Mevlüt Tezel-Sabah
Geçtiğimiz salı günü, Sabah muhabiri İlker Gezici'nin İstanbul'daki belediyeleri tek tek arayıp üç günde hazırladığı, belediyelerin dizilere uyguladığı çekim tarifesiyle ilgili haberinin birçok internet sitesinde muhabir imzası atılmadan kullanılmasını eleştirmiştim... Eleştirimin hedef noktası ise etik değerlere önem verdiğini düşündüğüm NTVMSNBC sitesiydi... Bu yazıya NTVMSNBC Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Yeşiltepe'den gelen yanıt birçok medya sitesinde yayınlandı. Yazıya bayağı güldüm, istiyorum ki sizde gülün! Gülerken de internet medyasının, yazılı basını nasıl sömürdüğünü ibretle okuyun. Eğer bu yazı ilginizi çekiyorsa önce sizden Sabah yazar arşivine girip "Televizyon ve internet gazetelerin sırtından..." ve "Özel haberlere telif ücreti ödensin" başlıklı yazılarımı okumanızı, sonra da Yeşiltepe'nin yazısı için şu linke tıklamanızı rica edeceğim: blog.ntvmsnbc.com/ ntvmsnbc-kaynak-gosterir
MAGAZİNİ AŞAĞILAMAK
İzninizle şimdi okuduğunu anlamayan Yeşiltepe'ye çok basit bir dille durumu izah etmek istiyorum. Yeşiltepe yazısının başında özetle diyor ki; "Mevlüt Tezel, Sabah gazetesinin yerine muhabirin kaynak gösterilmesini istemiş." Böyle saçma bir istekte bulunacak kadar delirmiş olamayacağımı düşünüp yazımı tekrar okudum. Bakın ne demişim: "NTVMSNBC, haberi direk kopyalamış, üçüncü paragrafta satır arasına da hiç görülmeyecek şekilde 'SABAH'ın haberine göre' lafını geçirmiş. Nerede bu haberin muhabir imzası?" Sevgili Yeşiltepe bir daha tekrar edeyim mi? Sabah'ın kaynak gösterilmesinin yanı sıra muhabirin imzasının da atılmasını istiyorum yahu! Yazının ortasında Yeşiltepe daha da saçmalamış: "Muhabirin adının kaynak gösterilmesinde ise istisna şudur; söz konusu haber, geniş kitlelerin yaşamını doğrudan etkileyen, kamuoyunun yararına çok önemli bir gerçeği ortaya çıkaran nitelik taşıyorsa..." 'imzayı atarım' demiş. Sonra da "Anlaşılan o ki, Ezel'in öpüşmesinin bedelini ortaya çıkarmak kamuoyunun yararına muhakkak ulaşılması gereken bir haber niteliği taşıyor ve sıra dışı gazetecilik gerektiriyor!" diyerek aklı sıra İlker'in nezdinde magazin haberleriyle dalgasını geçmiş. Şimdi bir magazin haberinin de yeri gelince 'kamu yararı' niteliği taşıyacağını uzun uzadıya anlatacak değilim. Sadece şu soruyu yöneltmek istiyorum: Madem söz konusu magazin haberiyle dalga geçiyorsun, neden sitende kullanıyorsun? Yanılmıyorsam o haber sitenin tepesinde görüldü ve eminim epeyce 'tıklama' almıştır. Yeşiltepe'nin son dönemde magazin haberlerini sürekli sitesine taşıyıp tıklanma oranlarını artırma çelişkisine ise hiç girmiyorum.
YAZININ FİNALİ DAHA KOMİK
Yeşiltepe, yazının finalinde ise aklı sıra hem bana hem de Sabah gazetesine çakmaya çalışmış: "Bakınız; daha dün bir muhabirimizin hazırladığı foto haber ve bunu 'kaynak göstermeden yayınlayan' bir haber sitesi, hem de Mevlüt Tezel'in çalıştığı gazetenin haber sitesi!" diye yazmış! Haberin başlığı ne biliyor musunuz "Evinizi temizleyecek 16 bitki"... Bula bula bu haberi mi buldunuz yahu. İnternette e-posta yoluyla dolaşan, Facebook gruplarında falan yer alan basit foto galeri haberlerinden birisi bu... Ancak Yeşiltepe verdiği örnekte bile batıyor. Ne yani, NTVMSNBC, bitki bilimi dalında uzmanlaşmış bir editör çalıştırıyor ve o da bu haberi uzun araştırmalar sonucu ortaya çıkarıyor! Aslında bu yabancı kaynaklı bir haber. Google'a girin "NASA Study House Plants Clean Air" yazın, bir sürü kaynaktan haber çıkıyor. Yani Sabah editörleri de bu haberi çevirmiş olabilir. İşin daha da komiği Yeşiltepe'nin bir çeviri haberine "Biz yaptık" demesi ve haberin yabancı kaynağını belirtmemesi! Bitmedi, alttaki yazıyı da okuyun!
Emeğin karşılığını aramak
Aslına bakarsanız yazımda NTVMSNBC'yi örnek göstermem sembolikti... Derdim Doğuş Yayın Grubu'nun yakında düzenleyeceği 'Yeni Medya Düzeni' başlıklı konferansa atıfta bulunmaktı. (Aslında NTVMSNBC'ye gelene kadar daha vahim örnekler var!) Lafı "Madem böyle bir konferans düzenliyorsunuz, önce muhabirlerin imzasını atın" demeye getirdim... Gelelim Yeşiltepe'nin beni en çok şaşırtan açıklamasına: "Mevlüt Tezel'in her ne kadar fantezi gibi görünse de 'özel haberlere telif ücreti ödenmesi' önerisi tartışılabilir, ama emin olsun bundan internet haberciliği alanında en fazla NTVMSNBC muhabirleri kazançlı çıkacaktır." Vallahi NTVMSNBC'nin kaç muhabiri var bilmiyorum ama siteyi ajans haberleri, NTV'den görüntüler ve bir de yabancı haberlerle döndürdüklerine inanıyorum. Üstelik yabancı çeviri haberlerinde kaynak göstermiyorlar ve bu haberlere kendi imzalarını atıyorlar. "Telif ücreti ödensin" önerimin fantezi kabul edilmesi ise internet medyasının yazılı basına bakış açısını özetlemeye yetiyor. Evet, çok haklısınız, muhabir arkadaşlar gece gündüz haber yapmak için uğraşsın, siz de bunları sitelerinizde beleşe kullanmaya devam edin. Bir muhabir bir gününü röportaja harcasın, siz bunu 10 saniyede sitelerinize kopyalayın. Beyler bu emek sömürüsüdür. Artık mesele muhabirin imzasını atmayı da geçti. Bu haksız kazanca birileri 'Dur' demeli. İşin bir de televizyon, radyo ayağı var... Televizyon programlarında gece-gündüz gazeteler satır satır okunuyor. Haber bültenlerinin yarısı gazetelerdeki haberlerin görselleştirilmesinden ibaret! Bir saatlik bir TV programının maliyeti nedir? O bir saati yazılı basında çıkan haberlerle doldurup ne kadar reklam alıyorsunuz? Bu soruları yöneltmenin neresi fantezi? Tezel'in yazısı için tıklayın
- Etiketler :
- Haberler
