan tedrici değişikliklerin her birisi aslında bu süreci besleyen ve tamamlayan unsurlar. Tüm bu değişiklikler, onun üzerine inşa edilen kapsamlı ve son noktanın konulduğu değişiklik olacak." dedi.
çalışmalarına ilişkin defalarca toplantı yaptıklarını, içerik, felsefe ve inşa sürecinde "katılımcı" bir yaklaşımı benimsediklerini dile getiren Tekin, bu kapsamda geçmişini iyi bilen, bunu içselleştirmiş, dünyanın değerlerine sahip, dünya ile rekabet edebilecek özelliklerin bulunduğuna işaret ederek şöyle konuştu:

"Kuşkusuz kamuoyunda bu konuda eleştiriler olacaktır, öneriler olacaktır. Eğitimle ilgili konu, üzerinde insanların çok rahat uzlaşabileceği bir konu değil. Ben, bakan olduğum tarihten itibaren, beni ziyaret eden gruplar içerisinde bile kendi aralarında muhalefet ettikleri, anlaşamadıkları konular oluyor. Hal böyle olunca bizim hazırladığımız metinde de itirazlı olanlar olabilir, eleştiriler olabilir. Bunları çok doğal karşılıyorum. Çünkü eğitim böyle bir alan. Bu da eğitimi aslında zenginleştiriyor. Bunu bir eleştiri olarak söylemiyorum. Biz bütün bu düşüncelerden özümseyerek bir toplumsal fayda üretmeye çalışıyoruz. Ürettiğimiz toplumsal payda, aslında bütün bu görüşlerin üzerinde ittifak edebilecekleri asgari müşterekler üzerine inşa edilmiş. Öyle baktığımızda ben mutluyum. İnşallah çocuklarımız için hayırlara vesile olur."

KADEMELİ UYGULANACAK

Bakan Tekin, yeni müfredatın gelecek eğitim öğretim yılından itibaren kademeli şekilde uygulanacağını bildirdi.

Kapsamlı bir revizyon olan yeni müfredatın eğitim ve öğretim kademelerinin tamamında ve tüm sınıf düzeylerine geçilmesi halinde farklı mağduriyetlerin ortaya çıkmasını istemediklerini ifade eden Tekin, "Hazırladığımız program, her kademenin birinci sınıfında uygulanacak. 4 sınıf düzeyi olan okul öncesi, ilkokul birinci sınıf, ortaokul beşinci sınıf ve lise dokuzuncu sınıflarda önümüzdeki eylül ayından itibaren yeni programımızı uygulamaya başlamış olacağız." açıklamasını yaptı.
Kademeli geçişin yapılacağı sınıflarla ilgili Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığının bu yıl ders kitabı başvurusu kabul etmediğini bildiren Tekin, "Bu sınıfların kitaplarını doğrudan ilgili genel müdürlükler yazıyor. Yani bu eylül ayından itibaren başlattığımız bir sürecin doğal geldiği nokta." ifadesini kullandı.

9 OKURYAZARLIK TÜRÜ BELİRLENDİ

Bakan Tekin, müfredattaki ortak bakış açısının sorulması üzerine, askıya çıkarılacak müfredatın teknik detaylarını lansman toplantısında paylaşacaklarını belirtti.

Müfredatta okuryazarlık konusundaki yeniliklerin sorulduğu Bakan Tekin, bütüncül bir bakış acısıyla hazırlanan müfredattaki konuyu şöyle anlattı:
"Bilgi okuryazarlığı, dijital okuryazarlık, finansal okuryazarlık, görsel okuryazarlık, kültür okuryazarlığı, vatandaşlık okuryazarlığı, veri okuryazarlığı, sürdürülebilirlik okuryazarlığı ve sanat okuryazarlığı olmak üzere 9 okuryazarlık türü belirledik. Aslında burada kastettiğimiz şey, bilgiye erişim konusunda çocuklarımız zaten yeterince kaynağa sahipler ama o edindikleri bilgiyi doğru okuma anlamında çocuklarımıza biz beceri kazandırmak istiyoruz. Olayın temel felsefesi burada zaten."
"Yeni müfredatla bilgi kazanımı temelinden beceri kazanımı temelli bir sisteme geçiyorsunuz. Bunu nasıl değerlendirirsiniz?" şeklindeki soru üzerine Bakan Tekin, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) tarafından uygulanan Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı (PISA) ve Uluslararası Matematik ve Fen Eğilimleri Araştırması (TIMSS) gibi sistemler ile müfredatın kıyasladığında ortada ciddi bir problemle karşı karşıya kalındığını anlattı.

