'Yabancıların oranı 10 yılda %5-6 olur'

Makedonya'nın kalbinde karma bir projeyi hayata geçirmeye hazırlandıklarını belirten Limak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir, Mütekabiliyet Yasası ile ilgili olarak 'Yabancıların 10 yıl içinde sahip olacağı konut sayısının oranı %5-6'yı geçmez' dedi.

'Yabancıların oranı 10 yılda %5-6 olur'

Limak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir, ntvmnsbc.com'a verdiği özel röportajda Mütekabiliyet Yasası'nı değerlendirdi. Yabancıların 10 yıl içinde 'de sahip olacağı konut sayısının %5-6 oranını aşmayacağını ifade eden Özdemir, Limak'ın projeleri ve gelecek hedeflerini de açıkladı.

Mütekabiliyet Yasası yürürlüğe girdi. Bu doğrultuda Limak'ın yeni yatırımları olacak mı?
"Türkiye'nin 3. sırada çimento üreticisiyiz. Hem ihracat yapıyoruz hem de iç piyasaya sunuyoruz. Konut sektöründe yaşanacaklar bizi de çok etkiliyor. Mütekabiliyet, gecikmiş bir karardı. İşadamlarımızın ve yatırımcılarımızın Dubai'den başlamak üzere birçok ülkede mülkleri var. Bu kanunla, 'Türkiye'de Türkler kalmayacak' gibi bir endişe var. Ama endişeye gerek yok. Yabancıların 10 yıl sonra sahip olacağı konut sayısı toplamda %5-6'yı geçmez. Ancak yurtdışından gelecek her dolar, her euronun Türk ekonomisine büyük katkısı var. Bir nevi dış sermaye gelişi. Konut sektörüne katkı çok olacak, dolayısıyla çimento sektörü de olumlu yönde etkilenecek."

Son dönemde konut projeleri yapmıyorsunuz.  Tekrar konut yapma gibi bir kararınız var mı?
"Türkiye için şu an düşünmüyoruz. Ancak Makedonya'nın başkenti Üsküp'te karma projemiz var. Konut, rezidans, ofis, alışveriş merkezinden oluşuyor. Arsası alındı, proje yapım aşamasında, geliştiriyoruz. Yakında yapmaya başlayacağız."

Yurtdışındaki diğer projelerinizi değerlendirir misiniz? 
"Kosova'nın başkenti Priştina'da havalimanı işletiyoruz. 2013 başında yeni terminal binasını hizmete sokacağız. Turizm projesi ile ilgileniyoruz. Enerji dağıtım projeleri için çalışıyoruz. Kahire Havaalanı'na başladık. 24 ay içinde sonuçlanacağını tahmin ediyoruz. Suudi Arabistan projelerimiz devam ediyor. Boru hattının ilk kaynağı da dün yapıldı. Kaynağa başlamak bitirmek demektir. O nedenle çok mutluyuz."

Uğurlu rakamınızı 12 olarak açıklamıştınız. 3. Köprü İhalesi'ndeki teklifiniz de 12 ile mi bitiyor?
"Çok büyük bir sır, 12 ile bitmiyor ama inşallah teklifimiz uygun olursa almak istiyoruz. Çünkü sadece Türkiye'nin değil, dünyanın gözünün üstünde olduğu bir proje. 5 Türk ortak yan yana geliyor ve eskiden İtalyanlara, Japonlara yaptırdığımız düzeyde bir proje için 'yapacağız' diye ortaya çıkıyorlar. Bu çok önemli. Kısmet olursa mutlu oluruz, olmazsa da yapılacak çok proje var."

Trakya ve Ankara çimento fabrikalarınızda enerji verimliliği yatırımı yapıyorsunuz. Enerji verimliliğine yönelik çalışmalarınız sürecek mi?
"Yenilenebilir enerji üreticisiyiz. Devrede olan santrallerimiz var, bu yıl devreye girecek santrallerimiz var. Enerji üretiyoruz, enerji dağıtımcısıyız. Türkiye'nin iki önemli bölgesine Bursa merkez olmak üzere Uludağ ve Sivas merkez olmak üzere Çamlıbel bölgesine enerji dağıtımı yapıyoruz. Aynı zamanda da enerji tüketicisiyiz. Bu nedenle enerjiyi verimli kullanmanın, hem maliyetler açısından hem Türkiye ekonomisi ve cari açığı yönünden faydaları var. Doğu'daki fabrikalarımızı birim ton ürettiğimiz çimento başına minimum seviyeye getirdik. 2011'in Mart ayında İtalyanların batıdaki fabrikalarını aldık ve farkettik ki enerji tüketimleri, bizim Doğu'daki fabrikalarımızdan kötü durumda. Öncelikle bu durumu düzeltiyoruz. Yüksek enerji tüketen ekipmanlar, taşıyıcılar, değirmenlerde enerji verimliliğine gitmek için çalışmalara başladık.

Çimento sektöründe ise çok önemli bir enerji var. Fabrika bacalarından neredeyse 300 derece sıcaklığa ulaşan bir gaz çıkıyor. Bu enerjiyi mutlaka kullanmalıyız. Bunu tüm fabrikalarımızda kullanırsak 1 milyar kilovatsaate gelmektedir. İlk olarak iki fabrikamızda deneyeceğiz. Başarılı olursa bütün fabrikalarımızda uygulayacağız. Bunu yapan ve başaran çimentocu arkadaşlarımız var. En başta maliyet çok yüksekmiş gibi görünüyor ancak geri ödemesi çok çabuk."

Finans Merkezi ile birlikte Anadolu Yakası'nda yoğunluk daha da artacak. Sabiha Gökçen Havaalanı daha da önem kazanacak.
"Yoğunluk çok arttı. İlave pist yapılıyor. Esasında geç bile kalındı. Ama devlet yetişti, proje hazırlandı, ihalesi kısa sürede yapılacak. Ek taksi yolları ve uçak park alanları da yapılıyor. Yeşilköy Havalimanı kapasitesinin üzerine çıktı. Sabiha Gökçen'i ise ikinci havaalanı olarak düşünmüyoruz. Anadolu Yakası'nın havaalanı olarak düşünüyoruz.  İstanbul'un yüzde 60'ı Anadolu Yakası'nda oturuyor. Ekonomik açıdan hızla yükseliyor. Yakında Finans Merkezi hayata geçecek. İş hayatının ağırlığı da artıyor. Gebze, İzmit, Bursa'ya çok yakın bir konumda. Hepsinin merkezinde. Kocaeli ve Bursa'yı da katarsak, bu üç şehrin uluslararası havaalanı."

3. havaalanı projesi var gündemde. İlgilenecek misiniz?
"3. havaalanı için şartlar çıktığında tabii ki ilgilenmek istiyoruz. O günkü şartlara göre karar vereceğiz. İnşallah olur."

Sayfa Yükleniyor...