İlişkili Haberler
Pek fazla bilinmese de, kışın yaşanan üst solunum yolu hastalıkları, iç ve orta kulağı etkileyerek ani işitme kaybına da neden olabildiğini belirten KBB Uzmanı Prof. Dr. Özcan Öztürk, gribal enfeksiyonların hızla yayıldığını söyledi.
KBB Uzmanı, halsizlik, burun akıntısı ve öksürük gibi şikayetlere yol açan üst solunum yolu enfeksiyonlarının yol açtığı ani işitme kaybıyla ilgili şu bilgileri verdi:
“Ani işitme kaybı, öncesinde bilinen işitme problemi olmayan bir kişide aniden ortaya çıkan sorundur. Çoğunlukla tek kulağı bazen de her iki kulağı etkiler. Yapılan işitme testlerinde birbirini takip eden 3 frekansın her birinde en az 30 desibel veya daha fazla kayıp görülür. Özellikle soğuk havalarda yaygın olarak gördüğümüz nezle-grip şeklindeki enfeksiyonlar, üst solunum yolları mukozasında şişlikler oluşturarak sinüslerin havalanmasını ve östaki tüpü vasıtasıyla orta kulağın havalanmasını bozabilir. Bu durumdaki hastalarda kulak tıkanması, işitme kaybı şeklinde şikayetlere yol açar. Ayrıca orta kulak iltihabı da bu enfeksiyonlar sonrası sıkça gördüğümüz işitme kaybı nedenlerindendir. Orta kulak iltihabında kulak ağrısı, kulak zarında kızarıklık ve orta kulakta iltihabi sıvı birikimi oluşarak beraberinde işitme kaybı da gelişir. Bu kayıplar genellikle enfeksiyonun tedavi edilmesi sonrasında sorunsuz olarak iyileşir.
KULAKTA UĞULTU, ÇINLAMA VE DOLGUNLUK HİSSİ DE OLABİLİR
Ani işitme kaybı, hasta tarafından genellikle işitmede azalma veya tamamen kaybolma şeklinde fark edilir. İşitme kaybıyla beraber yine aniden ortaya çıkan kulakta uğultu, çınlama ve dolgunluk hissi de olabilir. Bazen baş dönmesi bu belirtilere eşlik edebilir. Bu belirtileri yaşayanlar mutlaka en kısa sürede bir KBB hekimine başvurmalıdır. İşitme testleri yapılarak tanının kesinleştirilmesi gerekir. İşitme testlerine ilave olarak olası nedenlerin tespit edilmesine yönelik bir takım kan tetkikleri ve MR görüntüleme de tetkikler içine dahil edilebilir.
NASIL TEDAVİ EDİLİR?
Ani işitme kaybında hiç tedavi başlanmasa dahi yüzde 50’lerin üzerinde kendiliğinden iyileşme ihtimali mevcuttur. Ancak erken tanı ve tedaviyle bu oran yüzde 80-85’leri bulunur. Bu nedenle bir an önce tedaviye başlanılması (ilk 3 gün içinde) önem arz eder. Tedaviye başlamanın geciktiği durumlarda iyileşme ihtimali de azaltır. Tedavide birçok ilacın kullanımı denenmiş olmakla beraber bilinen en etkili yöntemler kortizon kullanımı ve hiperbarik oksijen tedavisidir.
Kortizonlu ilaçlar damardan, ağızdan hap olarak veya orta kulağa enjeksiyon şeklinde uygulanabilir. İleri yaş grubu hastalar, ani işitme kaybına eşlik eden baş dönmesinin varlığı, damarsal risk faktörleri, şeker hastalığı, alkol ve sigara kullanımı ve tedaviye geç başlanılması (özellikle 3 günden sonra) iyileşme açısından risk taşıyan hastalardır.”
VİDEO: GRİPTEN KORUNMAK İÇİN BUNLARA DİKKAT