Baykal: Belge darbeden daha tehlikeli

CHP Genel Başkanı, Taraf Gazetesi'nin yayınladığı belge ve son gelişmelerle ilgili açıklamalarda bulundu. 'belgenin aslı ortaya konmalıdır' diyen Baykal, 'Türkiye darbeye karşı şerbetli ama ya belge..." şeklinde konuştu.

Baykal: Belge darbeden daha tehlikeli

BBP Genel Başkanı Yalçın Topçu ve beraberindeki heyetle Parti Genel Merkezi'nde görüşen CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Baykal, Taraf Gazetesi'nde yer alan belgeyle ilgili idari ve hukuki soruşturmaya ilişkin, idari ve hukuki soruşturmanın birbirinden farklı olduğunu, hukuki soruşturmanın altında belgenin gerçek olduğu varsayımının bulunduğunu belirtti. Baykal, ''Bence ilk aydınlığa kavuşturulması gereken konu, bu belgenin geçerli, itibar edilebilir bir belge olup olmadığıdır'' dedi.

Konuya ilişkin resmi faaliyet sürdüren mercilerin elinde belgenin fotokopisinin olduğunun anlaşıldığını ifade eden Baykal, olayın netleşmesi için orijinal belgenin ortaya çıkarılması gerektiğini söyledi.

CHP Genel Başkanı Baykal, poliste belgenin orijinalinin olduğunun söylendiğini ifade ederek, eğer böyle ise bu belgenin bir an önce adli sürece dahil edilmesi gerektiğini vurguladı.

"SAHTE ÇIKARSA KİME ŞİKAYET EDECEĞİZ?"
Gerçeğin ortaya çıkarılmasının devlet organları arasında tartışma yaratılmaması için son derece gerekli olduğunu vurgulayan Baykal, ''Yarın bu belge sahte çıkarsa, bu açılan dava ne olacak? Kime şikayet edeceğimizi bilmemiz lazım'' dedi.

"DARBEYE KARŞI ŞERBETLİYİZ YA BELGE"
'de tüm kesimlerin sorunların darbeyle çözülemeyeceğini artık gördüğünü belirten Baykal, '' darbeye karşı şerbetlendi. Hepimiz çok iyi biliyoruz ki darbe sorunlara çözüm değildir. Türkiye darbeye karşı şerbetlendi de belgeye karşı şerbetlenmedi. Bir belge ile darbeyle elde edilebileceklerden çok daha ileri sonuçlar elde ediliyor. Bir belge koyuyorsunuz ortaya 70 milyon yönlendiriliyor. Belge doğru mu, değil mi? Bunlar kaybolup gidiyor. Bir belge, aklı, vicdanı, sağduyuyu yönlendiriyor. Türkiye buna şerbetli değil. Herkes belgenin etkisi altına sokuluyor. Türkiye'de buna karşı bir duyarlılık geliştirme ihtiyacı vardır'' dedi.

Belgeye ilişkin haberin yayınlanmasının ardından CHP'nin gelişmeleri değerlendirerek 3 gün sonra konuya ilişkin açıklama yaptığını hatırlatan Baykal, ''Genelkurmay'ın bilgisi dahilinde hazırlanmış bir belge muamelesi yapanlar bugün boşlukta kalmışlardır'' ifadesini kullandı.

Genelkurmay Başkanlığı'nın bazı mensuplarınca kurum dışında böyle bir belgenin hazırlanmış olma ihtimalini de değerlendiren Baykal, bu ihtimalin gerçek olup olmadığının anlaşılması için belgenin orİjinaline ihtiyaç olduğunu vurguladı.

Baykal, ''Belgenin orİjinali lazımdır. İddia sahibi kimse, koysun belgeyi ortaya araştırılsın'' diye konuştu.

"GEREĞİNİ YAPALIM"
Deniz Baykal, olayın açıklığa kavuşturulmasının Türkiye'nin kolay yönlendirilebilir bir toplum olmaktan çıkarılması için de büyük önem taşıdığını belirterek, ''Yarı resmi bir bulaşıklık varsa onu da görelim, gereğini yapalım. Demokrasi içinde, hukuk devleti içinde yapalım'' dedi.

''Yarı resmi bulaşıklık''tan ne kastettiğinin ve ''Genelkurmay Başkanı'nı istifaya davet edip etmediğinin'' sorulması üzerine Baykal, Genelkurmay Başkanı'na yönelik ''istifa etmelidir'' şeklinde bir ifadesinin bulunmadığını belirtti.

Baykal, ''Bu bahsettiğiniz bağlantının kurulmasının gereği mutlaka yapılmalıdır diye düşünüyorum. Gereği nedir? Bir, gereği bu bağlantılı olan kişilerinin tümünün derhal yargıya sevk edilmesi ve hukuk süreci içinde gerekenin yapılmasıdır. İki, böyle bir bağlantının ortaya çıkması hangi yanlışlıkların sonucunda gerçekleşmiştir konusunda elbette bir değerlendirmenin kurum içinde mutlaka yapılması zorunluluğu ortaya çıkacaktır. Nerede hata yapılmıştır, niye enfekte olmuşsa... Umarım olmamıştır. İnşallah olmayacaktır, ama bir enfeksiyon vaziyeti varsa bu enfeksiyonun sorumluluğu da elbette değerlendirilmelidir. Gereği yapılmalıdır, ama söylediğiniz gibi kaba bir bağlantı ve değerlendirme benim ağzımdan yapılmamıştır. Olayı bilmiyoruz ki daha olup olmadığı belli değil'' şeklinde konuştu.

Baykal, gerçeklerin tüm açıklığıyla ortaya çıkması gerektiğini vurgulayarak, ''Elbette bir bağlantı varsa o bağlantı sahipleri yargıda hesabını vermelidir, ama ortada bir zafiyet gözüküyorsa o zafiyetin de değerlendirilmesi kendi içinde yapılmalıdır. Hiç şüphe yok'' dedi.

"TEHDİT ORTAYA ÇIKACAKTIR"
''Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'un, belgenin sahte olduğunun ortaya çıkması halinde yaşananları tüm Türkiye'nin göreceği'' ifadesini kullandığını belirten Baykal, bu durumda ne gibi gelişmelerin yaşanacağını merakla beklediklerini ifade etti.

Baykal, ''Bu çok temel bir noktadır. Türkiye'nin maruz kaldığı tehdidin ne olduğunu ortaya koyacaktır. Ve bu, Türkiye'de pek çok sürecin, hukuk süreçlerinin, siyaset süreçlerinin, medya süreçlerinin çok ciddi bir şekilde değerlendirilmesi zorunluluğunu ortaya koyacaktır. Şimdi bunların hepsi spekülasyon. Konuşulması gereken, şimdi ciddi nokta bu belgenin aslının ortaya konulmasıdır. Gecikmeden koyunuz. Biran önce Türkiye bunun doğru olup olmadığını görsün. O belge doğru mudur, değil midir, ben bunu öğrenmek istiyorum. Onu görelim, ondan sonra kafamızdaki soruları konuşuruz. Bu olmadan, şimdi şu ya da bu olmuş gibi konuşmak Hükümet'in düştüğü hataya bizim de düşmemize yönelik bir çağrı yapmak anlamına gelir. Biz ona düşmemeye, yanlış yapmamaya, varsayımla konuşmamaya çalışıyoruz'' ifadelerini kullandı.

Sayfa Yükleniyor...