Halit Refiğ Aşk-ı Memnu'dan memnun

Âşkı Memnu’nun ilk yönetmeni Halit Refiğ, dizinin RTÜK'ten ceza almasına, "Seyircinin ahlak anlayışı ile RTÜK'ünkü arasında büyük fark meydana gelmiş" diye tepki gösterdi.

Halit Refiğ Aşk-ı Memnu'dan memnun



Bundan 34 yıl önce, 1975 yılında TRT'de yayınlanan ilk yerli dizi Aşk-ı Memnu'nun yönetmeniydi Halit Refiğ. Refiğ, Kanal D'de yayınlanan yeni versiyon Aşk-ı Memnu'yla ilgili tartışmalar hakkında ilk kez ntvmsnbc'ye konuştu. Halit Ziya Uşaklıgil'in "Aşk-ı Memnu romanından televizyona uyarlanan dizi, İsmail Cem'in TRT genel müdürü olduğu dönemde 6 bölüm halinde yayınlanmış ve Müjde Ar ile Salih Güney, yeni dizide Beren Saat ve Kıvanç Tatlıtuğ'un üstlendiği Bihter ve Behlül rolünü oynamışlardı.

Dizinin dönem sonu final bölümünde Bihter ile Behlül'ün sevişme sahnelerinin  Radyo Televizyon Üst Kurulu RTÜK tarafından "aşırı ölçüsüz" ve "Türk aile yapısına aykırı" bulunması yeni bir tartışmanın da konusu oldu.

RTÜK, 5 dakika 30 saniye süren sevişme sahnesi için şu değerlendirmeyi yaptı: "Saat 20.47’de başlayan bölümde Behlül ile amcasının eşi olan Bihter arasında, 5 dakika 30 saniye süren ateşli bir sevişme sahnesi yayınlanmıştır. Aile dizisi konseptinde değerlendirilen bir dizide, bu tür sevişme sahnelerinin yer alması, Alo RTÜK hattına da şikayet edilmiştir. Behlül’ün yengesi rolündeki Bihter ile yasak aşkının, Türk aile yapısına aykırı olduğu ve sevişme sahnesinin aşırı ölçüsüzlüğü vurgulanmıştır. Sevişme sahnesinin bu kadar uzun ve ayrıntılı yayınlanması, yayıncının reyting arttırma amacına yöneliktir. Toplumsal değerler göz ardı edilerek, utanma ve sıkılma duygularını harekete geçirmektedir. Çarpık ilişkiler aile kurumunu yıpratarak onarılması güç tahribatlara yol açmaktadır."

Diziyi ilgiyle izlediğini söyleyen Âşkı Memnu’nun ilk yönetmeni Hailt Refiğ ise RTÜK'ten değil, seyirciden yana olduğnu söyledi.

Aşk-ı Memnu dizisinin dönem sonu finalinde RTÜK’ün 'Türk aile yapısına aykırı' ve 'sevişme sahnesini aşırı ölçüsüz' bulduğu son bölümü izlediniz mi? Siz nasıl değerlendirdiniz?

Halit Refiğ Aşk-ı Memnu'dan memnun - 1

Seyircinin büyük bir bölümü filme adını veren Aşk-ı Memnu kavramının Bihter ile Behlül arasında olduğunu biliyor. Ve Bihter ile Behlül arasındaki ilişkiyi, yani 38 haftadır olması beklenen bir olayı, uzatabildikleri kadar yan olaylarla uzattılar. Bu uzatma öyle şıp diye bir öpücükle bağlanacak bir uzatma değildi. 38 haftadır beklenen bir sondu. Diziyi öyle bir şekilde bitirdiler ki -orada da gayet profesyonelce davranmışlar- Bihter ile Behlül nihayet, o kadar hafta sonra vuslata ermekte, beklenen durum hasıl olmakta iken bazı kimseler de bu durumu görmekteler. Ve 'Onlar kimdir?' konusunda gayet profesyonelce birtakım kuşkular uyandırarak yeni dönemde seyircilerin merakla televizyonun başına gitmelerine neden oluyorlar.

