Şarkıcı Gülay yeni çalışması “Gel Gör Beni”yi NTVRadyo'ya anlattı

“Gel Gör Beni Aşk Neyledi” ilahisini yeniden yorumlayan Gülay, NTVRadyo’da yayınlanan Albüm programında Zeynepgül Alp’e anlattı.

Aslında siz de İstanbul’u terk edenler kervanına katıldınız ve çok huzurlu bir yerde yaşamaya başladınız. Yeni hayatınız nasıl? Oranın tabiatı, ruhu nasıl etkiliyor sizi? Nasılsınız?

Biz, kardeşim ve ben aslında Köyceğiz’e yabancı değiliz. Annem babam burada yaşadılar bir 7-8 yıl kadar, babamın vefatına kadar. Burada daha mutluyuz diyebilirim. Ama kafanızdakilerle nereye gitseniz pek bir şey değişmiyor açıkçası.

Şimdi biraz zamanda yolculuk yapalım. 1987’de ilk arabesk albüm 17 yaşındayken geldi. Sonra 8 yıl sonra 25 yaşınızda Cesaretin var mı aşka? diye bir pop müzik albümüyle geldiniz. O 8 yılda ne değişti, sizi o albümü yapmaya götüren neydi?

Aslında ben diş teknisyeniyim. Arabesk albümü çıktıktan sonra müzik yapmak istemiyordum. Çünkü benim çok yapmayı istediğim bir içerikte değildi. Tamam ben arabesk çok severim ama arabesk var arabesk var. Babamın bir öğrencisi vardı, Özcan Ertop. Müzik yönetmeniydi. Babamla ikisi kendi arasında konuşmuşlar. Babam çok istiyordu benim müzik piyasasına girmemi. Ben pek istemiyordum ama o mutlu olsun diye bu albümü yaptım. Fakat ben sonra istemedim. Yeter dedim. Sonra da eski eşim, kızımın babası, benim yaptığım demo kayıtlar vardı. Kendi kendime evdeyken kaydettiğim bestelerim vardı. Benim haberim olmadan onu bir şirkete götürmüş arkadaşına. Beni birileri aramaya başladı, 3 kere , 4 kere. Ben istemiyorum dedim. Sadece gelin konuşalım dediler, BMG müzik. Ben benden beklentilerinizi sağlayabilecek bir karakterde değilim dedim. Çok göz önünde olmayı seven bir insan da olmadığım için, istemiyordum albüm olsun falan. Bir şekilde ikna ettiler ve başladı.

“CESARETİN VAR MI AŞKA? NIN BU KADAR TUTACAĞINI HİÇ DÜŞÜNMEMİŞTİM”

“Cesaretin Var mı Aşka?” yıllarca aşık olanların dilinden düşmeyen bir şarkı oldu. Kim bilir kaç ilişki bu şarkıyla başladı, kaç kişi bu şarkıyla evlendi, aşkın bir cesaret işi olduğunun farkına vardırdı diyebiliriz… Siz o şarkıyı yaparken üstelik bu kadar da genç bir yaşınızda bu kadar tutacağını düşünmüş müydünüz?

Yok yani ben bu şarkıyı yaparken tutacağını düşünmediğim gibi, albüm de bitmişti. Sonra çalışmaya Derya Köroğlu’nun stüdyosuna gitmiştim. Dedi ki 'Öyle bir şarkı olsun ki hit olsun'. Ben de dedim ki Öyle bir şarkı var dün yaptım. 'Söyler misin' dedi. Utanırım dedim. Hani İbrahim Tatlıses’in "Keşkem keşkem” diye bir şarkısı vardı ya (gülüyor). İçinde ‘Sen de böyle sevsen keşke’ falan geçiyor. Aslında ben o şarkıyı yasak aşk yaşayan bir çifte yazmıştım. Eve gelmiştim, elektrikler kesilmişti, mumları yakmıştım ve şarkıyı yazmıştım. Ama şarkı hareketli bir şarkıydı. Eğlenerek yapmıştım. Neyse Derya tutturunca biraz da slow'laştırıp söyledim. Sonra bir baktım Derya’nın gözünde bir iki damla yaş görünce ‘Allah allah’ dedim. ‘Bu işi bilmiyorum ben, bu nasıl olabilir’ dedim. O gitarla eşlik etti bana. Sonra şarkıyı albümün adı yaptık. Böyle bir hikayesi var.

2 yılda bir gelen albümler var. Pop albümlerinden sonra türküler dinlemeye başladık ve o da çok sevildi. Kariyerinizde yeni şeyler yapmayı seviyorsunuz. 35 yıllık kariyerinizin bugüne kadar gelmesinin sırrı neydi size göre?

Ben hiçbir zaman şöyle bir şey yapayım da tutsun diye albüm yapmadım. Ben neyi seviyorsam hep onu yaptım. Hala da onu yapıyorum. 53 yaşındayım artık. 17 yaştan 53 yaşa kadar gelen süreçten bahsediyorum. Hiçbir zaman öyle kaygılarım olmadı. Buraya kadar geldik. Kardeşim ve ben babamın öğrencileriyiz. Kardeşimin çok önemli ve özel şarkıları var. Onları gündeme getirmek istiyorum. Perküsyoncu ve solist kendisi. Çok yakın zamanda TRT’ye bir program çektik. Gülay ve Damlalar ama farklı bir versiyonunu yaptık bu kez.

Dijitalle aranız nasıl?

İyi değil. Pek sevmiyorum ben. Ara ara girip bakıyorum ama. O 4-5 aya yayılıyor. Medyacılarım var, onlar ilgileniyorlar.

Çok yeni bir çalışmanız var, "Gel Gör Beni". İşitin Ey Yarenler albümünden. Bize anlatır mısınız bu çalışmayı da?

Şimdi Hasan Basri benim çok eski arkadaşım. 25 seneye dayanmıştır dostluğumuz. İkimiz de tasavvufla çok ilgiliyiz. İkimizde maneviyata çok düşkün insanlarız. Bir gün beni aradı. Gülaycım böyle bir şey yapıyoruz dedi, sen varsan ben her zaman varım dedim. O şekilde dahil oldum projeye aslına bakarsanız. Ne söylemek istersin dedi. Dedim ki ben zaten "Gel Gör Beni"yi sahnede de okurum. İlahileri çok severim. Annemiz hafızdır bizim. Onunla mevlütlere gitmişliğimiz, ilahiler okumuşluğumuz var. Hakimiz de bu duruma. Ben bunu söylemek istiyorum dedim ve söyledim.

Albüm Her hafta Cumartesi 9.15, Pazar 19.15’te NTVRadyo’da yayında.

Gülay'ın konuk oduğu bölümünü kaçıranlar podcast kayıtlarını dinleyebilir.

GÜLAY BÖLÜMÜ PODCAST'İ (TIKLA-DİNLE)