İspanya hükümetinin danışma organı olan "Devlet Konseyi" 3 Ocak'ta yayımladığı raporda 2003'te Trabzon'da meydana gelen ve 62 İspanyol askerinin ölümüne neden olan uçak kazasının sorumlusunun Savunma Bakanlığı olduğunu öne sürdü.
İspanya'da tartışmaya neden olan rapordan sonra muhalefet partileri, mağdur ailelerin kurduğu dernek ve yazılı açıklama yapan 13 İspanyol büyükelçi, Trillo'ya istifa çağrısında bulundu. 2012'den beri İspanya'nın Londra Büyükelçisi olarak görev yapan Federcio Trillo, üyesi olduğu iktidardaki Halk Partisi'nin desteğini de kaybedince Dışişleri Bakanlığına istifasını sunduğunu açıkladı.
Dışişleri Bakanlığı kaynaklarından edinilen bilgide Trillo'nun istifasının Bakanlar Kurulu'nun yarınki olağan toplantısında onaylanacağı belirtildi.
Bu arada, 4 Kasım'da İspanya Savunma Bakanı olarak görevine başlayan Maria Dolores de Cospedal, "Devlet Konseyi"nin raporundan sonra 'Yak-42' olarak adlandırılan Trabzon'daki uçak kazasıyla ilgili bakanlığının yeni bir soruşturma açabileceğini duyurdu.
Kazada hayatlarını kaybedenlerin yakınlarıyla geçtiğimiz günlerde toplantı yapan Cospedal, basına yaptığı açıklamada, olayın kendi bakanlığı döneminde olmasa da "Devlet Konseyi"nin raporundaki görüşlere saygı gösterdiklerini ifade etti. Konuyla ilgili İspanya Meclis Savuma Komisyonuna gelecek hafta bilgi verecek Cospedal'ın, mağdur ailelerden özür dilemesi bekleniyor.
Öte yandan, İspanya Başbakanı Mariano Rajoy da 14 yıl önceki uçak kazasıyla ilgili atılacak yeni adımlarla ilgili Cospedal'a destek verdiğini söyledi. Rajoy, "Mağdur ailelerin durumlarını iyileştirebilecek her şey yapılacaktır." ifadesini kullandı.
Afganistan'ın başkenti Kabil'de görev yapan İspanyol Barış Gücü askerlerini taşıyan Ukrayna tescilli uçak, 26 Mayıs 2003'te Trabzon'un Maçka ilçesine bağlı Şahinkaya beldesi Pilav Dağı'nda düşmüştü. Kazada 62 İspanyol Barış Gücü askeri ile biri Belaruslu, 12'si Ukraynalı 13 mürettebat ölmüştü.
Kaza sonrasında İspanyol askerlerinin kimlik tespitinde hata olmuş, 21 askerin mezarı tekrar açılmış ve yeni DNA testlerinden sonra kimlikler belirlenip ikinci kez gömülmüşlerdi.