Numan Kurtulmuş: Trump yönetiminden iki talebimiz var

Hükümet Sözcüsü Kurtulmuş, Türkiye'nin Trump yönetiminden iki temennisi olduğunu söyledi. Bakanlar Kurulu toplantısı sonrasında konuşan Kurtulmuş, referandum kararı için "Bundan sonra Meclis'in yapacağı bir şey yok. CHP'li arkadaşlar boşuna heveslenmesin" ifadelerini kullandı.

Numan Kurtulmuş: Trump yönetiminden iki talebimiz var

Bakanlar Kurulu Başbakan Binali Yıldırım başkanlığında toplandı. Çankaya Köşkü'nde yapılan toplantı yaklaşık 1.5 saat sürdü.

Toplantı sonrası açıklama yapmak üzere Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş kameralar karşısına geçti.

ABD Başkanı seçilen Donald Trump'ın yemin ederek görevine başladığını hatırlatan Kurtulmuş, "Ümit ederiz ki yeni yönetim, hem Ortadoğu'da barışı sağlayacak perspektiflere sahip olsun hem dünyada barışı sağlayacak önemli adımların atılabilmesine imkan sağlayacak inisiyatifler alsın" dedi.

"Bu çerçevede, özellikle ile ABD ilişkileri bakımından eski yönetim zamanında tekrarlanan hataların tekrarlanmayacağı kanaati ve ümidindeyiz" ifadelerini kullanan Kurtulmuş, 'nin yeni yönetimden 2 talebi olduğunu vurguladı.

"Trump yönetiminden, özellikle Türkiye-ABD ilişkilerini yeniden güçlendirmek bakımından iki konuda görüşlerini gözden geçirmelerini tavsiye ve temenni ediyoruz" diyen Kurtulmuş, şunları kaydetti:

"Bunlardan birisi 15 Temmuz darbesinde bu halkın bütününe karşı suç işlemiş bir eşkıya çetesinin başı olan Gülen'in ABD'den Türkiye'ye iadesi. Orada oturuyor ama sessiz sakin bir şekilde oturmuyor. Bunun iadesi ile ilgili sürecin başlatılması ve örgütüyle haberleşmesinin önüne geçilmesi en temel isteklerimizden birisidir. İkinci temel mesele ise PYD'ye verilen desteklerin sona erdirilmesi. Bu güç bölgedeki istikrarsızlığın unsuru haline gelmiştir. Bu örgüte artık destek verilmemesini ısrarla talep ediyoruz. Bu iki konudaki gelişme ABD-Türkiye ilişkilerinin yeniden güçlü hale gelmesine vesile olacaktır.

Trump döneminde Feto'nun iade edilmesiyle ilgili taleplerimizi tekrarlayacağız. Burada asıl olan, orada devam eden hukuki bir sürece müdahale etmekten daha çok, yeni Amerikan yönetiminin niyetini ortaya koymasıdır. Yeni Amerikan yönetimi, üç beş tane eşkıyayı yöneten bir eşkıyabaşını mı tercih edecek, yoksa 80 milyonluk bir Türkiye Cumhuriyeti'ni mi tercih edecek? Dolayısıyla biz burada dostluk, müttefiklik ilişkilerimiz çerçevesinde ısrarla Feto'nun iadesi ile ilgili taleplerimizi her platformda dile getiriyoruz. Sonuç alacağımız ümidindeyiz."

"CHP'LİLER BOŞUNA HEVESLENMESİN"

Kurtulmuş, anayasa değişikliği teklifi ve referandum kararına ilişkin değerlendirmelerde de bulundu. Mükerrer oy kullanılarak Meclis'in tatil edildiği iddiasına değinen Hükümet Sözcüsü, "Meclis yoğun bir mesai harcadı ve kararını verdi. CHP'nin mazaretler üretmesine gerek yok. Bundan sonra Meclis'in yapacağı bir şey yok. CHP'li arkadaşlar boşuna heveslenmesin. CHP'liler olgunlukla hareket etmeli. Bundan sonra halkın kararına bakacağız" şeklinde konuştu.

Kurtulmuş, "Referanduma OHAL'de mi gidilecek" şeklindeki soruyu ise "Meclis bu kararı Cumhurbaşkanlığı'na iletecek. Resmi Gazete'de yayımlandıktan sonra 60. günde referandum yapılacak.  OHAL başka bir mesele. Referandum tarihi belli olduktan sonra değerlendirilir" şeklinde yanıtladı.