Birçok konuda ülke bazlı yaptıkları karşılaştırmalarda, müfredatın muadillerinden 2 kata yakın bir düzeyde daha ağır olduğunu gördüklerini dile getiren Tekin, "Bunu doğal karşılıyorum. Çünkü bilgi erişiminin zor olduğu dönemlerde 'şu bilgiye de erişsin çocuklar' denilerek bunlar hep müfredatın içerisine yerleştirilmiş. Fakat zamanla bu ülkeler müfredatlarını revize ederken artık bilgi edinmedeki kolaylıklardan hareketle onları çıkartarak azaltmışlar, seyreltmişler. En son toplantımızda baktığımızda, Japonya ve İngiltere ile de kıyasladık ve bizdeki öğrenme çıktıklarının yüzde 50 fazla olduğunu tespit ettik. Bu, bizi çocuklarımıza edindirmek istediğimiz kazanımları sağlıklı edinememeleri sonucuna eriştiriyor." değerlendirmesinde bulundu.
Bakan Tekin, müfredatın yüklü olmasının sonuca ulaşmada zorluklar yarattığını ifade ederek, kamuoyunda da "çocuklar bu konuyu öğrenemediler" gibi eleştirilerle karşılaştıklarını söyledi.

"DÜNYA ÖLÇEĞİNDE BİR MÜFREDAT"

Dünyada ne öğretiliyorsa bunun müfredatta bulunduğunu, bunun dışındakilerin ise ilerleyen eğitim süreçleri olan ön lisans, lisans, lisansüstü eğitime aktarılmasının da seyreltme anlamına geldiğini vurgulayan Tekin, bunun çocukların akademik bilgiyi kazanabilme yeteneklerine de uygun olmadığını kaydetti.

Aylık rutin öğretmenler odası buluşmalarında, müfredatı yetiştirebilmek için haftalık ders saatlerinin artırılması gerektiği yönünde görüşler aldığını belirten Tekin, "Bunları üst üste koyduğumuz zaman da ortalama 60-70 saat haftalık ders yükü olması gerekiyor. Şimdi bu mümkün olmadığına göre yapılması gereken şey belli. Biz bu anlamda müfredatımızı, programlarımızı ciddi bir seyreltme sürecine de tabi tuttuk. Tekrarlanan bilgilerin çıkartılması, aynı konuları 12 yıllık zorunlu eğitim içerisinde 3-4 defa veya daha fazla tekrarlamanın çok bir anlamı yok. İkincisi çocuklarımızın akademik yetkinliklerinin veya akademik pozisyonlarının üstünde almakta zorlanabilecekleri bilgileri çocuklarımızla paylaşmanın da bir anlamı yok. O da gereksiz bir hale geliyor. Bütün bunları göz önünde bulundurarak müfredatta yüzde 35'lik bir seyreltme içerisine girdik." ifadelerini kullandı.

Yeni müfredatla haftalık ders saatlerinde azalma olmayacağını belirten Tekin, "Şimdilik sadece programlarımızı bilgi edinmeden çok edindikleri bilgiyi beceriye dönüştürebilecek şekilde revize etmeye odaklandık." dedi.

ÖĞRETMENLERE HİZMET İÇİ EĞİTİMLER BAŞLIYOR

Öğretmenlerin yeni programı nasıl uygulayacaklarına ilişkin soruya Bakan Tekin, "Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Müdürlüğümüz, ilgili eğitim öğretim daireleri, Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığımız, programların kesin onay sürecini tamamladığımız andan itibaren başlamak üzere öğretmen arkadaşlarımızın hizmet içi eğitim sürecine tabi tutulmalarına dair bir takvim oluşturuyor. Programlar onaylandığı an, takvim hayata geçecek ve şu andan itibaren eylül ayına kadar öğretmen arkadaşlarımızı bu anlamda yeni programın mantığı, felsefesi ve uygulanmasıyla ilgili olarak çok ciddi bir hizmet içi eğitim sürecini başlatmış olacağız." cevabını verdi.

Bakan Tekin, okullarda müfredatın uygulama programlarının hayata geçirilmesi için yeni alanlar ve atölyelerin planlanacağını, yeni okul planlarında da uygulama alanlarını biraz daha ağırlıklı hale getireceklerini belirterek, "İnşallah birkaç yıl içerisinde bu süreç tamamlanır ve çocuklarımız derslerde edindikleri teorik bilgileri uygulayabilecekleri uygulama atölyeleri, uygulama alanlarına da sahip olurlar." dedi.

Sayfa Yükleniyor...