Doğramacı için anma töreni

Önceki gün vefat eden YÖK'ün Kurucu Başkanı Prof. Dr. İhsan Doğramacı için, kuruculuğunu ve bir dönem rektörlüğünü yürüttüğü Hacettepe Üniversitesi'nde anma töreni düzenlendi.

Doğramacı için anma töreni

Hacettepe Üniversitesi Kongre Merkezi'nde düzenlenen anma törenine, İhsan Doğramacı'nın eşi Ayser Doğramacı, kızı Şermin Savaşçı, oğulları Ali Doğramacı ve Osman Doğramacı, YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, Hacettepe Ünivresitesi Rektörü Prof. Dr. Uğur Erdener, Ankara Ünivresitesi Rektörü Prof. Dr. Cemal Taluğ, Gazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Rıza Ayhan ve çok sayıda öğretim üyesi katıldı.

İhsan Doğramacı'nın Türk bayrağına sarılı naaşı, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden anma töreninin yapılacağı kongre merkezine getirilerek, ''Kurucumuz, onursal rektörümüz ve hocamız Prof. Dr. İhsan Doğramacı'nın önünde minnetle ve saygıyla eğiliyoruz'' yazısının yer aldığı sahneye konuldu. İhsan Doğramacı'nın naaşının önü çiçeklerle donatıldı, profesörlük cübbesi konuldu.

İhsan Doğramacı için saygı duruşunda bulunulmasıyla başlayan anma töreninde, Doğramacı'nın öz geçmişi resimleriyle birlikte sunuldu.

Ardından İhsan Doğramacı'nın vasiyeti üzerine Vivaldi'nin ''Dört Mevsim'' adlı eserinden ''Yaz'' bölümü Hacettepe Üniversitesi Senfoni Orkestrası'nca çalındı.

‘HACETTEPE RUHUYLA BÜYÜDÜK’
İhsan Doğramacı'nın oğlu ve Bilkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali Doğramacı, anma töreninde yaptığı konuşmasına, ''Babam, Şermin, kardeşim Osman ve ben Hacettepe ruhuyla büyüdük'' diyerek başladı. Babası ve annesinin kendilerini böyle yetiştirdiğini ifade eden Doğramacı, şunları söyledi;

''Nedir bu? Tarifi zor. Birkaç örnekle belki anlatmaya çalışabilirim. 1950'li yıllarda Bahçelievler'de otururduk. O zamanlarda sokaklarda güzelce oynarız. Yaz gelir herkes tatile giderdi, ablam ve ben sokakta yalnız kalırdık. Babamın İstanbul'da bir evi vardı, bizim gitmemiz söz konusu değildi çünkü babam burada bu kurumun tohumlarını atıyordu. Gece gündüz çalışırdı. Bu uzun saatlerde annem otomobilde beklerdi. 1950'li yıllarda bir tek Ankara Radyosu'nu dinlerdik. Sabahın erken saatlerinde radyo açılırdı. Ondan sonra İstiklal Marşı, biz üç kardeş ayakta. Babam bizi çok severdi, çok da disiplinli bir insandı. Hacettepe ruhu deyince, bu çalışma yapma ve kimlik özelliklerinden bazıları...''

Ali Doğramacı, konuşmasının ardından babası İhsan Doğramacı'nın naaşı önünde saygıyla eğildi.

‘ARDINDAN KELİMELER YETERSİZ KALIYOR’
Hacettepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Uğur Erdener ise İhsan Doğramacı hakkında pek çok şeyin söylenebileceğini ancak bu kürsüden nasıl bir konuşma yapılırsa yapılsın kelimelerin yetersiz kalacağını söyledi.

İhsan Doğramacı'nın Hacettepe Üniversitesinin kurucusu ve onursal rektörü olduğunu anımsatan Erdener, ''Ülkemiz değerli bir bilim ve kültür adamını, geniş vizyonlu, engin öngörüye sahip, yaratıcı, müstesna bir şahsiyetini; dünya, insan ve özellikle çocuk sağlığını korumak ve iyileştirmek için ayrım yapmaksızın her bölge ve ülkede kesintisiz çaba gösteren, örnek bir hizmet insanını kaybetti. Gururumuz ve idolümüz olan değerli hocamız, bir insan ömrüne sığması mümkün olmayacak büyüklükteki eserlerini bizlere hediye ederek aramızdan ayrılıyor'' dedi.

Konuşmaların ardından, törene katılanlar, Chopin'in ''Polonez As-Dur op.53'' adlı eseri eşliğinde Doğramacı'nın naaşının önünden saygı geçişi yaptı.

Sayfa Yükleniyor...