Rakamlar farklı, dram aynı

Ermenistanlı kaçak göçmenlerin sayısının 12 bin civarında olduğu tahmin ediliyor. İş uzmanı Tezel, Türkiye'ye sıkça giriş-çıkış yapan kaçak işçileri de bu rakama dahil ediyor. Ancak farklı rakamlar "işin özünü" değiştirmiyor.

Rakamlar farklı, dram aynı

"Tayyip Erdoğan'ın sınırdışı etmekle tehdit ettiği göçmen işçilerin yüzde 94'ü, belki de daha fazlası kadın. Kadınların büyük kısmı meslek sahibi ve eğitimli olmalarına rağmen burada çok düşük ücretlerle, her türlü sosyal güvenceden yoksun çocuk ve yaşlı bakımı yapıyor. Kaçak göçmenlerin; Ermenistanlı, Azerbaycanlı ya da Gürcistanlı; çoğunun nüfus kâğıtlarına, bir tür mafyayı andıran aracı şirketler tarafından el konuluyor. Güvenceleri yok, çalıştıkları yerlerde aşağılayıcı muameleye maruz kalıyorlar"... Bu satırlar, Ayşegül Devecioğlu'nun Bianet.org'da yayınlanan araştırmasından. 'deki Ermenistanlı kaçak emekçiler zorlu koşullar altında hayat mücadelesi veriyor. Devecioğlu yazısına şöyle devam ediyor:

"Yatılı kalanlara ancak tabut büyüklüğünde odalar, artık yemekler reva görüldüğü gibi, banyo dahil her türlü insani ihtiyaçları sorun oluyor. Sokağa çıktıklarında yakalanıp sınırdışı edilme korkusuyla yaşıyorlar. Çocukları yanlarındaysa onlar da bu korkuyu yaşıyor".

'de ekmek mücadelesi veren Ermenistanlı kaçak göçmenlerin yukarıda betimlenen durumu, eski Sovyet coğrafyasından bu topraklara gelen diğer emekçilerden ya da Afrikalı kaçak göçmenlerden farklı değil. Ancak Ermenistanlılar, "standart" sıkıntılarına ek olarak, Türkiye hükümetinin dış politikasında yeri geldi mi "koz" olarak kullanılabilme riskini ve bundan kaynaklı gerilimi de yaşıyor. Binlerce kilometre ötedeki bir ülkenin parlamentosunun aldığı falanca kararın faturasının kendilerine kesilmesi tehdidini enselerinde hissediyorlar. ntvmsnbc, "Bu insanların sayısı gerçekten 100 bin mi, ne yer ne içerler, nerede yaşayıp ne işle meşgul olurlar?" sorularını sosyal güvenlik müşaviri Ali Tezel'e ve Agos gazetesi Ermenice Editörü Pakrat Estukyan'a sordu.

Estukyan, Türkiye'de halen kaçak olarak bulunan Ermenistan vatandaşlarının sayısının 12 bin civarında olduğunu, bu sayının da Emniyet'in pasaport kayıtlarında Türkiye'ye giren ve çıkan Ermenistanlı sayısı arasındaki farka bakılarak elde edildiğini söylüyor. Bu rakamı Tezel de destekliyor, ancak "3 ila 6 ayda bir ülkeye giriş-çıkışta bulunan Ermenistanlı sayısı da 80-90 bin civarında" diyor: "Bu insanlar girişte üstlerinde bulunan para miktarını deklare ediyorlar. Bu da genelde 25-30 dolar kadar oluyor. Türkiye'den ise ya malla çıkıyorlar ya da 300-500 dolar kadar bir parayla. Bu da Türkiye'de gelir elde ettiklerini gösteriyor".   

"GÜVENİLİRLER, OTURMASINI KALKMASINI BİLİYORLAR"
Araştırmacı Alin Ozinian'ın bir çalışmasına atıfla, Estukyan Türkiye'de kaçak olarak bulunan Ermenistanlıların yüzde 94 ila 96'sının kadın olduğunu belirtiyor. Önemli bir kısmı ev hizmetlerinde çalışıyor, çocuklara, hastalara veya yaşlılara bakıyor. Tezel bu kadınların çalıştıkları evlerde çocuklara mürebbiyelik yaptıklarını da ifade ediyor. "Yabancı dil biliyorlar, oturmasını kalkmasını biliyorlar" diyen Tezel, "Üst düzey gelir grubundan aileler Ermenistanlı kadınları güvenilir buluyor, bu yüzden onları tercih ediyor. Çocuklarına böyle baktıran çok aile var" yorumunu yapıyor. 

Ermenistanlı kadınların diğer bir kısmı Aksaray ve Laleli'deki konfeksiyon atölyelerinde çalışıyor. Rusça'ya hakim olmaları onlara bu sektörde avantaj sağlıyor. Alin Ozinian'ın araştırmasına göre tezgahtarlık yapan kadın işçilerin aylık gelirleri genelde 550 ila 650 dolar arasında. Aynı araştırmada Ermenistan vatandaşlarının yüzde 93'ünün geçerliliğini yitirmiş vizeleriyle Türkiye'de kaldığı -yani kaçak statüsünde oldukları-, yüzde 4'lük kısmının her ay giriş çıkış yaparak vizesini yenilerken, yüzde 3'ünün de Türk vatandaşlarıyla evli ve oturma ve çalışma hakkına sahip oldukları belirtiliyor. Pakrat Estukyan, Türk vatandaşlarıyla evlenen Ermenistanlı kadınların sayısının 100 ila 200 arasında olduğunu, bu evliliklerin bazılarının formalite niteliğinde, bazılarınınsa samimi olduğunu belirtiyor. Evlendikleri erkekler arasında hem Türkiyeli Ermeniler hem de Ermeni olmayan Türk vatandaşları bulunuyor.  

İLELEBET TÜRKİYE'DE YAŞAMAYI DÜŞÜNMÜYORLAR
Ev işlerinde çalışanlar tezgâhtarlardan biraz daha az para kazanıyor. Ermenistanlı kadınlar, özellikle de Türkiye'ye ailece gelenler, genellikle belli bir miktarda para biriktirdikten sonra ülkelerine dönmeyi planlıyor. Kimileriyse Türkiye'yi bir sıçrama tahtası olarak kullanıp Kuzey Amerika veya Avrupa'ya göç etme niyetinde. Türkiye'de elde ettiği kazancın bir kısmını Ermenistan'daki ailesine gönderen emekçilerin sayısı bir hayli fazla. 

"HIRSIZLIK YAPMIYORLAR, YAŞLILARA ÖZENLİLER"
Ali Tezel, ev işlerinde çalışan Ermenistanlı kadınların genelde hırsızlık gibi eylemlere bulaşmadıklarına, bu konuda güvenilir bulunduklarına ve özellikle de yaşlıların bakımında özenli olduklarına dikkat çekiyor. Tezel, Türkiye'de kaçak işçi olarak çalışan az sayıdaki Ermenistanlı erkeğin ise kadınlardan daha şanssız olduğunu belirtiyor:

"ERKEK İŞÇİLER SAĞLIKSIZ KOŞULLARDA YAŞIYOR"
"Erkekler demir dökümhanelerinde bakım işlerinde çalışıyor. Bir kısmı da ustalıklarından ötürü kaporta-boya işi yapıyor. Bu insanlar çalıştıkları atölyelerde yatıp kalkıyorlar, sağlıksız koşullarda yaşıyorlar. Erkekler kadınlara göre daha az kazanıyor, ayda 100 ila 300 dolar arasında bir gelirleri var".      

Sayfa Yükleniyor...