'Karadayı Yüce Divan'da yargılanmalı'

Siyasi tarihe post modern darbe olarak geçen, 28 Şubat süreci 16 yıl sonra yargılanmaya başlandı. Davanın 1 numaralı sanığı dönemin Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı'nın avukatı müvekkilinin Yüce Divan'da yargılanması gerektiğini savundu.

'Karadayı Yüce Divan'da yargılanmalı'

28 Şubat dönemine ilişkin, 103 sanığın, " Cumhuriyeti Hükümetini cebren devirmeye, düşürmeye iştirak" suçundan yargılandığı davanın ilk duruşması görüldü.

Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, 28 Şubat döneminin Genelkurmay 2. Başkanı emekli Orgeneral Çevik Bir, eski YÖK Başkanı Kemal Gürüz'ün de arasında bulunduğu tutuklu sanıklar, bazı tutuksuz sanıklar, mağdur ve müştekiler ile taraf avukatları ve sanıkların aileleri katıldı.

Dönemin Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı duruşmaya katılmadı Karadayı'nın avukatı Erol Aras, müvekkilinin raporlu olduğunu belirtti.

TUTANAKLAR GÖNDERİLMEDİ
Duruşma öncesinde mahkeme Milli Güvenlik Kurulu (MGK) Genel Sekreterliği'nden 28 Şubat 1997 yılına ait MGK tutunaklarını istemişti. Ancak MGK Hukuk Müşavirliği "gizli ve devlet sırrı niteliğinde" diyerek tutanakları göndermedi. Mahkeme de bunun üzerine Milli Güvenlik Kurulu'na "tutanakları gönderin devlet sırrı olup olmadığına biz karar verelim" ifadesini içeren ikinci bir yazı gönderilmesine karar verdi.

Sanık avukatlarından Mustafa Bir, üye hakimlerden Hakan Oruç'un soruşturma sırasında müvekkilinin nöbetçi hakimlik sorgusuna katıldığını ve tutuklama kararı verdiğini belirterek, "Kanunda, soruşturma safhasında görev yapmış hakim yargılama safhasında yer alamaz hükmü var" dedi.

Sanık avukatlarından Ali Mehmet Kocaoğlu da 28 Şubat sürecine ilişkin daha önce takipsizlik kararı verildiğini belirtti. Davanın açılabilmesi için önce bu kararın kaldırılması gerektiğini belirten Kocaoğlu, oysa dava açıldıktan sonra İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nden bunun kaldırılmasına ilişkin karar alındığını anlattı.

Kocaoğlu, "Bu karar kaldırılmadan dava açılmıştır. Kararı veren mahkemeden, dava açılmadan önce karar alınması gerekirdi. İddianame yoklukla malumdur. Ayrıca anayasa ve kanunlar gereği, sanıkları yargılamada askeri mahkeme görevlidir. Ortada bir suç yoktur. Derhal beraat kararı verilmelidir. Ayrıca en kısa zamanda tahliye istiyoruz " diye konuştu.

'KARADAYI YÜCE DİVAN'DA YARGILANMALI'
Sanıklardan emekli Orgeneral Karadayı'nın avukatı Erol Aras da müvekkilinin suçlandığı dönemde Genelkurmay Başkanı olduğuna dikkati çekerek, görev suçuyla ilgili Yüce Divan'da yargılanması gerektiğini savundu.

Savcılığın, "darbe yapmak Genelkurmay Başkanlarının görevleri arasında yer almaz" diyerek, atılı suçlamayı görev suçu kabul etmediğini anlatan Aras, "Hangi kanunda memurun işleyeceği görev suçları yazar?" diye sordu.

Aras, İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nin kararının kendilerine bildirilmediğini kaydetti ve mahkemede okunmasını istedi.

Mahkeme Başkanı Köksal bu talebe, "bildirmek zorunda değiliz" karşılığını verdi ve kararın UYAP üzerinden görülebileceğini ifade etti.

'FOTOKOPİ DELİLLER GEÇERSİZ'
Sanıklardan Çetin Doğan ayağa kalkarak, "Az önce yeni deliller dediler. Yeni delil dediklerinin hepsi fotokopiden ibaret. Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2010'da, eğer bir fotokopi belgesinin aslı yoksa veya yetkili bir kişi tarafından onaylanmamışsa o belgenin geçersiz olduğuna karar vermiş" diye konuştu.

Mahkeme Başkanı Köksal, "Daha savunmaya gelmedik" diyerek, Doğan'ın konuşmasına izin vermedi.

Öte yandan, emniyet güçleri, sabah saatlerinden itibaren adliye içi ve çevresinde güvenlik önlemleri aldı.

Duruşmaya, yarın saat 10.00'da devam edilecek.

Sayfa Yükleniyor...