Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, gazetecilerin gündemdeki konularla ilgili sorularını yanıtladı.
DDK'nın 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın vefatına ilişkin raporuyla ilgili bir soru üzerine Gül, ''Görevi başında vefat eden bir cumhurbaşkanıyla ilgili derli toplu bir araştırma yapılıp şüpheleri zail edecek bir neticeye varılmamıştı. Geçen sene de bununla ilgili çok yoğun tartışmalar olunca, ben bu talimatı verdim. İlk defa gayet kapsamlı bir çalışma yapılmış oldu'' diye konuştu.
Gül, ailesinin de toplumun çeşitli kesimlerinin de Turgut Özal'ın ölümüyle ilgili çeşitli şüpheleri dile getirdiğini ve bazı iddiaların gündeme taşıdığını hatırlatarak, ''Bütün bunların neticeye kavuşması, varsa bir tereddütlü durum, bunun açıklığa kavuşturulması ve neticede bu tip tartışmalı bir konunun tarihe bırakılmaması için bu talimatı verdim'' dedi.
DDK'nın kapsamlı bir çalışma yaptığını, çalışmanın sonuçlarının da yayınladığını belirten Gül, şunları kaydetti: ''Merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın değerli eşi Semra hanımın görüşme talebi oldu. Onunla da en kısa zamanda görüşeceğiz. Kendisinin de kanaatini alacağım. Bütün arzum şudur, bu tip tartışmaların bundan sonra devam etmemesi, bitmesi ve herhangi bir şeyin karanlık zihinlerde kalmaması. Bunun, çok köklü geleneği olan devletimizin yapması gereken bir iş olduğunu düşünüyorum.''
Bu arada Cumhurbaşkanı Gül'ün Semra Özal'ı 19 Haziran'da Tarabya Köşkü'nde kabul edeceği bildirildi.
'SURİYE İÇ SAVAŞ DURUMUNA GELDİ'
Cumhurbaşkanı Gül, Suriye'deki olaylarla ilgili bir soru üzerine, Suriye'de olup bitenleri günü gününe takip ettiklerini, günü gününe çok gerçekçi istihbaratlar aldıklarını belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Çünkü komşumuzdur, komşumuzda büyük bir alev vardır. Böyle bir yangının, böyle bir acıların yaşanmaması için elimizden gelen her şeyi yaptık. Hem Suriye nezdinde, hem dünya nezdinde yaptık. Maalesef en kötü duruma gelinmiş vaziyette. Ümit ederiz ki Halep'te çok daha büyük olaylar olmaz.''
Suriye konusunun sadece Suriye ile Türkiye arasında bir mesele olmadığını vurgulayan Gül, ''Türkiye ile Suriye'nin karşılıklı bir problemi söz konusu değil, Suriye'de olup bitenler bütün insanlığın meselesidir, bütün dünyanın meselesidir'' dedi.
Gül, Suriye'de gelinen son durumla ilgili olarak da ''Korkumuz bugünkü durumlara gelmekti. Üzülerek görüyorum ki Suriye bugün neredeyse bir iç savaş durumuna gelmiştir'' ifadesini kullandı.
Suriye'nin önüne Annan Planı ile son bir şans konulduğunu, çeşitli platformlarda birçok kez ifade ettiğini hatırlatan Gül, ''Ümit ederiz ki şu anda Suriye'yi yönetenler gidişatın ne yönde olduğunu açıkça görürler. Kendilerine sunulan çok büyük bir fırsat vardı, onun son şans olduğunu görürler. O da Annan Planı'nın gayet dikkatli ve bütün noktalarıyla uygulanmasıydı. Gördüğümüz kadarıyla o da şu anda devre dışı kalmak üzere. Dolayısıyla yapılacak iş Suriye rejiminin, Suriye'yi yönetenlerin, hem kendi ülkelerine, halklarına, hem de kendilerine daha fazla zarar vermemeleri için gerçekçi bir değerlendirme yapıp bugünden itibaren takip ettikleri politikayı durdurmalarıdır. Suriye'de kanın akmasını önlemeleri ve Suriye'de demokrasiye geçişi, halkın hür iradesine saygı gösterecek bir rejime geçişinin yolunu açmalarıdır'' şeklinde konuştu.
'MAHKEME NE DERSE O'
Gül, ''Anayasa Mahkemesi'nin bugün cumhurbaşkanlığının görev süresine ilişkin karar vermesi bekleniyor. Değerlendirmeniz nedir?'' şeklindeki soruya, ''Mahkeme kararı neyse odur'' cevabını verdi.
- Etiketler :
- Haberler
