CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM’deki bütçe görüşmeleri sırasında Kayseri’deki rüşvet iddialarıyla ilgili çeşitli iddialarda bulundu. Kılıçdaroğlu'na yanıt veren Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ise iddiaları yalanlayarak “Yine çaktın” dedi.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin ''Bilgi hizmet aracı''nın tanıtımı sırasında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Kemal Kılıçdaroğlu, rüşvet iddialarıyla ilgili Meclis'te sorduğu soruların yanıtsız kaldığını söyledi.
Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
''Benim açtığım dosyayla Sayın Başbakan'ın söyledikleri arasında hiçbir ilgi yok. Ben, '17 kişilik bir rüşvet çetesinin yargıya çıkarılmamasını nasıl sağladınız', bunu anlattım, bunun soruşturulmasını istedim. O bana bir kişinin nasıl hapse girdiğini söylüyor. Ben zaten onun hapiste olduğunu biliyorum. O ayrı bir dava. O dava sonuçlandı.
Ben sonuçlanmayan ve kapatılan bir davadan söz ediyorum. Valinin, Emniyet'in 'rüşvet, irtikap vardır' dediği bir dosyanın hangi gerekçeyle, niçin kapatıldığını söyledim ve ben bilirkişi atanmadan önce aklama raporunun hazırlandığını, aklama raporunu hazırlayan Vali Yardımcısının ismini o tarihte Kayseri Valisi olmayan bir kişinin nasıl kapatma dosyasını imzaladığını, aynı kişinin İçişleri Bakanlığı Müsteşarı olduktan sonra kendi aklama yazısını nasıl aklattığını söyledim. Sayın Başbakan bunlardan hiçbirisine yanıt vermedi.''
'10 SAYFA NİÇİN EKSİLDİ?'
Kılıçdaroğlu, ''Ben '26 sayfalık bir ifade var' diyorum, 'bu tutanaktan 10 sayfa niçin eksildi' diye soruyorum. Sayın Başbakan başka bir dosyadaki tutanakları anlatıyor'' dedi.
'BAŞBAKAN'I OLTAYA GETİRDİLER'
CHP lideri Kılıçdaroğlu, ''Sayın Başbakan birileri tarafından oltaya yakalattırıldı. Sayın Başbakan oltadadır. Benim sorduğum sorulara hala yanıt bekliyorum. Başbakan, 'yolsuzlukların üzerine gidiyoruz' diyorsa bu dosyayı yeniden açar. Başbakan'ın görevi, dosyaları kapatmak değildir'' diye konuştu.
'EĞER ÜZERİNE GİTMEZSE...'
CHP'nin bir iddiayı ortaya atarken üzerinde uzun süren çalışmalar yaptığını anlatan Kılıçdaroğlu, ''Doğruluğunu araştırmadan, ayrıntılarını bilmeden bir şeyi açıklamıyoruz ama sayın Başbakan'ın eline bir dosya tutuşturuldu, incelemeden çıktı, birilerini savunma konumuna düştü. Başbakan'ın görevi yolsuzlukları savunmak değildir, yolsuzlukların üzerine gitmektir; eğer gitmezse Kayseri'de dönen rüşvet tezgahının bir parçası olur. Biz gitmesini istiyoruz'' diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan'ın bu iddiaların üzerine gitmesi ve araştırması halinde CHP olarak kendisine destek vereceklerini tekrarlayarak, ''Başbakan yolsuzlukların üzerine kararlılıkla gidiyor' diyeceklerini söyledi.
'BELGELERİN HEPSİ ONAYLI'
Bugün CHP'nin internet sitesinde de yayımlanacak iddialara ilişkin belgelerin ''hayali belgeler olmadığını'' vurgulayan Kılıçdaroğlu, belgelerin devletin arşivinde olduğunu ayrıca kendilerinin de tamamını ilgili makamlara onaylattıklarını bildirdi. Kılıçdaroğlu, onaylanmamış hiçbir belgeyi gündeme getirmediklerini de vurguladı.
'O MUHATABIM DEĞİL'
Bir gazetecinin ''Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki, sizi düelloya davet etti; 'eğer ben haksızsam istifa ederim ama haklıysam Kayseri halkından özür dilesin' dedi. Buna yanıtınız ne olacak'' sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, ''O benim muhatabım değil ben, muhatabıma sorularımı sordum, internet sitesinde onları okusun'' karşılığını verdi.
Kılıçdaroğlu, bir başka soruyu yanıtlarken, iktidarın bu iddianın üzerine gitmemesi halinde CHP'li hukukçuların konuyu takip etmeyi sürdüreceklerini ve dosyayı yeniden açtıracaklarını söyledi.
