ntv.com.tr 06.07.2020 - 15:04
İsviçre'nin Zürih şehrinde yaşayan Dean Schneider, çok genç yaşta hayvanlara ve vahşi yaşamın güzelliğine aşık oldu ve çeşitli hayvan koruma koruma projelerini desteklemek onun için her zaman çok şey ifade ediyordu.
Yaban hayatına tutkusundan ötürü İsviçre'deki rahat, konforlu ve finansal planlamacı olarak gelecek vaat eden kariyerinden vazgeçme kararı aldı ve o güne kadar sahip olduğu her şeyi sattı ve Güney Afrika'ya doğru yola çıktı.
Dean, ailesinin ve arkadaşlarının ilk başta onu desteklemediğini, ancak bunun kendisi için ne kadar ciddi ve önemli olduğunu fark ettiklerinde, yeni yaşam tarzını sonunda kabul ettiler.
Dean, Güney Afrika'da Swahili dilinde "Sınır Yok" anlamına gelen Hakuna Mipaka adlı bir proje başlattı.
Hakuna Mipaka, doğal yaşamlarından uzakta dünyaya gelmiş, esir yetişen ve birçok istismara uğramış vahşi hayvanlara ev sahipliği yapan büyük bir kulüp.
Bu kulüpte sadece aslanlar yok. Zebra, impala, sırtlan ve babun gibi hayvanlar için de ayrı ayrı özel alanlar bulunuyor. Bu geniş arazide hepsi güven ve özgürlük içerisinde yaşıyor.
İnsanlar sık sık Dean'e bu hayvanların bazılarının neden tekrar vahşi yaşama döndürülmediğini soruyor ve açıklaması ise basit: Esir yetiştirilmiş hayvanlar avlanamıyor ve insan yardımı olmadan hayatta kalamıyorlar. Kaçak avcılar bütün Afrika vahşi yaşamını tehlikeye attılar ve hala da atmaya devam ediyorlar.
Afrika'da hayvanları esaret altında yetiştiren, genellikle onları para için kullanan, korkunç koşullarda tutan ve iyi bakmayan insanlar var ve bu durum Afrika hayvanalrının bugün karşı karşıya olduğu tek tehlike değil. Kaçak avcılar yüzünden bugün bazı türler yok olmanın eşiğine kadar geldi, binlerce hayvan kaybedildi.
Dean, "Kaçak avcılar, batıl inançtan geleneksel tıbba kadar çeşitli sebeplerden ötürü karaborsada hayvanların pençelerini ve dişlerini satıyorlar. Bunlar yerel pazarda ve Asya'da satılıyor. İnsan eğitiminin eksikliği ve hayvanlar hakkında anlayış eksikliği en büyük problemler. Bilimsel bir kanıt olmamasına rağmen, karahindiba ve hayvan pençelerinin birçok rahatsızlığı tedavi edebileceğine dair hala yaygın bir inanç var" diyor.
Dean şimdiye kadar onlarca hayvanı kurtardı ve insanları eğitmek ve farkındalıklarını arttırmak için çok şey yaptı.
Schneider, "Onlara 'vahşi hayvan' dense de onların yaşamlarına, doğalarına ve davranışlarına saygı duymamız gerekli" diyor.
Hakuna Mipaka kulübünün kapladığı alan 400 hektar. Kaçak avcıları uzak tutan 6 silahlı güvenlik görevlisi ve Hakuna Mipaka'ya girebilecek kadar şanslı olan hayvanlar kendilerini cennette buluyor. Kutsal alana giren her hayvan bir veteriner tarafından muayene ediliyor ve gerekli tedavileri yapılıyor. Hayvanlar, kafeslerde yaşamak yerine, ağaç, ot ve doğal toprak içeren geniş kampların tadını çıkarıyor.
Schneider, Instagram hesabında vahşi yaşamın ve barındırdığı hayvanların güzelliklerini etraflıca göstererek insanlara öğretmeye çalışıyor.
8 milyona yakın kişi Dean’in maceralarını ve vahşi yaşam ile ilişkisini takip ediyor ve pozitif yorumlarıyla onu cesaretlendirmeye devam ediyor.
Schneider, yaban hayatı hakkında "hayvanların insanların kalbinde daha doğru yer etmesi" için düzenli olarak eğitici videolar yayınlıyor.
Schneider, "Benim misyonum olabildiğince çok insana ulaşıp onlara vahşi yaşamın ve hayvanlar aleminin güzelliklerini göstermek" diyor.
Schneider, Hakuna Mipaka internet sitesinde amacını şöyle açıklıyor: "İnsanların hayvanlar hakkında algılarını değiştirmek ve vahşi yaşamı korumak için bilginin, tutkunun ve bu türden görsel hikayelerin gücüne inanıyorum"