BEN DOĞAL KARŞILIYORUM
2009 yılı itibarıyla bugünkü ahlak anlayışımızla bundan önceki yıllar arasındaki ahlak anlayışı arasında toplumumuzda büyük değişmeler meydana geldiğini de bilmeliyiz. O açıdan ben doğal karşılıyorum. Profesyonellik açısından da dizi belli bir zaman kesintiye uğrayacak, ondan sonra tekrar yeni dönemde başlayacak. Başarılı bir dönem sonu finali yapmışlar. Profesyonel açıdan bence gayet iyiydi.

AHLAK ANLAYIŞLARI ARASINDA BÜYÜK FARK MEYDANA GELMİŞ
Ve gazetelerde okuduğuma göre çok yüksek rayting yapmış. Demek ki seyircinin ahlak anlayışı ile RTÜK’ün ahlak anlayışı arasında epey büyük bir fark meydana gelmiş. Mesela tam tersi olsaydı, bu sahneye gelene kadar Bihter’le Behlül zincirleri koparıp birbirlerine böyle tek vücut haline geldiklerinde seyirci bu sahneye çok bozulup televizyonlarını kapatsaydı, o zaman farklı düşünebilirdik. Reytingler mi düştü, hayır.

Gazetelerden okuduğuma göre çok da yüksek bir reyting almış. Demek ki, televizyon seyircisinin çoğunluğunun düşünceleri ile RTÜK’ün düşünceleri arasında epey büyük bir yaklaşım farkı meydana gelmiş. Bunun düşünülmesi lazım. Ben çoğunluktan yanayım.

BEN VUSLATI ESERE SADIK KALARAK GÖRÜNTÜLEDİM
Siz, Bihter ile Behlül’ün “vuslat’ını nasıl  vermiştiniz? Bir karşılaştırma yapar mısınız?
Daha açık konuşmak gerekirse, ben, Behlül ile Bihter’in vuslatını Halit Ziya’nın 1899 yılında kaleme aldığı tasvir neyse o tasvir içinde görüntüledim. Yani ne ondan geriye, ne ileriye gittim.

Halit Refiğ Aşk-ı Memnu'dan memnun - 2

Çünkü, onu da düşünelim ki, Halit Ziya bu romanı yazdığı zaman Abdülhamit dönemi. Abdülhamit döneminde de şiddetli sansür olayı var. Onun için Halit Ziya, Bihter ile Behlül arasındaki cinsel ilişkiyi ne şekilde ifade etmiş ise ben de ona uygun kalarak görüntülemeye çalıştım. Ama tabii bu diziyi yapan arkadaşlar konuyu günümüze uyguladılar. Artık bugünkü cinsel ilişki anlayışı ve ifadesi 19. yy. sonu anlayışından epey farklı olduğunu gayet rahatlıkla söyleyebiliriz.

İSMAİL CEM'İN TEKLİFİ ÜZERİNE BÖYLE BİR İŞE GİRİŞMİŞTİM
34 yıl sonra  Aşk-ı Memnu’yu tekrar çekecek olsaydınız, 'TRT’de o günün şartlarında yapamamıştım, şimdi olsa yapardım' diyeceğiniz neler olurdu? Diziyi izlerken böyle bir karşılaştırma yaptınız mı, daha cüretkar olurdum gibi..
Hayır. Ben Aşk-ı Memnu’yu TRT için yaparken üstümde hiç bir baskı hissetmedim. Tam tersi TRT Genel Müdürü İsmail Cem'in teklifi üzerine böyle bir işe girişmiştim. İsmail Cem son derece aydın ve kültürlü bir kişiydi. Benim Aşk-ıMemnu romanından televizyon için bir film yapmam konusunda son derece de sağlam bir destek sağladı. Ben de romanı filme uygularken Halit Ziya ne yapmışsa, ne yapmak istemişse becerebildiğim kadar yapmaya çalıştım.