"1-2 GÜNDE SONUÇ VERMEZ"

Kazakistan'ın Astana kentinde bugün başlayan Suriye görüşmelerine değinen Kurtulmuş, şunları kaydetti:

"Suriye'de adil ve kalıcı bir barışa zemin hazırlamasını diliyoruz. İlgililerle ikili görüşmeler yapıyoruz. Suriye halkı çok çekti. 600 bin masum Suriyeli öldü, canım şehirler yerle bir edildi. 13 milyon Suriyeli ya içerde ya dışarda göçmen mülteci haline geldi. Bu ağır tabloyu geri çevirmek ve kalıcı bir barışı sağlamak uluslararası camianın boynunun borcudur. Biz bu süreçten umutlu olduğumuzu iletmek isteriz. Muhtemelen en başta çok farklı olan görüşler, görüşmeler sürdükçe uzlaşacak noktaya gelecektir.

Masada 6 yıldır savaşan taraflar var. 1-2 günde sonuç çıkmasını beklemek yanlış. Biz barış diyoruz ama adil ve kalıcı olsun diyoruz. Halkın kabul ettiği bir barış kalıcı olandır. Süreci bekleyeceğiz. Müzakereler sonucu nasıl bir tablo çıkacağını hep beraber göreceğiz. Sahada neredeyse bütün ülkelerin fiili varlıkları var. Üsleri var, maşa olarak kullandıklarıları var. Bırakın Suriye kendi geleceğinin kararını kendisi versin. Suriye'deki bütün yabancı unsurların suriye'den çekilmesi gerekiyor. Biz Kürtlerin, Arapların ve diğer unsurların içerisinde olacağı bir barış peşindeyiz." 

Kurtulmuş'un açıklamalarından öne çıkan diğer başlıklar şöyle:

"En son nihai oylama sonucu ortaya çıkan sonucun hayırlı olmasını diliyorum. Yasal prosedür takip edilerek milletin önüne gelecek. Söz de karar da bundan sonra milletindir. Bu süreçte çok konu tartışıldı. Mevcut anayasa değişiklik paketi rejim değişikliği değil. Bu sistem değişikliği meselesidir. Meclis'te bu şekilde yasalaştı. Rejim değişikliği tartışılıyor olsaydı egemenliğin nasıl kulanılacağıyla ilgili konuları içermesi gerekirdi. Türkiye'nin egemenliğin nasıl kullanılacağı ve kaynağıyla ilgili bir tartışması yoktur. Laik sosyal bir hukuk devleti olarak cumhuriyetimiz yoluna devam etmektedir.

"GÖZALTI SÜRESİ DÜŞÜRÜLDÜ"

Dün itibariyle 4 kararname yayınlandı. Bu kararnamelerle ilgili önemli birkaç husus var. OHAL kararları için inceleme komisyonu kuruldu. Bütün kararlarla ilgili bir itiraz merci olarak 7 kişilik bir komisyonun kurulması kararlaştırılmıştır. Bu süreçte yapılan bir eksiklik varsa, hatalı kararlar varsa bunların düzeltilmesine imkan tanıyan etkili bir hukuk sürecidir. Bu KHK'larla gözaltı süresi 30 günden 7 güne indirildi. Bu da önemlidir. İlk 5 günde avukatla görüşme yasağı da kaldırıldı. Aynı kararname kapsamında 124 kişi göreve iade edilmiştir. Bu KHK'larla getirilen yeni bir husus ise gazilerimiz arasındaki farkların kaldırılmasıdır. Gaziler yaralanmalarının derecesine göre 6 kademede derecelendirilecektir. OHAL'in daha düzgün işletilmesi bakımından bu KHK'lar önemlidir. 

MB'NİN FAİZ KARARI

Türkiye'nin bir ekonomi politikası var. Bunun çerçevesinde Türkiye yol alıyor. Merkez Bankası'nın kullanabileceği çok sayıda enstirüman var. Biz görüşümüzü söyler ve Merkez Bankasının kararını bekleriz. 

"İSRAİL İŞGAL ETTİĞİ TOPRAKLARDAN ÇEKİLMELİ"

Biz İsrail'in işgal ettiği topraklardan çekilmesinin zorunlu olduğu kanaatindeyiz. Doğu Kudüs'teki yerleşim BM kararlarına aykırı. Müslüman ve Yahudilerin ortak yerleşim yeri olması ve yeni yerleşim yerleri açılmaması aslolandır. Bu kabul edilemez bir işgalin adımıdır."

Sayfa Yükleniyor...