Efruz Çakırkaya ve İlyun Bürkev Bambaşka Sohbetler'de: Müzik hiç bitmeyen bir yolculuk

Ceyda Düvenci, NTV ekranlarında yayınlanan “Bambaşka Sohbetler” programında İstanbul Müzik Festivali Direktörü Efruz Çakırkaya ve Piyanist İlyun Bürkev'i konuk etti.

Efruz Çakırkaya ve İlyun Bürkev Bambaşka Sohbetler'de: Müzik hiç bitmeyen bir yolculuk

’nin sunumuyla NTV ekranlarında izleyiciyle buluşan “Bambaşka Sohbetler” programının konuğu İstanbul Müzik Festivali Direktörü Efruz Çakırkaya ve Piyanist İlyun Bürkev oldu.

Efruz Çakırkaya “21 Mayıs’ta 52. İstanbul Müzik Festivali'nin açılışını yapacağız Atatürk Kültür Merkezi Türk Telekom Opera salonunda. İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası şehrimizin en eski klasik müzik topluluğu 52. İstanbul Müzik Festivali'nin açılışını yapacak. Cem Mansur yönetiminde sevgili İlyun’a eşlik edecek” dedi.

İlyun Bürkev programda kendini şöyle anlattı:

“15 yaşındayım, piyanoya 4 yaşında başladım, 8 yaşındayken Mimar Sinan Konservatuarı’nda 2 sene yarı zamanlı 4 sene tam zamanlı eğitimime devam ettim. Orada sevgili hocam Profesör Burcu Aktaş Urgun’la birlikte çalıştım. Şimdi hala bir yandan sevgili devlet sanatçımız canım hocam Gülsin Onay ile birlikte çalışmalarıma devam ediyorum. Son 2 senedir de Salzburg Mozarteum Üniversitesi’nde Profesör Pavel Gililov ile eğitimime devam ediyorum.

Efruz Çakırkaya ve İlyun Bürkev Bambaşka Sohbetler'de: Müzik hiç bitmeyen bir yolculuk - 1

’nin 52. İstanbul Müzik Festivali’nde hangi mekanlar var? İstanbullular hangi mekanlarda konser izleme şansına sahip olacak? Kimler var?” sorusuna Efruz Çakırkaya, “Toplam 17 farklı mekandayız ve 25 konser gerçekleştireceğiz. Tabii şehrin bilinen önemli konser salonları Atatürk Kültür Merkezi Türk Telekom Opera Salonu, Cemal Reşit Rey konser salonu, Süreyya Operası, İş Sanat konser salonu, Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı gibi büyük konser alanlarının yanı sıra İstanbul Müzik Festivali'nin alameti farikası olan biraz da İstanbul'un o kültürel mirasını göz önüne çıkarmak üzere her sene dikkat ettiğimiz bir konumuz var, tarihi mekanları konser mekanı haline çevirmek ve oralarda konser gerçekleştirmek. Festivalin teması ‘Kökler’. Türkiye Cumhuriyeti'nin yeni yüzyılına girerken kardeşçe yaşama kültürünü hatırlayalım ve bunu müzikle sanatla kültürle yapalım istedik ve festivalin teması da kökler oldu. Bu temaya da gönderme yapan bir takım projeler var festival programının içerisinde” yanıtını verdi.

Ceyda Düvenci’nin “Sen kendini nasıl hissediyorsun bunu çok merak ediyorum bir anne olarak soruyorum. 15 yaşındasın, yaşıtlarından çok farklı duruyorsun sebebi gerçekten sadece piyano konusunda bir deha olman ve klasik müzikle böyle iç içe büyümüş olma hali mi yoksa ruhun mu?” sorusuna İlyun Bürkev şu yanıtı verdi: “Şunu bilmek aslında beni çok heyecanlandırıyor çünkü müzik hiç bitmeyen bir yolculuk. Baktığımız zaman romantik dönem, klasik dönem, barok dönem bildiğimiz bilmediğimiz binlerce besteci, binlerce eser, binlerce hikaye var ve çok şanslıyız ki büyük bir kısmı günümüze kadar çok derin bir okyanus olarak gelmiş ve her geçen gün bize yeni bir kapı açıyor, yeni şeyler öğreniyoruz. Müzik de sonsuz bir yolculuk olduğu için her geçen gün mesela Salzburg'da o yaşadığım ortamdan müzikle ilgili yeni şeyler öğreniyorum kendi iç dünyamı geliştiriyorum ve bu beni çok mutlu edip heyecanlandırıyor.”

’nin “Gençleri klasik müziğe çekmek için yaptığınız şeyler var mı festivalde?” sorusuna Efruz Çakırkaya “Geçen yıl başlattığımız Disko Klasik isimli bir serimiz var. Biraz gençleri klasik müziğe çekmek istiyoruz ve klasik müzikle dans da edilebileceğini göstermeye çalışıyoruz diyelim. Bu Avrupa'da aslında çok popüler bir tür olmaya başladı farklı gece kulüplerinde elektronik altyapının üzerine canlı çalınan müzikler sergileniyor” yanıtını verdi.

Sayfa Yükleniyor...