AŞK-I MEMNU'YU TEKRAR ÇEK DESELERDİ, 'KATİYEN' DERDİM
İsmail Cem’in genel müdür olduğu o günkü TRT yönetimi, bana TRT adına yapımcı olarak Tekin Özertem’i atamışlardı. Tekin Özertem’le son derece uyumlu bir çalışma yaptık. O tarihlerde ne yapılabilirse onu yapmaya çalıştım. Bugün için bana “acaba yapmak isteyip de yapamadığınız ne var diye” sorulursa, hatta bugün bana tekrar Aşk-ı Memnu'yu çek deselerdi, katiyen girişmezdim.

Neden?
Yaptığım şey denk düşmüş. Tekrar aynı şey olur muydu, olmaz mıydı bir şey söyleyemem. Yeniden Aşk-ı Memnu çekmek teklifi karşısında kalsam, katiyen kabul etmezdim.



Halit Refiğ, hiç dizi izlemediği halde Aşk-ı Memnu’yu büyük bir dikkatle ve ilgiyle izlemiş. Refiğ, "Dünya standartlarında bir başarı elde etmişler" diyerek diziden övgüyle söz ediyor.

BENİ 'SON' İLGİLENDİRİYOR
Ben genelde hiç dizi seyretmiyorum. Çünkü benim- doğru olduğunu iddia etmeyeceğim- bir alışkanlığım, şartlanmışlığım vardır. Sonu olmayan konular, sonu olmayan bahislerle ilgilenmem. Beni, “son” çok ilgilendiriyor. O açıdan malum bizim dizilerin başları var, sonlarının ne olacağı belli değil. Bu günün dizi anlayışı, şartlarına uygun bir durum. Hiç dizi seyretmememe rağmen Aşk-ı Memnu’yu büyük bir dikkatle izledim. Çünkü Aşk-ı Memnu benim bildiğim bir konuydu, sonunun da ne olduğunu biliyorum. Büyük bir dikkatle, ilgiyle izledim.

AŞK-I MEMNU SADECE YASAK AŞKI ANLATMIYOR
Tabii Halit Ziya’nın yazdığı Aşk-ı Memnu romanı benim düşünceme göre sadece yasak aşk olayını anlatmıyor. Ondan daha ağırlıklı olarak 19. yüzyılın sonunda İstanbul’un bazı yüksek tabaka ailelerine Batı kültürünün gelmesiyle oluşan değişiklikleri anlatıyordu. Bu bence Halit Ziya’nın yazmış olduğu Aşk-ı Memnu romanının en önemli özelliklerinden biriydi. Yani Halit Ziya’nın kendi yaşadığı dönemi anlatmak... Şimdi günümüze uygulama yapıldığında romanın bu özelliği ortadan kalkmak durumunda. Yönetmeni Hilal Saral çok başarılı bir yönetmen. Sinema dilini çok iyi kullanan bir yönetmen. Vurgulamaları gayet yerli yerinde. Oyuncular kendileri için çizilen tipler neyse onları gayet iyi canlandırdılar. Oyuncular  da rollerini gayet iyi canlandırmaktaydılar. Ve Halit Ziya romanında ne yapmak istemişti, bunu bir kenara bırakarak söyleyeceğim, günümüze uygulandığı zaman Halit Ziya’nın eserinden epeyce uzaklaşılmış ama Halit Ziya’nın kişilikleri ile günümüz şartları içinde birtakım yasak aşk ilişkileri, karmaşık birbirinin içine girmiş ve yasak aşk ilişkileri gayet iyi işlenmiş.

Halit Refiğ Aşk-ı Memnu'dan memnun - 3

DÜNYA STANDARTLARINDA
Oyuncuların başarısı olsun, filmin yönetmeni olsun, hepsini çok takdirle seyrettim. Sinema dili, dramatik noktaları vurgulaması, görsel etkiler bakımından dünyada bu işi daha iyi yapacak pek kimse yok. Dünya standartlarında bir başarı elde etmişler.

Sayfa Yükleniyor...