'KENDİ ÜSLUBUYLA YALANLADI'
Bir gazetecinin Başbakan Erdoğan'ın bütçe görüşmelerinde ''Yine çaktın'' ifadesini kullandığını, kendisinin de bugün sosyal paylaşım sitesi Twitter üzerinden Erdoğan'a verdiği yanıtı hatırlatarak üslubu nasıl değerlendirdiğine ilişkin sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan'ın Meclis'teki görüşmelerde siyasette üslubun önemine vurgu yaptığını ifade etti.
Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: ''Ama kendi söylediğini kendi üslubu ile yalanladı. Bir Başbakan sokak ağzı ile konuşmaz. Bizim elimizde dokümanlar var, belgeler var. Ben açılmayan bir davadan söz ediyorum, o sonuçlanan bir davadan söz ediyor. Ben kapatılan bir davadan söz ediyorum, o 17 kişilik çeteden, rüşveti toplayan birisinin nasıl mahkum edildiğini söylüyor. Zaten o kendisi itiraf etmiş 'rüşveti ben topluyordum' diyor. Onun mahkum olması kadar normal bir şey yok ki. Biz 'o 17 kişilik çeteyi nasıl 1'e indirdin, hangi gerekçe ile indirdin' onu soruyoruz.''
'DEVAMI GELECEK'
TBMM'deki konuşmasında iddiaları sırasında bir de avukattan bahsettiğinin hatırlatılması üzerine Kılıçdaroğlu, ''Bunların yanıtını alayım devamı gelecek. 32 kısım tekmili birden gelecek'' yanıtını verdi.
'SİLİVRİ LAFINI KULLANMADI'
Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: “Ben sayın Başbakan'a sordum; 'Bu kişi şu anda nerede yatıyor?' Silivri'de olduğunu biliyorum Sayın Başbakan'ın kürsüye çıkıp 'şu anda Silivri'de hapiste' demesini bekliyordum ama ısrarla Silivri lafını kullanmadı. Niye kullanmadı? 'Benim mal varlığım ile ilgili iddiada bulunanlar şimdi Ergenekon'dan yatıyorlar' demişti. Ben de Kayseri'deki davayı kapatıp 'rüşveti ben alıyordum, dağıtıyordum, bizim bir çetemiz vardı' diyen adam şu anda Ergenekon'da yatıyor, hapiste yatıyor. Ben bu ilginç olaya kamuoyunun dikkatini çekmek istedim ve Sayın Başbakan'ın bunu itiraf etmesini istedim ama Sayın Başbakan Silivri adını kullanmaktan özenle kaçındı.''
'TOPBAŞ İÇİN YARGIYA GİTTİK'
Bir gazetecinin Başbakan Erdoğan'ın CHP'nin ortaya attığı dosyalarla ilgili neden yargıya gitmediği sorusunu da gündeme getirdiğini söylemesi üzerine Kılıçdaroğlu, ''Ben de Sayın Başbakan'a sizin siyasallaştırdığınız bir yargının, dosyaları nasıl kapattığını bu örnek olayla göstermek istedim zaten. Kadir Topbaş ile ilgili de 'yargıya gitmediniz' dedi. Yargıya gittik, davaları devam ediyor. Sayın Başbakan'ın haberi yok. Haberi olsa belki yine dosyayı kapatacaktı ama meraklanmasın bütün davaları izliyoruz. Başbakan görecek tabloyu.”
'BAŞBAKAN ESER, GÜRLER AMA'
Bir gazetecinin Mavi Marmara gemisine yapılan saldırıya ilişkin İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun özür dilemeyeceği ve tazminat verilmeyeceği yönünde ifadelerinin bulunduğunu belirterek, değerlendirmesini sorması üzerine Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
''Sayın Başbakan 'öldürülen yurttaşlarımızın kanı yerde' demişti ve 'onların hesabını birilerinin sorması gerekir' demişti. Esti gürledi, sonra ne oldu? Yerinde duruyor. Hani sen büyük devlettin, hani sen ölen yurttaşlarının hesabını soracaktın? Başbakan, zaten sözleri ile yola çıkılacak bir başbakan değildir. Bunu ben gayet iyi biliyorum. Eser, gürler ama bir tek damla bile yere düşmez.''
'TÜCCAR SİYASET ANLAYIŞI'
Bir gazetecinin ''Ergenekon" davası kapsamında tutuklu bulunan eski İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek'in duruşmadaki ifadesinde söz ettiği, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a ait olduğu iddia edilen ses kaydını nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, ''Tüccar siyaset anlayışının bir örneği bu'' karşılığını verdi.
Ses kaydının medyada yeteri kadar yankı bulmasını umduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, bunun çok önemli bir belge olduğunu, dolayısıyla kamuoyuna açıklanması gerektiğini savundu.
- Etiketler :
- Haberler
