Devlet Bahçeli: Sonu siyasi mezarlık

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin haftalık olağan grup toplantısında milletvekillerine sesleniyor.

İsim vermeden Meral Akşener'in kurduğu İyi Parti'ye yönelik değerlendirmede bulunan Bahçeli şunları söyledi:

"Geçmişte yaşanan her şey geride kalsa da unutulmamıştır... Dün dündür anlayışı milliyetçi ülkücü hareket için geçerli değildir... Ancak bu durum geçmişten kopmak, geçmişe yüz çevirmek şeklinde yorumlanmamalıdır. Hedefle ileriye doğrudur ve böyle de olmak  zorundadır. Geçmişin sağlıklı değerlendirmesi de yapılmalıdır... Geçmişe takılıp kalmak ne kadar yanlışsa, geçmişten ders çıkarmamak da o derece hatalıdır...

Türkiye varlık ve birlik mücadelesi sürdürmektedir. Ülkemizin karşısına her fırsatta engel çıkarılmıştır. Fitne ve fenalık yarışına girenler her devirde boy göstermişlerdir... 7 Haziran ve 1 Kasım seçimleri süreçlerinde yaşananlar ortadadır...  Özellikle MHP üzerinde korkunç ve asla unutulmayacak oyunlar tezgahlanmıştır. Senaristler bellidir, senaryo ise ihanetin kara kalemiyle yazılmıştır...

7 Haziran’dan hemen sonra şer bir plan devreye alınmıştı. Milli iradenin ne dediğini duyan yoktu... Blok siyasetine umut bağlayanlar, iktidar uğruna ilkelerimizden ayrılmamızı bekliyorlardı. Bizim samimi tututumumuz sürekli yok sayıldı... Pensilvanya’dan sufle alan, Türk düşmanlarıyla yatıp kalkan çıkar grupları, ülkemizi ölümü gösterip sıtmaya razı etmek için sıra almışlardı...

Türkiye sinsi bir siyasi tasarımın pençesine düşmüştü. Demokrasi, özgürlük ve istikrar masallarıyla gözler boyanmaya çalışılmıştı... Her zaman olduğu gibi doğru söyledik, inandıklarımızı konuştuk; tutarlı davrandık... Türkiyemizin hükümetsiz kalmaması için elimizden geleni yaptık ama muhataplarımız başka havadaydı. 7 Haziran sonrası bir koalisyon hümeti kurulamamıştır.

Başbakanlık önerdiler, ‘milletin vermediğini siz nasıl veriyorsunuz’ dedik. Hükümetten kaçmışız, bilmiyolar ki kaçmak bizim kitabımızda yoktur... En çok oy alan partiler hükümet kursun dedik, ‘aklını kendine sakla’ dediler.

Her rüzgara yelken açsaydık, her çağrıya gözü kapalı uysaydık bugüne kadar nasıl ayakta kalacaktık. Eleştirenler çok olsun, karalar mı bağlayalım, haktan hakikatten ödün mü verelim? Ardında 100 itin havlamadığı bozkurta bozkurt demek mümkün müdür? Mümkün değilse o zaman işimize bakacağız, yolumuza devam edeceğiz. 

1 Kasım akşamından itibaren dedikoduya başladılar. Aslında hedef Türkiye ve Türk milletiydi. MHP'yi içten içe çürütmek için aldıkları talimatlara harfiyen uydular. Türkiye karşıtlarından el aldılar ama bunu inkar ettiler... İmza toplayıp tarladan çıktılar... 7 Haziran'dan bugüne  gelen Türkiye ve MHP hazımsızlığı kendisine tutunacağı çürük bir ip bulmuştur, sonu siyasi mezarlıktır. 'MHP diye bir parti yok' diyecek kadar cüretkarlık gösterenlere, parti değiştirirken dillerinin ayarını da kaçırmaları yetmeyecektir. Türk milleti olup biten her şeyi bilmektedir. 6 olur 7 olur fakat hep Allah'ın dediği olur..."

Bahçeli'nin konuşmasından dikkat çeken diğer bölümler şöyle:

- Irak'ın kuzeyindeki korsan referandum Barzani'ye pahalıya patladı. Barzani, ısrarının bedelini taksit taksit ödemeye başladı.

Barzani kendi kalesine gol yemekten kurtulamadı, mazlumların ahını ala ala tahtını altını dinamitledi. Barzani batmış, kendi bataklığına gömülmüştür. İster görevde olsun ister olmasın fişi çoktan çekilmiştir. Barzani'nin gitmesi bölgesel hesap ve planların ertelendiği anlamına gelmeyecektir. 

Irak hükümetinin havaalanı ve hudutu kapılarının kendi kontrolüne geçmesi için başlatılan çalışmalar ve Türkiye'nin desteği kayda değerdir. Irak Türkmenlerinin tarihi haklarının savunulması iki ülke arasındaki hassas konuların başında gelmektedir. 

Kandil Dağı''nın doruğunda al bayrağımızı dalgalandırmanın vakti gelmiştir. 

- Kimden ne alacağımızı NATO'ya mı soracaktık? NATO bugüne kadar huzur ve milli bekamız için hangi faaliyetlerde bulunmuştur.

Biz NATO'ya değil Kato'ya bakıyoruz, Kandil'i gözümüze kestiriyoruz... Herkes haddini bilsin, Brüksel'den bize parmak sallamaktan vazgeçsin... 

- Yeni dünya düzeni teorisi tersine döndü, yeni dünya düzensizliği oldu. Bir asır önce kim bizim altımızı oymuş, kim topraklarımızı paylaşmışsa, şimdi ne paylaşana ne de paylaşılana bir şey kazandırdı... Avrupa'da başlayan çözülmenin insanlığı yeni bir arayışa sokacağına inanıyorum...