Sarkozy gazetecileri fişliyor mu?

Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'nin hakkındaki yolsuzluk olaylarıyla ilgili haber yapan gazetecileri, gizli servise takip ettirdiği iddiasıyla çalkalanıyor.

Sarkozy gazetecileri fişliyor mu?

Fransa, Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'nin, hakkındaki yolsuzluk olaylarıyla ilgili haberler yapan bazı gazetecileri gizli servislere takip ettirdiği iddialarıyla çalkalanıyor.

İddialarla ilgili haber, ortaya çıkardığı siyasi skandallarla ünlü haftalık "Le Canard Enchaine" gazetesi tarafından dün yayımlanmış ve Sarkozy'nin söz konusu gazetecilerin izlenmesi konusunda ülkenin kontr-espiyonaj birimine (DCRI) şahsen talimat verdiği öne sürülmüştü.

Sol muhalefet partileri, medya ve basın kuruluşları iddiaların olağanüstü vahim olduğunu belirterek kontr-espiyonaj patronu Bernard Squarcini'nin Meclis yasa komisyonuna hesap vermesini istiyor. Hükümet ise kendisini "ülkede siyasi polis yok" ifadeleriyle savunuyor.

Siyasi skandalları ortaya çıkarmakla ün yapmış haftalık gazete Le Canard Enchainé, yazı işleri müdürü, deneyimli gazeteci Claude Angeli'nin imzasıyla dün yayımladığı bir haberde, Sarkozy'yi, kendisini veya yakınlarını "rahatsız edici" iddiaları soruşturan gazetecilerin takibe alınması için ülkenin kontr-espiyonaj birimi (DCRI) patronu Bernard Squarcini'ye emir verdiğini öne sürdü.

Haberde, Sarkozy ve çevresi tarafından "sakıncalı" nitelenen gazetecilerin izlenmesi için kontr-espiyonaj servisleri içinde özel bir birim oluşturulduğu öne sürülüyor. Gazeteye göre, bu birim, telekom şirketlerinin "suç ortaklığıyla", gazetecilerin cep ve sabit telefonlarını dinlemeye alıp, haber kaynaklarını tespit etmeye çalışıyor.

SARKOZY: İDDİALAR SAÇMALIK
Sarkozy ve hükümeti iddiaları "saçmalık" olarak tanımlamakta. İçişleri bakanı Brice Hortefeux, iddialara, "Bu bir şaka. Bizim kontr-espiyonaj servisimiz Stasi veya KGB değil. Fransa'da siyasi polis yok" ifadeleriyle tepki gösterdi.

İddiaları "Bünyemizde karanlık bir kabine yok" ifadeleriyle geri çeviren DCRI patronu Squarcini ise kontr-espiyonaj servisi bünyesinde sadece "İçişleri bakanlığı hesabına yerel, ulusal ve uluslararası basın derlemesi" yapan bir birim olduğunu söylüyor.

Sarkozy ve hükümetinin iddiaları kabullenmemesine şaşırmadığını belirten Le Canard Enchaine gazetesi yazı işleri müdürü Claude Angeli, bu sabah Fransız medyasına yaptığı açıklamada, "elde somut veriler var ki böyle bir haber yayımladık" dedi. Fransa'nın en önemli basın örgütlerinden olan Ulusal Gazeteciler Sendikası (SNJ) da, iddiaları "devlet krizi" olarak tanımlayan bir açıklama yayımladı. SNJ, Sarkozy ve yakınları tarafından "sakıncalı" nitelenen gazetecilerin üzerine ülkenin gizli servislerinin sürüldüğü iddialarına derhal yanıt verilmesini istedi.

Sol muhalefet partileri ise iddiaların "vahim" olduğunu ve Meclis tarafından soruşturulmasını istiyor. Ana muhalefetteki Sosyalist Parti, iddiaları, ABD'de 1972 yılında patlak veren ve 1974 yılında başkan Richard Nixon'un istifasıyla son bulan Watergate skandalına benzetti. Muhalefet, DCRI patronu Squarcini'nin Meclis yasa komisyonu tarafından sorgulanmasını istiyor. Fransa'da Ekim 2007'de yürürlüğe giren bir yasayla gizli sevrislerin faaliyetleri Parlamento denetimine alınmış durumda.

Fransız medyası cumhurbaşkanı Sarkozy'ye yakınlığıyla tanınan milyarder iş kadını Lillian Bettencourt hakkında siyasi kirize neden olan bir yolsuzluk olayını bu yıl yaz aylarında ortaya çıkarmış, bu kapsamda, Sarkozy de dahil birçok siyasinin Bettencourt tarafından finanse edildiği iddia edilmişi. Aralarında Le Monde gazetesinin de bulunduğu üç medya kuruluşunda bu dosyayla uğraşan gazetecilerin bilgsayar ve cep telefonları geçtiğimiz günlerde esrarengiz biçimde kaybolmuştu.

Sayfa Yükleniyor...