59. Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde 'Bomboş' ve 'Kurak Günler' filmi izleyiciyle buluştu

Bu yıl 59'uncusu düzenlenen Antalya Altın Portakal Film Festivali kapsamında 'Bomboş' ve 'Kurak Günler' filminin gösterimi yapıldı. Yönetmen ve senarist Onur Ünlü Bomboş filmi için, "Filmde bir mesaj vermek istemedim ama illa bir mesaj istiyorsak hak etmediğimiz hiç bir şeyi istememeliyiz. Eğer hak ettiğinden fazlasını istiyorsan daha çok çalışmalısın" açıklamasında bulundu. 

• 1

  Antalya Büyükşehir Belediyesince Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın katkılarıyla düzenlenen 59. Antalya Altın Portakal Film Festivali devam ediyor.
  Atatürk Kültür Merkezi (AKM) Aspendos Salonu'nda Ulusal Uzun Metrajlı Film Yarışması kapsamında 'Bomboş' filmi gösterildi.
  
  
  

• 2

  Film gösteriminin ardından oyuncular Hazar Ergüçlü, Serkan Keskin, Settar Tanrıöğen ve filmin yönetmeni, senaristi Onur Ünlü, sinemaseverlerle bir araya geldi. Filmin yapımcısı ve oyuncu Ergüçlü, buradaki konuşmasında, bir filmin bütün aşamalarında olmayı sevdiğini söyledi.
  
  
  

• 3

  Ergüçlü, "Filmlerde doğru insanlarla çalışınca doğru sonuçlar alıyorsun. Ben filmin yapımcısı Ender Sevim ile birçok reklam filminde çalıştım. Çalışma disiplinine hayran olduğum bir insan, bu nedenle filmde yer almaya karar verdim." dedi.
  
  
  

• 4

  Filmde canlandırdığı Nazlı karakterine de değinen Ergüçlü, "çok tatlı" diye nitelediği Nazlı karakterini Serkan Keskin ve Settar Tanrıöğen ile oynamanın çok keyifli olduğunu dile getirdi.
  
  
  

• 5

  Yapımcı Ender Sevim ise yönetmen Onur Ünlü'nün kendisine filmden bahsetmesiyle çok heyecanlandığını, oyuncular Hazar Ergüçlü ve Serkan Keskin'in de olduğunu öğrenince projede yer almaya karar verdiğini ifade etti.
  
  
  

• 6

  Yönetmen ve senarist Onur Ünlü de filmde Kıbrıs tatiline gitmeyi hak etmeyen Günel karakterinin bu amaç için çabasının anlatıldığını ifade etti.
  
  
  

• 7

  İnsanlarda her zaman sahip olduğu şeylerden daha fazlasını hak ettiğine dair bir düşüncenin bulunduğunu aktaran Ünlü, "Hep daha fazlasını hak ettiğimizi düşünürüz. Bu filmde hak edilmeyen şeyle çok uğraşmaması gerektiğini, sonuçta insanın başına kötü şeyler gelebileceğini göstermek istedik. Filmde yaşanan olaylar gerçekti. Günel karakterinin yaşadığı her şey gerçekti. Filmde bir mesaj vermek istemedim ama illa bir mesaj istiyorsak hak etmediğimiz hiç bir şeyi istememeliyiz. Eğer hak ettiğinden fazlasını istiyorsan daha çok çalışmalısın." ifadelerini kullandı.

• 8

  'KURAK GÜNLER' DE FİLMİ İZLEYİCİYLE BULUŞTU

  Ulusal Uzun Metrajlı Film Yarışması kapsamında Kurak Günler filmi gösterildi. Film gösteriminin ardından oyuncular Selahattin Paşalı, Selin Yeninci ve filmin senarist yönetmeni Emin Alper sinemaseverlerle bir araya geldi.

• 9

  Oyuncu Paşalı, değerli oyuncu ve yönetmenlerle bir arada olmaktan gurur duyduğunu belirterek, "Filmde evin basılma sahnesinde gerçekten çok gerildim, çekimlerde Selin'in bakışları bile beni korkuttu" dedi.

• 10

  Yönetmen Emin Alper de senaryo ve çekimlerde Madımak olayından etkilendiğini ifade etti.
  
  Madımak olayında üniversitede olduğunu anlatan Alper, şöyle konuştu: "Madımak, bilincimde çok büyük yaralar bıraktı. Mutlaka Madımak olayı bizi etkiledi bu filmi çekerken. Ben kasabada büyüdüm, babam avukattı, hakim ve savcılar arasında büyüdüm. Özel bir durum olmadığı sürece savcıya koruma kararı verilmez. Savcılar kolay silah alabiliyorlar ama karakterimiz silahla mesafeli bir tip, bu nedenle karakterimiz eline silah alabilecek biri değil."
  
  

• 11

  Film çekiminde birçok şeyin kendilerini zorladığını belirten Alper, finansal sıkıntı ve coğrafyanın zorlu olmasının bunların başında geldiğini dile getirdi.

• 12

  Filmi, Kayseri'nin bir kasabasında çektiklerini anlatan Alper, "Süre az olunca bazı sahneleri nasıl çektiğimi bilmiyorum, oyuncularımızla uzun süre prova yaptık. Hepsi çok güzel işler çıkardı. Savcının kendini keşfetmeye ihtiyacı vardı, hikaye bunun üzerine kuruldu ve çekildi" diye konuştu.

• 13

  FİLMİN KONUSU

  Genç bir savcı olan Emre, tayin olduğu kasabada saygıyla karşılansa da belediye başkanlığı seçimleri yaklaştıkça kasabadaki gerginlik artar. Siyasi çekişmelere taraf olmak istemeyen Emre, bir kısır döngüye sıkışıp kalır.