Üniversite adaylarının stresi bitmek bilmiyor. YGS'nin akıbetini beklerken, 18 Haziran'da matematikle başlayacak LYS'ye hazırlanmaya çalışan lise son sınıf öğrencileri, okula gitmeden ders çalışmak ve son yazılılar ile sözlü sınavlardan kurtulma düşüncesiyle çareler arıyor. Adaylar bu çarelerden en geçerli olan 'heyet raporu' alabilmek için hastane polikliniklerinde saatlerce bekliyor, hekimlerin kendilerine yardım etmesini istiyor. Ancak pekçok hastanede 'başhekim talimatı' ile öğrencilere heyet raporu verilmesi yasaklandı, bu konuda hekimler uyarıldı.
Bazı hastanelerde ise hekimler gençlerin dumuna acıyor, onları en azından psikolojik olarak rahatlatabilmek için isteklerini geri çevirmiyor. Ancak bazı hastanelerin rapor vermemesi, bu konuda esnek davranan hastanelere başvuruları arttırdı. Ortopediden dahiliyeye, beyin cerrahisinden fizik tedaviye kadar 'masum hastalık' yazılabilecek, hekime risk yaratmayacak branşların poliklinikleri önünde kuyruk olan öğrenciler, rica minnet rapor almaya çalışıyor.
Ancak taleplerinin yoğunlaştığı şu günlerde bazı gençler rapor aldıkları hastanelerin hatta hekimlerin isimlerini internetteki sosyal paylaşım sitesi Facebook'ta duyurdu. Öğrencilerin rapor alamayan adaylara 'iyilik olsun' diye adres göstermesi ters tepti. Öğrencilerin Facebook duyurusu şehir efsanesi gibi kulaktan kulağa yayıldı, gençlere acıyıp rapor veren hekimlerin kulağına kadar gitti. Ve sonunda hekimler, soruşturma açılması riski baş gösterdiği gerekçesiyle rapor vermeyi durdudu.
"ELBETTEKİ HASTA DEĞİLİZ, İSTEĞİMİZ SAHTE RAPOR"
DHA'nın haberine göre; öğrenciler hastane bahçelerinde, poliklinik önlerinde dert yana yana sorunlarına çözüm ararken, "45 gün devamsızlık hakkımız var. Bu haklarımızın bir bölümünü YGS öncesinde kullandık. Diğer bölümünü kullanmak, özellikle son yazılı ve sözlü sınavlara girmeden, sadece üniversite sınavına hazırlanmak istiyoruz. Öğretmenlerimiz, müdür yardımcıları sorumlu olmak istemediklerini belirtip illa heyet raporu getirmemizi istiyorlar. Elbetteki hasta değiliz, isteğimiz sahte rapor. Bu raporların nasıl olduğunu öğretmen, idareci, Milli Eğitim Bakanı da biliyor. Bu yıl skandala sahne olan YGS yeterince sinirlerimizi, moralimizi bozdu. Aslında bu bile rapor almamız için haklı bir neden. Sağolsun rapor alanlar bize iyilik adına kötülük yaptılar, şimdi kimse rapor alamıyor" diye dert yandı.
YALAN BEYAN, SAHTE RAPOR
Bile bile sahte rapor vermek zorunda kaldıklarını belirten bazı hekimler, "Eşi dostu olan rapor konusunda sıkıntı yaşamıyor. Ama hiçbir tanıdığı olmayan, kapımıza gelip sadece sınav için rapor talebinde bulunan gençlere acımamak elde değil. Onlara yardımcı olmak istiyoruz, oluyoruz. Ama iş ayyuka çıkınca biz riske girdik, rapor vermeyi kestik" dedi.
Öte yandan Milli Eğitim yetkilileri, öğrencilere tanınan 20 gün mazeretiz, 25 gün mazeretli devamsızlık hakkını rapor almadan da kullanabileceklerini hatırlattı. Yetkili şunları söyledi:
"Yıllardır bu sorun yaşanıyor, üniversite sınavı öncesinde öğrenciler okula gelmemek için rapor almak zorunda kalıyordu. Geçen yıl bu hakkın kullanımı konusunda bir genelge yayınlandı. Bu genelgeye göre veliler, okul müdürlüğüne dilekçe yazarak çocukları için 5'er günlük izni kullanabilir. 45 günlük mazeretli- mazeretsiz devamsızlık hakkı cumartesi pazar günleri çıkartıldığında neredeyle 2.5 ayı buluyor. Ama ya bunu veliler bilmiyor ya da okul yöneticileri çekiniyor, heyet raporu istiyor. Bazı öğrencilerin bu haklarını YGS öncesi kullanıp, devamsızlıklarını doldurdukları, kendilerine ekstra hak yaratabilmek için heyet raporuna başvurdukları da belirtiliyor. Öğrencilerin heyet raporu kullanırken bile sorumlu oldukları sınavlardan kaçamayacaklarını bilmeleri gerekiyor. Öğrencilerin bu sorunları yaşamaması için okul idarelerinin velilerle diyaloğa geçip, genelge doğrultusunda işlem yapmaları, öğrencileri heyet raporu peşinde koşturmamaları gerekir."
- Etiketler :
- Haberler
