Sözcü Kalın: Dönemsel kriz geride kalmalı

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, uluslararası ilişkilerde 2023 yılı beklentilerini ve Türkiye’nin stratejisini Kriter Dergisi’ne değerlendirdi.

Bazı ülkelerde atılan normalleşme adımlarının süreceğini söyledi.

"Dönemsel kriz ve gerilimleri geride bırakıp ortak çıkarlar ve iş birliği alanlarına odaklanmanın herkesin faydasına olacağını düşünüyoruz" diyen Kalın, bu istirarlaştırıcı tutumun 2023'te de devam edeceğini belirtti.

Bu tutumun ulusal çıkarlara, bölge vizyonuna ve küresel barışa katlı veren adımlar olduğuna inandıklarını vurgulayan Kalın, normalleşme adımlarının bölgesel ve küresel barış adına önemli olduğunu ifade etti.

RUSYA-UKRAYNA SAVAŞI

Kalın aynı zamanda Türkiye’nin Rusya Ukrayna savaşı sürecinde çözüm üretici ve yapıcı bir rol oynadığına dikkat çekti.

"Mevcut kriz bağlamında ülkemizi diğer ülkelerden ayıran en büyük özelliği, Rusya ve Ukrayna ile üst düzeyde, doğrudan ve şeffaf bir iletişiminin bulunmasıdır" diye konuşan Kalın, iki ülkenin de Türkiye'ye güven duyduğunu söyledi.

Bu politika sayesinde tahıl koridoru, esir takası gibi konularda somut kazanımlar elde edildiğini dile getirdi.

Kalın, "Giderek daha vahim boyutlar alan savaşın, müzakereler yoluyla ulaşılacak adil bir barış temelinde çözüme kavuşturulması yönündeki çabalarımızı sürdüreceğiz" dedi.

ABD İLİŞKİLERİ

Terörle mücadele ve F-16 talebi gibi sorunların hala masada olduğu ABD ile ilişkiler hakkında ise "Kongre’nin münferit bazı üyelerinin hezeyanlarına kapılmadan rasyonel davranmasını talebimize yönelik onay sürecinin Ocak 2023 içinde başlatılmasını umuyoruz" diyen Kalın aksi durumda alternatif kaynaklara başvuracak kararlılığa sahip olduklarını açıkladı.

Kalın, "PKK/YPG ile angajmanın büyük bir hata olduğunu defaatle vurguladık. ABD’nin önümüzdeki süreçte ulusal güvenliğimize dair bu kaygılarımızı dikkate alarak adım atmasını bekliyoruz. Zira, Suriye’nin kuzeydoğusundaki durum sürdürülebilir değildir" dedi.

"KÜRESEL BARIŞ VE İSTİKRARA KATKI SAĞLAYACAK ADIMLAR"

Kalın 2023 yılında uluslararası sistemde hızlanan dönüşümün etkilerinin hissedileceğini söyledi. "Biz Türkiye olarak ulusal çıkarlarımızdan ve ilkelerimizden taviz vermeden küresel barış ve istikrara katkı sağlayacak adımlar atıyoruz" dedi.