Çelik: Silah yasasında kötüye gidiş yok

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Çelik, ateşli silahlar yasa tasarısının sanıldığının aksine mevcut yasaları iyileştirdiğini belirtti.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik gündemdeki kimi soruları NTV'ye değerlendirdi.

Çelik'in konuşmasından başlıca noktalar şöyle;

ATEŞLİ SİLAHLAR YASASI
Bir haftadan beri bu yasa üzerinden parti ve hükümetimizi dövmeye çalışıyorlar. Sanki bu kanun silah alacak insanların yaşı ufaltılıyormuş gibi bir algı oluşturuldu. Olgu ile algı birbirinden tamamen farklıdır. Ortaya atılan yaş 18’e düşürüldü iddia kesinlikle uyuşmamaktadır. Bugün av ve pompalı tüfeklerde yaş sınırı 18’dir, tabancada 21’dir. Yaş düşürülmüyor. Sağlık raporunun aranmayacağı, akli dengesinin olmayanların silah alacağı düşüncesi de yanlıştır. Aksine bu yasa tasarısı silah ruhsatına sahip olmayı, bulundurmayı zorlaştırmaya yöneliktir. Ancak buna Teksas yasası dediler, insanlar birbirini öldürecek dediler. Bunlar kesinlikle haksız ithamlardır.

Bugün Edirne Valisi de, Van Valisi de silah ruhsatı verebiliyor. Bu yasa ile verilen tüm ruhsatlar elektronik bir ortamda toplanacaktır. Ruhsatlı bütün silahların sayısı bilinecektir. Şu an imkanı olan kişilerin sınırsız silah ruhsatı alma hakkı vardır. Bu tasarı bu hakkı 5 ile sınırlandırıyor. Şu an ruhsatınız olan silahların istediğiniz kadarını üzerinizde taşıyabiliyorsunuz ama yasa bunu iki ile sınırlandırıyor. Getirdiği yenilikler çok fazla.

Kamunun iyiliği bizim için çok önemlidir. Burada silah lobilerinin hiç etkisi yoktur. Bu yasa tasarısı silahsızlanmaya yöneliktir. Bir tek gazeteci çıkıpta tasarıdaki maddelerden birinin şu an ki durumdan daha kötü bir durum yarattığını iddia etsin. Böyle bir madde yoktur. Bundan sonra içkili yerlerde kesinlikle silah bulundurulamayacak.

Ayrıca polis ve MİT’in askerler gibi ağır silah alacağı konusu kesinlikle yalanlandı. Böyle bir madde tasarıda yoktur.

KAYSERİ İDDİALARI
Yolsuzluk varsa, bir dosyayı açtırırsınız, bir daha inceletirsiniz, gerekirse soruşturma ve kovuşturma yaparsınız. Olay Hacı Ali Hamurcu diye bir belediye çalışanı yolsuzluk yapıyor, rüşvet aldığı tesbit ediliyor. Bunu bizim belediye başkanımız ortaya çıkarıyor. Sayın Kılıçdaroğlu ise bunu Hacı Ali Hamurcu’nun bir yolsuzluk çarkı tespit ettiğini, bunu polise ihbar ettiği şeklinde söyledi. Bizim başkanımız Hacı Ali Hamurcu’nun rüşvet aldığını tespit ediyor, savcılara bildiriyor. Bu kişi ifade verirken, kendisine akıl verenler, buna büyüklerin isimlerini karıştırırsan onlar böyle hatırlanmamak için seni kurtarırlar diyor.

Bunun üzerine bu şahıs 50 kişinin adını veriyor. Bu 50 kişinin ifadesi alınıp, davanın sonuçlanması 2 yıl alıyor. Yani Sayın Kılıçdaroğlu’nun dediği gibi 6 ayda dosya kapatılmıyor. Savcılık bu adamın bir sahtekar olduğunu, rüşvet aldığını belirliyor ve bu adam 6 yıl hapis cezası alıyor. Yargıtay da bunu onuyor.

Cezaevine giriyor, 2 yıl sonra izin isteyip çıkıyor. Burada Ergenekon bağlantılı birilerinden bir Mason üstadının öldürülmesi işini alıyor. Tam bunu yapacakken de yakalanıp, Silivri Cezaevi’ne gönderiliyor. Sayın Kılıçdaroğlu, Hacı Ali Hamurcu’nun nerede olduğunu soruyor.

İddianame ve bağımsız yargının verdiği kararlar ortadadır. Bu adamın attığı çamurlar saçma olmasına karşın, İçişleri Bakanlığı adı geçen herkes hakkında soruşturmaya izin veriyor. Yani bir koruma söz konusu değil. Sonuçta adı geçen kişilerin rüşvet içinde olmadığı anlaşılıyor.

BALYOZ DAVASI
Çok ciddi iddialar vardır, ayakları yere basan kanıtlara dayanan iddialar vardır. Bu zaman zaman TSK kendi içerisindeki cuntaları cezalandırdı ama darbeye teşebbüs eden ya da fiili gerçekleştirenlerle ilgili ’de maalesef bugüne kadar bir yargılama olmadı.

12 Eylül darbesini yapanları bile yargılanması için ancak 30 yıl sonra kanun çıkarabildik. Onların da yargılanıp yargılanmayacağı belli değildir. Burada çok ciddi bir iddia var. 196 sanıktan oluşan bir dava yürütülmektedir. Ümidimiz adaletin tecelli edilmesi.

BDP'NİN 2 DİL AÇIKLAMASI
Hukuk devletinde Anayasal ve yasal çerceve içinde kalmak duruundadır. Fiili durum yaratarak bir sonuca varmak hukuk mantığı ile bağdaşmaz. Herkese söz yetiştirecek durumumuz da yok. Eskiden tabu olan bir çok konu konuşuluyor. Bir çok mesafe katedilmiştir. Amaç üzüm yemek olmalıdır, bağcı dövmek değil.

ÖĞRENCİLERLE BAŞBAKAN’IN BULUŞMASI
Ocak başında ümit ediyorum ki gençlik temsilcileri Başbakan ile buluşacak. Sadece üniversite öğrencileri değil, gençlik temsilcileri de olacak. 60 – 70 kadar gencimizin ve gerekli bakanlarımızın katılacağı bir toplantı olacak. Ancak siyasi partilere bağlı gençler olmayacak. STK’lardan gençler bulunacak.

Sayfa Yükleniyor...