DSP Genel Başkanı Masum Türker, partisinin Zonguldak İl Başkanlığında düzenlediği basın toplantısında, Rahşan Ecevit'in kendisiyle görüşmeden partiden istifa ettiğini söyledi.
Ecevit ile yüz yüze görüşemediklerini, bunun için birilerinden randevu alınması gerektiğini savunan Türker, şöyle konuştu: ''Rahşan Hanım kuşatma altında. Ben randevu almadan 2 gün önce bu arkadaşlar düğmeye bastılar. Rahşan Hanımla görüştüler. Çok iyi biliyoruz ki onun iyi niyetinden istifade edenler, bugünü hazırlamışlardır. Biz Ecevitçi yaklaşımımızla Ecevit partisi olarak yakın zamandaki çalışmalarımızı ortaya koyduğumuz zaman kendisi (Beni alın, partiye götürün) diye haber gönderecek. Onu ispat etmek için var gücümüzle çalışacağız. Rahşan Hanım, kurucu genel başkanımız olarak kalmaya devam edecek, biz üye kayıt defterinde isminin yanına asla (İstifa etti) yazmayacağız. Kendisi tek taraflı istifa etmiş olacak. Belki yasalar karşısında istifa gözükecek ama bizim partimizin kurucu genel başkanı olmaya devam edecek.”
Türker, partilerinin Başkanlık Kurulundaki kişilerin tümünün 2004 yılında Rahşan Ecevit tarafından aday gösterilenlerden oluştuğunu ifade ederek, şöyle devam etti: ''DSP'yi yalnız vesayet üzerinde yönetmek için Rahşan Hanımı kullananlar, bizim yönetimimizde bunu yapamayacaklar. Çünkü, biz dedik ki, (Delege gücüyle biz irademizi kullanacağız.) DSP'yi hiç kimse Ecevit ismi üzerine ipotek koyup Bülent Ecevit'ten ayrı tutamayacaktır. Ben o arkadaşların eğer çalışmaya niyetleri varsa, demokratik solcu gibi davranacaklarsa, Atatürk yolunda olmak istiyorlarsa davet ediyorum. Zaten demokratik solcu olup olmadıklarını zaman gösterecek, olanlar geri gelecek, olmayanlar kendileri için aradıkları yola gidecekler.''
“EĞER MAYINLI ARAZİLER BİRİLERİNE VERİLECEKSE...”
Masum Türker, Suriye sınırındaki mayınlı arazilerin temizlenmesiyle ilgili kanunun Cumhurbaşkanı tarafından onaylanması durumunda Anayasa Mahkemesi'ne gidilirse parti milletvekillerinin gerekli desteği vereceğini kaydetti.
Sürecin sağlıklı işlemesi için pozitif muhalefeti sürdüreceklerini belirten Türker, şöyle konuştu: ''Yani buradaki yanlışları ortaya koyan çalışma grubumuzu oluşturup, Cumhurbaşkanı imzalasa bile yasanın yürürlüğe girmesini engellemeye çalışacağız. Çünkü, bu mayın arazisi, belli ki İsrail firmalarına verilecek. Hele hele ABD Irak'tan çekilmeden o koridor İsraillere verilirse Türkiye'nin sınırları Türkiye'nin sınırları olmaktan çıkar. Hiçbir ülkenin sınırları kendi ülke vatandaşları dışındakilerin kontrolünde değildir. Yarın öbür gün bir takip yapmamız gerekirse (Bu İsraillerin toprağıdır) diye giremeyecek miyiz?”
DSP lideri Türker, Hükümetin, AB ile yaptığı son anlaşmayla bölgedeki suların uluslararası su olmasının kabul edildiğine dikkati çekti.
Bu toprakların mayın temizliğinden yabancılara verilmesi halinde Dicle ve Fırat Nehri üzerindeki hakimiyetin de kaybolacağını öne süren Türker, '' İktidar olduğumuz gün mayın temizliğiyle ilgili kanun, TBMM kapısında yırtılacaktır. Eğer o topraklar birine verilecekse, orada kolunu, bacağını, eşini ve babasını kaybedenlere verilmelidir. Toprağı işleme hakkı orada yaşayanların olmalıdır'' diye konuştu.
- Etiketler :
- Haberler
