Edinilen bilgiye göre, Bursa'da sürücü ehliyeti olmayan Mümtaz Özkaya, 2007'da çalıştığı işyerinin kamyonunu kullanırken, karşıdan karşıya geçmeye çalışan Aziz Balta'ya çarparak ölümüne neden oldu.
Özkaya hakkında ''taksirle ölüme neden olmak'' suçundan açılan kamu davası, Bursa 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Dava süresince iki ayrı bilirkişi raporu alındı.
Birinci bilirkişi raporunda, Özkaya, ''kavşağa yaklaşan sürücüler, kavşaktaki şartlara uyacak şekilde yavaşlamak, dikkatli olmak, geçiş hakkı olan araçların önce geçmesine imkan vermek zorundadırlar'' kuralına uymadığı gerekçesiyle ''hafif kusurlu'' olarak gösterildi.
Ancak ölen kişinin ailesinin avukatı Hasan Kurt, bilirkişi raporuna, Özkaya'nın ehliyetli sürücü olarak gösterilmesi, ehliyetinin bulunmamasının dikkate alınmaması yönündeki hata nedeniyle itirazda bulundu.
Bunun üzerine mahkeme, dosyayı, yeni bilirkişi raporu alınması için İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’ne gönderdi.
BİLİRKİŞİ: ŞOFÖR KUSURSUZ, ÖLEN KUSURLU!
Kurul tarafından hazırlanan raporda, kaza yerinde 6,6 metre fren izi belirlendiği, kavşakta araç ve yayalara yönelik trafik ışıklarının faal olduğu kaydedildi.
Sürücü Özkaya'nın, kamyonu kullanırken, kendisine hitap eden yeşil ışık sırasında kavşağa girdiği ifade edilen raporda, Özkaya'nın, Balta'yı fark ettiğinde fren tedbirini aldığı, mevcut şartlarda alacak başka bir önleminin olmadığı savunuldu.
''Ayrıca olayda etkenlik arz edecek herhangi bir trafik kuralı ihlali de görülmediğinden Özkaya'nın kusursuz olduğu'' görüşüne yer verilen raporda, ölen Balta'nın ise karşıya geçmek için yayalara yönelik trafik ışıklarının olduğu kısmı kullanması, geçiş önceliğini de kamyona vermesi gerektiği kaydedildi.
Balta'nın bu bu kurallara uymadığına ve trafik ışıklarının ilerisinden yola girdiğine işaret edilen raporda, Balta ''asli ve tamamen kusurlu'' olarak gösterildi.
HAKİMİN DOKTOR ÖRNEĞİ
Bilirkişi raporuna karşın mahkeme, sanık Özkaya'ya ''taksirle ölüme sebebiyet vermek'' suçundan önce 2 yıl 6 ay hapis cezası verdi.
Özkaya'nın yargılama sürecindeki davranışlarını dikkate alarak, bu cezayı 2 yıl 1 aya indirdi.
Hakim Mehmet Şahin Erdoğan, gerekçeli kararında, ''belgesiz ya da vesikasız bir araç veya aletin kullanılması halinde, toplumun her an bir zararla karşı karşıya bırakılabileceğine'' dikkati çekerek, şu değerlendirmelerde bulundu: ''Örnek vermek gerekirse, tıp doktoru diploması olmayan bir kişinin, üstünkörü aldığı bir bilgi ile kendisini doktor yerine koyarak, bir kişinin yaralanmasına ya da ölümüne sebebiyet vermesi halinde, 'Doktor da olsa bu hatayı yapardı' mantığı ile o kişinin kusursuzluğunu çıkarmak mümkün değildir.
Somut olayda, sanığın sürücü belgesi bulunmamaktadır. Basit bir araçtan ziyade, profesyonel olmayı gerektiren ağır tonajlı bir aracı teknik bilgi ve yeteneğe sahip olmadan, o an şoför bulunmadığı için yüklü bir şekilde kullanarak kazaya sebebiyet veren sanık, olayda kusurludur.''
SON SÖZÜ YARGITAY SÖYLEYECEK
Dosya, temyiz için Yargıtaya gönderildi. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca dosyayla ilgili hazırlanarak, Yargıtay 9. Ceza Dairesi’ne gönderilen tebliğnamede ise sanığın beraatı yerine mahkumiyetine karar verilmesinin yasaya aykırı bulunduğu ifade edilerek, kararın bozulması talep edildi.
Tebliğnamede, ''sanığın sürücü belgesinin bulunmayışının ya da mesleğinin şoförlük olmayışının olayın meydana gelmesinde etken olmadığı; olayın, sanığın kurallara uygun şekilde trafikte seyri sırasında meydana geldiği'' kaydedilerek, ''sanığın fren tedbirine de başvurmuş olması itibarıyla dikkat ve özen yükümlülüğüne uygun hareket ettiğinin anlaşıldığı'' ifade edildi. Tebliğnamede, ikinci bilirkişi raporuna göre sanığın kusursuz olduğuna da işaret edildi.
Tebliğnamenin bağlayıcılığı bulunmuyor. Temyizle ilgili son kararı, Yargıtay 9. Ceza Dairesi verecek.
- Etiketler :
- Haberler
