Japonya’daki felaket canlanma yaratır mı?

Bazı ekonomistlerin tersine Alman yatırımların çoğu deprem ve tsunami felaketinin dünya ekonomisini olumsuz etkilemeyeceği görüşünde. Hatta Almanya’nın bundan nemalanacağını düşünenler bile var.

Felaket tellallığı ile ün yaptığı için adı Mr. Doom olarak anılan New York’lu ünlü Profesörü Nouriel Roubini yine kötü haberi verdi. Japonya’daki deprem ve nükleer patlamanın etkileri ülke ihracatını felç edecek. Ancak pek çok ekonomist Roubini kadar kötümser değil.

Commerzbank’ın tahminlerine göre, Japonya’da felaketten doğrudan etkilenen fabrikalar Gayrı Safi Yurt İçi Hasıla (GSYİH)’nın sadece yüzde 6’sını üretiyor. Deprem ve tsunaminin en çok zarar verdiği Miyagi ve Iwate bölgeleri GSYİH’ya yüzde 2,5 oranında katkıda bulunuyor. Alman Dünya Ekonomi Enstitüsü Profesörlerinden Klaus-Jürgen Gern de felaket bölgesinin dünya ekonomisindeki payının çok az olduğuna dikkat çekti. Hatta Gern’e göre bu doğal afet tıpkı 1995 yılında olduğu gibi Japon ekonomisinde bir canlanmaya bile neden olabilir. Japonya’ya 120 Milyar Dolara mal olan 1995 depreminden iki hafta sonra konjonktürel istikrar korunmuş, üretimi durduran fabrikalar birkaç hafta sonra çalışmaya başlamıştı. Ekonomistler buna grev efekti diyorlar. Ayrıca deprem ve tsunaminin harap ettiği alt yapının yeniden kurulmasının GSYİH’yı arttırmasına kesin gözüyle bakılıyor. Japonya Başbakanı Naoto Kan beklenen ekonomik canlanmayı dillendirmeye başladı bile.

İki hafta sonra düzenlenecek G20 zirvesinin en önemli konusu Japonya’daki deprem ve nükleer felaketin dünya ekonomisine etkisi olacak. Ancak mali piyasalar bu konudaki kararını çoktan verdi. Yatırımcılar Japonya’daki felaketten pek fazla etkilenmeyecek. Hammadde, sermaye, döviz ve kredi piyasasındaki bütün belirtiler de istikrarı gösteriyor. Yen’in Euro ve Dolar karşısında pek fazla değer kaybetmemesi de bunun işareti olarak görülüyor. Yatırımcıların paniğe sürüklenmemelerinin en önemli nedeni dünyanın üçüncü büyük ekonomisi olan Japonya’nın dünya ekonomisindeki payının yüzde 8,75 kadar küçük bir oran olması.

Alman İstatistik Enstitüsü’nün verilerine göre, 2010 yılında Alman mallarının sadece yüzde1,37’sini satın alan Japonya’nın Alman ithalatındaki payı bunun iki katı. Bütün Alman gazeteleri bu durumda Almanya, Japonya’nın felaketin etkisiyle daha az ihracat yapmasından çıkar bile sağlayabileceğini yazıyor. Almanya ile Japonya başta otomotiv ve makine sanayii olmak üzere pek çok alanda bire bir rekabet eçindeydi.

Ayrıca Japon endüstrisinin üretime ara vermesi talebi azaltacağı için petrol fiyatlarının da düşmesine neden oluyor. Kuzey denizinden gelen petrolün fiyatında şimdiden 3 Dolarlık düşüş kaydedildi bile. G20 Maliye bakanları iki hafta sonraki zirvede resmi olarak Japonya’daki doğal afetin dünya ekonomisine etkisini ele alırken kulislerde de bundan nasıl nemalanacaklarının hesabını yapacakmış gibi görünüyor. Ancak görünmeyen bir şey var ki, o da son yıllarda nükleer enerjiyi çevre dostu ilan eden G20 ülkelerinin bundan nasıl geri adım atacağı. G20 için asıl felaket bu olacaktır.

Sayfa Yükleniyor...