Başbakan Ahmet Davutoğlu, Bulgaristan ziyareti öncesi Esenboğa Havalimanı'nda basın toplantısı düzenledi.
Davutoğlu'na ilk olarak Irak hükümetiyle Başika kampına asker sevkiyatıyla başlayan kriz soruldu.
ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden ile dün ve geçen hafta yaptığı görüşmelerde konunun ele alındığını belirten Başbakan, "Biz Irak'ın toprak bütünlüğünü herkesten daha fazla savunuyoruz. Kimse Türkiye'nin iyi niyetinden şüphe edemez" dedi.
Davutoğlu şöyle devam etti: "Aynı şekilde Türkiye'nin terörle mücadelesi de tartışma götürmez bir ilkesel tutumdur. Sadece DEAŞ'e karşı şimdi yürüttüğümüz mücadele değil, daha önce El Kaide'ye karşı, PKK'ya karşı yürütülen mücadelede de biz hiçbir zaman terörün kimliğine ve hangi etnisiteye, dine ait olduğuna bakmaksızın bu mücadeleyi yürüttük."
Konuyla ilgili Türkiye ile Irak arasındaki ilişkileri bozma yönünde bir çaba olduğunu dile getiren Davutoğlu şunları kaydetti:
"Dolayısıyla Başika'da bulunan askeri mevcudiyetimiz Irak'ın toprak bütünlüğüne bir tehdit teşkil etmediği gibi terörle mücadele konusunda da en güçlü varlıklardan birini temsil eder. Irak ile Türkiye arasındaki ilişkileri bozma yönünde bir çaba var. Biz Türkiye olarak Irak ile ilişkilerimizin bozulmaması için söyleme dikkat ediyoruz.
Askerlerimizin yeniden tanzimi, alanda dinamik bir durum varsa, tehdit tanımlaması değişiyorsa alınacak tedbirler de dinamik olmalı. Eğitim yaptıran askerlerimize tehdit ve riskler dolayısıyla geçen hafta bir güç kaydırması gerçekleştirdik.
Böylece oradaki durumu kontrol altına almak mümkün oldu. Türkiye'nin terörle mücadelesi sürecek ama askeri gereklilikler söz konusu olduğunda gerekli düzenlemeler de yapılacak. ABD ile yakın bir koordinasyonumuz var. Şu an itibariyle Türkiye'nin pozisyonu tarflara izah edilmiş durumdadır."
"DAĞLARDA KONTROL SAĞLANDI"
Davutoğlu'nun gündeminde PKK'ya yönelik operasyonlar da vardı. Operasyonların kararlı bir şekilde devam edeceğini bildiren Başbakan, şu ifadeleri kullandı:
"Terör operasyonlarımız kararlı bir şekilde, terör tümüyle yok edilene kadar, etkisi minimize edilene kadar devam edilecek. Dağlar teröristlerden temizlendi. Dağlıca saldırısı olduğunda, 16 yiğit askerimiz şehit edildi. Dağlıca ve civarında ulaşılamaz zannedilen o yalçın dağların hepsinde kontrol sağlandı. Bunun üzerinde terör örgütü şehirlerde yoğunlaştı.
"VERİLEN TALİMAT AÇIK"
Birçok ilçemiz başarılı operasyonlarla terör unsurlarından temizlendi. Cizre ve Silopi'de de güvenlik ortamı inşallah tam anlamıyla tesis edilecek. Siyaset yapmak isteyene siyaset kapısı açık. Görüş beyan etmek isteyene görüş kapısı açık. En aykırı fikri savunmak isteyene hodri meydan, savunsunlar.
Nerede ne söylemek istiyorlarsa söylesinler. Ama belli ilçelerimizde sanki Irak ve Suriye'de olduğu gibi manzaralar yaşatabileceklerini düşünenler, o ateşi Türkiye'ye yaymak isteyenler bilsinler ki bütün güvenlik birimlerimize hükümetimizce verilen talimat açıktır, bu ateş çemberinin içinde Cizre'yi de Silopi'yi de bütün ilçelerimizi, vatan toprağının her bir karışını, tam bir huzur ve istikrar, özgürlük alanı haline getireceğiz.
"HDP'LİLERE SORMAK LAZIM"
Cizre ve Silopi'deki operasyonlar sadece ve sadece terör örgütüne yöneliktir. Orada yaşayan halkımıza sesleniyorum, terör örgütüne karşı sesinizi yükseltin. Okullara gelince, bu soruyu şimdi HDP'lilere sormak lazım.
O okullar masum, gözleri ışıl ışıl parlayan çocuklar yetiştirmek için. Gidip dağda heba olmaları için değil, Meclis'te siyaset yapmaları için. Eminin o çocuklar hizbir zaman terör siyaseti yapmayacaktır. Şu kısa dönemde, sokağa çıkma yasağı üzerinden ilçelerimizde, şehirlerimizde sükunet sağlanınca daha yoğunlaştırılmış bir eğitimle o güzel çocuklarımızın her birinin geleceğine sahip çıkacağız. Ama ne teröre taviz vereceğiz ne de Türkiye'yi karanlık bir geleceğe sürüklemek isteyen dış birtakım güçlerin piyonları olan bu yapılara herhangi bir izin vereceğiz."